"İçtihat Metni"
...
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/216 E., 2022/1872 K.
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : ... 4. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2018/68 E., 2020/618 K.
Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince her iki davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına ve fer'îlerine karar verilmiştir.
Kararın davalı-davacı erkek vekilince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı-davacı erkek vekilince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
... kadın vekili dava dilekçesinde özetle; davalının, evlilik birliğinin kendisine yüklediği yükümlülükleri yerine getirmediğini, devamlı müvekkilinden para aldığını, müvekkiline şiddet uyguladığı, sövdüğünü, küçük düşürücü sözler söylediğini, müvekkili ve ailesine saygı göstermediğini, davalının kıskanç olduğunu, eve geç geldiğini, öğlene kadar uyuduğunu, ortak konutu tamir atölyesi ve baharat deposuna çevirdiğini, müvekkilinin alerjisi olmasına rağmen evde bulundurduğu bitkileri müvekkiline koklattığını, akü tamiri için kullandığı asit ve kezzap kokusundan müvekkilinin rahatsız olduğunu, belirterek; davanın kabulü ile tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (4721Sayılı Kanun) 166 ıncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebiyle boşanmalarına, müvekkili yararına aylık 3.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakası ile 250.000,00 TL maddî, 250.000,00 TL manevî tazminata, ayrıca 3 adet 20'şer gramlık 22 ayar burma bileziğin aynen iadesini, mümkün olmaması durumunda ise değerinin yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak müvekkiline verilmesine yargılama gideri ve vekâlet ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı-davacı erkek vekili, cevap ve birleşen dava dilekçelerinde özetle; kadının, müvekkilini evden kovduğunu, evin anahtarlarını değiştirdiğini, müvekkili ile ayrı yaşadıkları dönem hiçbir şekilde diyolog kurmadığını, müvekkiline karşı davacının hep yüzünün asık olduğunu, davacının lükse düşkün olduğunu, evdeki küçük tamir odasına kimsenin girmediğini, tamir atölyesinde sakatlar için verilen akülü araba tamirlerine davacının karşı çıkmadığını, davacının ilgisiz davrandığını, tarafların karı koca ilişkisinin giderek sona erdiğini, belirterek; asıl davanın reddine, karşı davanın kabulü ile evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebiyle tarafların boşanmalarına, müvekkili yararına aylık 750,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakası, 75.000,00 TL maddî, 75.000,00 TL manevî tazminata, yargılama gideri ve vekâlet ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla, erkeğin eşinin rahatsız olmasına rağmen evde alerjik reaksiyona sebebiyet verecek malzemeler kullanması, eşini darp etmesi nedeniyle ağır kusurlu olduğu, kadının ise evin kilidini değiştirmesi, annesinin evliliğe müdahalesi karşısında tepkisiz kalması nedeniyle olayların bu noktaya gelmesinde hafif kusurlu olduğu gerekçesiyle asıl ve birleşen boşanma davalarının kabulü ile evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebiyle tarafların boşanmalarına, kadının tedbir ve yoksulluk nafakası taleplerinin reddine, kadın yararına 15.000,00 TL maddî ve 12.500,00 TL manevî tazminata, erkeğin tedbir ve yoksulluk nafakası ile maddî ve manevî tazminat taleplerinin ayrı ayrı reddine, kadının ziynet alacağı davasının kısmen kabulü ile; 3 adet 22 ayar 13 gram 2'li burma bilezik bedeli olan 6.162,00 TL bileziğin aynen iadesine, mümkün olmaması halinde ise bedelinin dava tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte erkekten alınarak kadına verilmesine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı-davacı erkek vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı- davacı erkek vekili istinaf dilekçesinde; kadın eşin tam kusurlu olduğunu, müvekkilini evden kovduğunu belirterek; davacı-davalının kabul edilen boşanma davası, kusur belirlemesi, tazminatlar, yoksulluk nafakası talebinin reddi ve ziynet alacağı davası yönünden istinaf yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile İlk Derece Mahkemesinin kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun bulunduğu gerekçesiyle davalı-davacı erkek vekilinin istinaf taleplerinin esastan reddine, kadının ziynet alacağı davasının ise işbu dava dosyasından tefrikine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı-davacı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı-davacı erkek vekili temyiz dilekçesinde; kadın eşin tam kusurlu olduğunu, müvekkilini evden kovduğunu belirterek; davacı-davalının kabul edilen boşanma davası, kusur belirlemesi, tazminatlar, yoksulluk nafakasının reddi ve ziynet eşyası alacağı yönünden temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, taraflar arasında görülen karşılıklı boşanma davasında, taraflar arasında evlilik birliğinin sarsılmasına sebebiyet verecek nitelikte geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, kadının davasının kabulü ile boşanmaya hükmedilmesinin yerinde olup olmadığı, kadın yararına maddî ve manevî tazminat verilmesi koşullarının oluşup oluşmadığı, erkeğin tazminat ve yoksulluk nafakası taleplerinin reddinin yerinde olup olmadığı ve ziynet alacağı davası noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri; 4721 sayılı Kanun’un 4 üncü maddesi, 6 ncı maddesi, 166 ncı maddesi, 174 üncü maddesi, 175 inci maddesi, 220 inci maddesi, 222 inci maddesi 226 ncı maddesi; 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı-davacı erkek vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
15.06.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.