"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 42. Hukuk Dairesi
İLK DERECE MAHKEMESİ : Çerkezköy 1. Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi
Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davaların kabulü ile tarafların boşanmalarına karar verilmiştir.
Kararın tarafların vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvuruların kısmen kabulü ile hükmün gerekçesi düzeltilerek esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı tarafların vekilleri tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı-davalı vekili dava ve karşı davaya cevap dilekçesinde; kadının sinirli yapıda olup erkeğin üstüne yürüdüğünü, aşağılayıp hakaret ettiğini, cinsellikten kaçındığını, evi ve eşi ile ilgilenmediğini, ailesinde olduğunu söyleyip eve gece yarısı geldiğini, ne kadar kazandığını eşine söylemediğini, borçlanması nedeniyle eve borç ihtarlarının geldiğini, evin harcamalarına katılmadığını, dava tarihinden bir ay önce evi terk ettiğini ve kalan eşyalarını almaya geldiğinde erkeğin ailesine hakaret ettiğini, onları tehdit ettiğini belirterek; tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedeniyle boşanmalarına ve erkek lehine 50.000,00 TL maddî, 50.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı-davacı vekili karşı dava ve karşı davaya cevaba cevap dilekçesinde; erkeğin fevri ve sinirli davranışları olduğunu, cinsel ilişkiden kaçındığını, fiziksel şiddet uyguladığını, hakaret ettiğini, bağımsız konut temin etmediğini, evde yemek yemeyip ailesinin evinde yediğini, ailesinin müdahalelerine sessiz kaldığını, sorumsuz, ilgisiz ve güven sarsıcı davranışlar sergilediğini, tarafların tartışmalarının sebebinin maddiyat olduğunu, erkeğin senin paran benim param ayrımı yaptığını, ihtiyaçları karşılamadığını, kadının maaşını almak istediğini, evlilik sözleşmesi imzalatmak istediğini, tarafların en son olayda maddî konular nedeniyle tartıştıklarını ve erkeğin evden ayrıldığını, kadının eşi ile görüşmek için eşinin ailesinin evine gittiğinde hakarete uğrayıp kovulduğunu iddia ederek; asıl davanın reddine, karşı davalarının kabulü ile tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedeniyle boşanmalarına, kadın lehine aylık 1000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakası ile 50.000,00 TL maddî, 50.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, boşanmaya sebebiyet veren ve gerçekleşen olaylarda eve geç gelen, erkeğin ailesini tehdit eden, onları gördüğünde selam vermeyen ve evlilik danışmanına gitmek istemeyen kadının ağır; eşini evden kovan ve eşinin ailesi eve geldiğinde onlarla vakit geçirmeyen erkeğin az kusurlu olduğu, kadının yoksulluğa düşmediği gerekçesi ile, her iki davanın kabulü ile tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca boşanmalarına, erkeğin tazminat talepleri ile kadının tazminat ve yoksulluk nafakası taleplerinin reddine, kadın lehine hükmedilen aylık 200,00 TL tedbir nafakasının karar tarihi itibariyle kaldırılmasına karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde tarafların vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1.Davacı-davalı vekili, dilekçelerindeki iddiaları ispatladıklarını ve erkeğin kusurunun bulunmadığını belirterek; kadının davasının kabulü, kusur belirlemesi ve reddedilen tazminatlar yönünden istinaf kanun yoluna başvurmuştur.
2.Davalı-davacı vekili; kadının ailesini görmeye gittiği için eve geç gelmesinin kusur olarak yüklenemeyeceğini, erkeğin kadının evlilik danışmanına gitmediği vakıasına dilekçelerinde dayanmadığını, hakaretlerin süreklilik arz ettiğini, bağımsız konut sağlamadığını, ekonomik şiddet uyguladığını, kadından daha fazla geliri olması nedeniyle tedbir nafakasının kaldırılamayacağını belirterek; erkeğin davasının kabulü, kusur belirlemesi, reddedilen tazminatlar, yoksulluk nafakası, tedbir nafakasının miktarı ve kaldırılması yönünden istinaf kanun yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; eve geç gelen, erkeğin anne ve babasına "sizi mahvedeceğim, sizi süründüreceğim" diyerek onları tehdit eden kadın ile eşine "sen ne biçim kadınsın" diyerek hakaret eden ve annesiyle birlikte eşini evden kovan erkeğin eşit kusurlu olduğu gerekçesiyle; tarafların kusur tespitine yönelik istinaf başvurularının kabulü ile hükmün gerekçesinin kusur tespiti yönünden düzeltilmesine ve tarafların sair istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde tarafların vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1.Davacı-davalı vekili, istinaf dilekçesindeki itirazlarını tekrar ederek, kadının davasının kabulü, kusur belirlemesi ve reddedilen tazminatlar yönünden temyiz kanun yoluna başvurmuştur.
2.Davalı-davacı vekili, bölge adliye mahkemesinin kusur tespitinin doğru olmadığını, kadının kusuru bulunmadığını, erkeğin bağımsız konut sağlamadığını ve ekonomik şiddet uyguladığını, erkeğin gelirinin kadına nazaran fazla olması nedeniyle tedbir nafakasının kaldırılmasının yerinde olmadığını belirterek erkeğin davasının kabulü, kusur belirlemesi, yoksulluk nafakası talebinin reddi ile tedbir nafakasının miktarı ve kaldırılması yönünden temyiz kanun yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkân vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun hangi eşten kaynaklandığı; davaların kabulünün ve tarafların tazminat talepleri ile kadının yoksulluk nafakası talebinin reddinin yerinde olup olmadığı, kadın lehine hükmedilen tedbir nafakası miktarının hakkaniyete uygun olup olmadığı ve tedbir nafakasının karar tarihi itibariyle kaldırılmasının doğru olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri; 4721 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesi, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 169 uncu maddesi, 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 175 inci maddesi; 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 ve 51 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup taraf vekillerince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edenlere yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
02.03.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.