Logo

2. Hukuk Dairesi2022/10729 E. 2023/1876 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Karşılıklı boşanma davasında, boşanmaya sebebiyet veren olaylardaki kusur oranı, boşanma ile yoksulluğa düşme durumu ve hükmedilen maddi ve manevi tazminat ile yoksulluk nafakası miktarlarının uygunluğu uyuşmazlık konusudur.

Gerekçe ve Sonuç: Boşanmaya sebebiyet veren olaylarda erkeğin ağır kusurlu olduğu, kadının boşanma ile yoksulluğa düşeceği ve hükmedilen maddi-manevi tazminat ile yoksulluk nafakası miktarının düşük olduğu gözetilerek, kararın tazminat ve yoksulluk nafakası miktarları yönünden bozulmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 28. Hukuk Dairesi

İLK DERECE MAHKEMESİ : ... 26. Aile Mahkemesi

Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince her iki davanın da kabulü ile tarafların boşanmalarına ve fer'îlerine karar verilmiştir.

Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvuruların ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekillerince temyiz edilmiş olup incelemenin duruşmalı olarak yapılması davacı-karşı davalı erkek vekili tarafından istenilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, 25.04.2023 tarihinde duruşma yapılmasına ve duruşma gününün taraflara davetiye ile bildirilmesine karar verilmiştir.

Belli edilen günde duruşmalı temyiz eden davacı-karşı davalı ... ve vekilleri Av. ... ile Av. ... ve karşı taraf temyiz eden davalı-karşı davacı ... vekilleri Av. Sevda Çöklü Temir ile Av. ... geldiler. Gelenlerin sözü dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için uygun görülen saatte Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlenerek dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı-karşı davalı erkek vekili dava ve cevaba cevap (karşı davaya cevap) dilekçelerinde özetle; tarafların 2018 yılında evlendiğini, bu evliliklerinden ortak çocuklarının olmadığını, kadının, erkeğin ilk evliliğinden olan çocukları ile görüşmesini istemediğini, önceki evliliğinden olan çocuklara hakaret ve beddua ettiğini, çok fazla sigara içtiğini, fiziksel, sosyal ve duygusal şiddet uyguladığını, tehdit ettiğini, ortak konutu terk ettiğini, haksız ithamlarda bulunduğunu, eski erkek arkadaşı ile erkeği kıyasladığını, aile mahremiyeti üçüncü kişilerle paylaştığını, erkeğin özgürlüğünü kısıtladığını, birlik görevini ihmal ettiğini iddia ederek asıl davanın kabulü ile evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebiyle tarafların boşanmalarına, karşı davanın reddine, erkek yararına 50.000,00 TL maddî tazminat, 50.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı-karşı davacı kadın vekili cevap, karşı dava ve ikinci cevap (karşı davaya cevaba cevap) dilekçelerinde özetle; dava dilekçesinde dayanılan vakaların gerçeği yansıtmadığını, erkeğin, aşırı kıskanç olduğunu, ekonomik ve duygusal şiddet uyguladığını, yatağını ayırdığını, kadının çocuk sahibi olmak istediğini ancak erkeğin tek başına çocuk yapmama konusunda karar aldığını, cinsel birliktelikten kaçındığını, birlik görevini ihmal ettiğini, aşağıladığını, sağlık sorunları ile ilgilenmediğini, aile mahremiyetini üçüncü kişiler ile paylaştığını, tehdit ettiğini iddia ederek karşı davanın kabulü ile evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebiyle tarafların boşanmalarına, asıl davanın reddine, kadın yararına aylık 10.000,00 TL tedbir nafakası, 10.000,00 TL yoksulluk nafakası, 200.000,00 TL maddî tazminat ve 200.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile erkeğin, kadının çocuk istemesine rağmen ilk evliliğinden çocuklarının olduğu, kendisinin ve kadının çocuk bakacak nitelikte olmadığını ileri sürerek çocuk yapma düşüncesinden vazgeçtiği, kadının annelik duygusunu yaşamasına engel olduğu, kadına duygusal ve ekonomik şiddet uyguladığı, çeşitli bahaneler ile kadına küstüğü, kadına hakaret ettiği, kadının ise küçük düşürücü sözler söylediği, erkeği maddî yönden başkaları ile kıyasladığı, erkeğe saygısız davrandığı, bu durumun tüm dosya kapsamı ile ispatlandığı, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda erkeğin kadına nazaran ağır kusurlu olduğu gerekçesiyle, her iki davanın da kabulü ile tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesi gereği boşanmalarına, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda erkeğin kadına nazaran ağır kusurlu olduğu anlaşıldığından erkeğin tazminat taleplerinin ayrı ayrı reddine, kadının boşanmakla yoksulluğa düşeceği anlaşıldığından kadın yararına aylık 1.000,00 TL tedbir nafakası, 2.000,00 TL yoksulluk nafakası, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda erkeğin ağır kusurlu olduğu, kusurlu davranışının kadının kişilik haklarına saldırı niteliğinde olduğu, tarafların ekonomik ve sosyal durumları dikkate alınarak kadın yararına yasal faizi ile birlikte erkekten tahsil edilmek üzere 40.000,00 TL maddî tazminat, 35.000,00 TL manevî tazminata karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1.Davacı-karşı davacı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; İlk Derece Mahkemesi tarafından eksik inceleme ile asıl davada dayanılan deliller irdelenmeden karar verildiği, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda kadının tam kusurlu olduğu ve karşı davanın reddine karar verilmesi gerektiği, erkeğe yüklenecek kusurlu bir davranışın varlığı ispatlanamadığından kadın yararına maddî tazminat ve manevî tazminata karar verilmesinin ve erkeğin tazminat taleplerinin reddine karar verilmesinin hatalı olduğu, kadının boşanmakla yoksulluğa düşmeyeceği bu nedenle kadın yararına tedbir nafakası ve yoksulluk nafakası takdir edilmesinin hatalı olduğu belirtilerek karşı davanın kabulü, kusur belirlemesi, tazminatlar ve nafakalar yönünden istinaf kanun yoluna başvurmuştur.

