Logo

2. Hukuk Dairesi2021/3455 E. 2021/4812 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Boşanma davasında tarafların kusur oranlarının belirlenmesi ve buna bağlı olarak maddi ve manevi tazminat taleplerinin değerlendirilmesi.

Gerekçe ve Sonuç: Mahkeme kararının gerekçesinde kusur belirlemesi yönünden çelişkili ifadelere yer verilmesi ve hüküm fıkrasıyla gerekçe arasında uyumsuzluk bulunması gözetilerek hükmün bozulmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi

Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı kadın tarafından, kusur belirlemesi, tazminatların ve nafakaların miktarları yönünden; davalı-davacı erkek tarafından ise kusur belirlemesi, tazminatlar ve nafakalar yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:

Mahkemece, taraflarca karşılıklı olarak açılan boşanma davalarının kabulüyle, davacı-davalı kadın yararına tedbir nafakası, yoksulluk nafakası, maddi ve manevi tazminata karar verilmiş, aynı zamanda hükmün boşanmaya ilişkin kısmında davalı-davacı erkeğin, davacı-davalı kadına nazaran ağır kusurlu olduğu belirtilmiş ise de, bu durumun aksine asıl davada maddi tazminat yönünden yazılan gerekçe kısmında, "Somut olayda; tüm dosya kapsamı ve tanık beyanları birlikte dikkate alındığında, evlilik birliğinin sarsılmasına sebep olan olaylarda kadın kusursuz olup, toplanan delillerde davacı kadının ağır ya da eşit kusurlu olmadığı, davalı- birleşen davacı erkeğe göre daha az kusurlu olduğu, davacı kadın ev hanımı olup boşanma sonucu davacı-davalının mevcut veya beklenen menfaatleri boşanma yüzünden zedeleneceği anlaşıldığından, tarafların tespit edilen sosyal ve ekonomik durumları, evli olarak geçirdikleri süre, kusur durumları, tazminata esas olan fiilin ağırlığı ile hakkaniyet kuralları (4721 s. TMK' nun 4., 6098 s. TBK' nun 42. ve 44. maddeleri) tarafların çok kısa süre evli kaldıkları dikkate alınarak davacı-davalı kadın yararına mevcut ve beklenen menfaatlerine karşılık bir miktar maddi tazminat takdir edilmiştir." belirtilerek kadının hem kusursuz olduğu hem de erkeğe nazaran az kusurlu olduğu kabul edilmiş, manevi tazminat yönünden yazılan gerekçe kısmında ise "Somut olayda: Yukarıda ayrıntısı anlatılan boşanmaya sebep olan vakıalarda davalı-davacı kadının eşit kusurlu olduğu değerlendirilmiş, tazminatlara hak kazanılabilmesi için talep eden tarafın daha az kusurlu veya kusursuz olması arandığından, yasal şartlar oluşmadığından manevi tazminata hak kazanamayacağı yasayla hüküm altına aldığından, davacı-davalı erkek ile davalı-davacı kadının boşanmaya neden olan olaylarda eşit kusurlu olmaları sebebiyle tarafların manevi tazminat talepleri ile fazlaya ilişkin taleplerinin reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir." belirtilerek tarafların eşit kusurlu olduğu ve tazminat istemlerinin reddine karar verilmesi gerektiği belirtilmiştir. Mahalli mahkemece, taraflara yüklenen kusurların derecesi ve tazminatlar yönünden gerekçe kendi içinde çeliştiği gibi, gerekçe bölümü ile hüküm fıkrası arasında da çelişki oluşturulmuş olup, kararın bu nedenle bozulmasına karar vermek gerekmiştir.

SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen sebeple BOZULMASINA, bozma sebebine göre temyize konu diğer yönlerin şimdilik incelenmesine yer olmadığına, temyiz peşin harcının istek halinde yatıranlara geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 14.06.2021 (Pzt.)