Logo

2. Hukuk Dairesi2021/8037 E. 2021/9252 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Boşanma davasında maddi ve manevi tazminat miktarlarının belirlenmesi ve davalı erkeğe vekalet ücreti yüklenip yüklenmeyeceği hususunda çıkan uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Davacı kadın yararına hükmedilen maddi tazminatın, tarafların ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri ve ihlal edilen menfaatler gözetildiğinde yetersiz olduğu ve davalı erkeğin kusurlu davranışlarının davacı kadının kişilik haklarına saldırı niteliğinde olmadığı değerlendirilerek, hükmedilen maddi tazminat miktarının azlığı ve manevi tazminata hükmedilmesi hususlarında karar bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi

DAVA TÜRÜ : Boşanma

Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı erkek tarafından kusur belirlemesi ve kadın yararına hükmedilen tazminatlar ile reddedilen tazminat miktarları üzerinden lehlerine vekâlet ücretine hükmedilmemesi yönünden; davacı kadın tarafından ise tazminatların miktarı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:

1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre tarafların aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yersizdir.

2-Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumlarına, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur derecelerine, paranın alım gücüne, ihlal edilen mevcut ve beklenen menfaatlerin kapsamına nazaran, davacı kadın yararına hükmolunan maddî tazminat azdır. Türk Medeni Kanunu'nun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile Türk Borçlar Kanunu'nun 50 ve 51 inci maddesi hükümleri nazara alınarak, daha uygun miktarda maddî tazminat (TMK m. 174/1) takdiri gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması usûl ve kanuna aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.

3- Türk Medeni Kanunu'nun 174/2 nci maddesi, boşanmaya sebep olan olaylar yüzünden kişilik hakkı saldırıya uğrayan tarafın kusurlu olandan manevî tazminat isteyebileceğini öngörmüştür. Davalı erkeğin mahkemece kabul edilen ve gerçekleşen kusurlu davranışları davacı kadının kişilik haklarına saldırı niteliğinde değildir. Türk Medeni Kanunu'nun 174/2 nci maddesindeki koşullar somut olayda davacı kadın yararına gerçekleşmemiştir. O halde, davacı kadının manevî tazminat talebinin reddine karar verilecek yerde, yazılı şekilde hüküm kurulması usûl ve kanuna aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.

SONUÇ: Temyiz edilen bölge adliye mahkemesi kararının yukarıda 2. ve 3. bentlerde gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, hükmün bozmanın kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerinin ise yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, temyiz peşin harcın istek halinde yatıranlara geri verilmesine, dosyanın ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine oy birliğiyle karar verildi. 07.12.2021 (Salı)