2.Davalı-karşı davacı kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; İlk Derece Mahkemesi tarafından yapılan kusur belirlemesinin hatalı olduğu, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda erkeğin tam kusurlu olduğu ve asıl davanın reddi gerektiği, kusur durumu, tarafların ekonomik ve sosyal durumu bir arada değerlendirildiğinde kadın yararına hükmedilen tazminatların ve nafakaların miktarlarının az olduğu belirtilerek asıl davanın kabulü, kusur belirlemesi, tazminatların ve nafakaların miktarları yönünden istinaf kanun yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; tüm dosya kapsamı, toplanan deliller, tanık beyanları dikkate alındığında, tespit edilen boşanmaya ilişkin vakalar ile kusur derecelerinin doğru tespit edildiği, her iki boşanma davasının da kabulü ile boşanmaya neden olan olaylarda, erkeğin kadına nazaran ağır kusurlu olduğu, boşanmaya neden olan olaylarda ağır ya da eşit kusurlu olmayan kadın lehine, maddî tazminat ve manevî tazminata hükmedilmesinde, herhangi bir geliri ve mal varlığı bulunmayan ve boşanmakla yoksulluğa düşeceği anlaşılan kadın lehine tedbir nafakası ve yoksulluk nafakası hükmedilmesinde herhangi bir isabetsizlik olmadığı, tarafların tespit edilen sosyal ve ekonomik durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, hakkaniyet ilkesi, kişilik haklarına yapılan saldırı ve ihlal edilen mevcut ve beklenen menfaat dikkate alındığında, kadın lehine takdir edilen tedbir nafakası, yoksulluk nafakası, maddî tazminat ve manevî tazminat miktarlarının yerinde olduğu gerekçesi ile, taraf vekillerinin istinaf taleplerinin 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) inci alt bendi gereğince ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1.Davacı-karşı davacı erkek vekili Bölge Adliye Mahkemesinin esastan ret kararının hatalı olduğu belirtilerek; istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle karşı davanın kabulü, kusur belirlemesi, tazminatlar ve nafakalar yönünden Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması talep edilmiştir.

2.Davalı-karşı davacı kadın vekili esastan ret kararının hatalı olduğu belirtilerek; istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle asıl davanın kabulü, kusur belirlemesi, tazminatların ve nafakaların miktarları yönünden Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması talep edilmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, taraflar arasında görülen karşılıklı boşanma davasında, taraflar arasında evlilik birliğinin sarsılmasına sebebiyet verecek nitelikte geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, her iki davanın kabulü ile boşanmaya hükmedilmesinin yerinde olup olmadığı, kadın yararına maddî tazminat, manevî tazminat, tedbir nafakası ve yoksulluk nafakası ile erkek yararına maddî tazminat ve manevî tazminat verilmesi koşullarının somut olayda gerçekleşip gerçekleşmediği ve kadın lehine hükmedilen nafaka ve tazminatın miktarlarının dosya kapsamına ve hakkaniyete uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası, 370 inci maddesi ve 371 inci maddesi; 4721 sayılı Kanunu'nun 4 üncü maddesi, 166 ıncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 169 uncu maddesi, 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 175 inci maddesi, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun(6098 sayılı Kanun) 50 inci maddesi, 51 inci maddesi

3.Değerlendirme

1.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere, delillerin takdirinde hata görülmemesine ve özellikle telefon kayıtlarının kadına ait olduğunun ispatlanamadığı ve davalı kadına ait ses kaydının hukuka aykırı delil niteliğinde olduğundan hükme esas alınmayacaklarının anlaşılmasına göre davacı-karşı davalı erkek vekilinin tüm, davalı-karşı davacı kadın vekilinin ise aşağıdaki paragrafların kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

2.Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile ihlâl edilen mevcut ve beklenen menfaat dikkate alındığında davalı-karşı davacı kadın yararına takdir edilen maddî ve manevî tazminat azdır. 4721 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile 6098 sayılı Kanun'un 50 nci ve 51 inci maddesi hükümleri dikkate alınarak daha uygun miktarda maddî ve manevî tazminat takdiri gerekir. Bu yönler gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerekmiştir.

3.Tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına, nafakanın niteliğine, günün ekonomik koşullarına göre davalı-karşı davacı kadın yararına takdir edilen yoksulluk nafakası azdır. Mahkemece 4721 sayılı Kanunu'nun 4 üncü maddesindeki hakkaniyet ilkesi de dikkate alınarak daha uygun miktarda yoksulluk nafakasına hükmedilmesi gerekir. Bu yön gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerekmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1.Temyiz olunan İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının kadın lehine hükmedilen maddî ve manevî tazminat ile yoksulluk nafakası yönünden ORTADAN KALDIRILMASINA,

2.İlk Derece Mahkemesi kararının maddî ve manevî tazminat ile yoksulluk nafakasının miktarları yönlerinden BOZULMASINA,

3.Davacı-karşı davalı erkek vekilinin tüm, davalı-karşı davacı kadın vekilinin ise sair temyiz itirazlarının reddi ile, Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozma kapsamı dışında kalan temyize konu bölümlerinin 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Duruşma için takdir olunan 8.400,00 TL vekâlet ücretinin Yasin'den alınarak Esra'ya verilmesine,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz eden Yasin'e yükletilmesine,

Peşin alınan harcın istek halinde yatıran Esra'ya geri verilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

25.04.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.