Logo

2. Hukuk Dairesi2022/11078 E. 2023/2231 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Taraflar arasındaki boşanma davasında kusur belirleme, tazminat ve nafaka miktarlarının yerindeliği uyuşmazlık konusudur.

Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece, tarafların kusur durumlarının yeniden değerlendirilmesi, eşit kusurlu oldukları gözetilerek kadına hükmedilen tazminatların kaldırılması ve tedbir nafakasına hükmedilmesi gerektiği gerekçesiyle yerel mahkeme kararının kısmen bozulmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/1190 E., 2022/2342 K.

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Isparta 2. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2019/662 E., 2021/23 K.

Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince her iki davanın kabulüne ve tarafların boşanmalarına karar verilmiştir.

Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvuruların esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekilleri tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

... erkek vekili dava ve karşı davaya cevap dilekçesinde; kadının erkeğe ve onun ailesine hakaret ettiğini, ortak çocuğu aileye göstermediğini, onlarla görüşmek istemediğini, ailesinin müdahalelerine sessiz kaldığını, çevreye aslı olmadığı halde hamileliğinde erkeğin kendisine fiziksel şiddet uyguladığını söylediğini, 2019 yılı Ramazan Bayramı öncesinde tartıştıklarında "ramazan ayında mangal mı yapılır, sana birşey öğretmediler mi, anahtarı ver herşeyi bana ver nereye gidersen defol git" dediğini, barışmak için biraraya geldiklerinde kadının aileye bağırdığını, çocuğu babaya karşı olumsuz yönlendirdiğini, maddî beklentileri nedeniyle anlaşmalı boşanmayı kabul etmediğini ve tehdit mesajları gönderdiğini iddia ederek tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedeniyle boşanmalarına karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

1.Davalı-davacı kadın vekili cevap ve karşı dava dilekçesi ile ikinci cevap dilekçesinde özetle; erkeğin eşine ve çocuğuna değer vermeyip ailesinin yönlendirmeleriyle hareket ettiğini, ailenin evliliğe en başından karşı olduğunu ve kadına psikolojik baskı yaptıklarını, tarafların 2019 yılının Ramazan Bayramı öncesinde tartıştıklarını, erkeğin eşini ve çocuğunu kadının ailesinin evine atar gibi bıraktığını ve bayram tatili boyunca aramadığını, barıştırmak isteyenlere "ailem benim kırmızı çizgim" dediğini, tarafların bir şekilde biraraya gelmelerinin ardından ailesinin müdahalelerinin devam ettiğini ve nafaka yükümlülüğünden kurtulmak için kadına işe girme baskısı yaptığını iddia ederek; tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki nedeniyle boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin anneye verilmesine, çocuk için aylık 1.500,00 TL tedbir ve iştirak nafakası ile kadın için aylık 1.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, 100.000,00 TL maddî ve 100.000,00 TL manevî tazminat ile dilekçede belirtilen ziynet eşyalarının iadesine hükmedilmesini talep etmiştir.

2. ... kadının ziynet alacağı davası 23.06.2020 tarihli duruşmada tefrik edilmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıdaki başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; boşanmaya sebebiyet veren olaylarda eşine "seni çok kötü rezil ederim" diyerek tehdit eden kadının az, ailesinin etkisi ve yönlendirmesi ile hareket eden, eşine ailesini kırmızı çizgi olarak belirleyen ve kadını dışlayan erkeğin ağır kusurlu olduğu, tarafların 2019 yılı Ramazan Bayramı öncesinde yaşadıkları tartışma sonrasında biraraya gelinmişse de, küs kalmaya devam etmeleri nedeniyle, bu tarihten önce yaşanan olayların kusur belirlemesinde dikkate alınacağı, kadının hakaret vakıasına dayanmaması nedeniyle bu konuda erkeğe kusur yüklenemeyeceği, az kusurlu kadın eş lehine tazminatlara hükmedilmesinin yasal koşullarının oluştuğu, erkeğin gelirinin asgari ücret alan kadından fazla olduğu ve kadının boşanmakla yoksulluğa düştüğü gerekçesi ile; her iki davanın kabulü ile tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin anneye verilerek baba ile kişisel ilişki tesisine, aylık 800,00 TL iştirak nafakası ile 20.000,00 TL maddî, 20.000,00 TL manevî tazminatın ve bir defaya mahsus 15.000,00 TL toptan yoksulluk nafakasının erkekten alınarak kadına verilmesine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1.... erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; kusur tespitinin ... yapılmadığını, erkeğin kusursuz olduğunu, erkeğin kadının kişilik haklarına saldırı teşkil eden bir kusuru bulunmadığını belirterek kadının davasının kabulü, kusur belirlemesi, tazminatlar ve nafakalar yönünden istinafa başvurmuştur.

2.Davalı-davacı kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; kadına atfedilen kusurun gerçekleşmediğini, mahkemenin kadının mesajını tepkisel olarak nitelendirdikten sonra mesaj nedeniyle kusur yüklemesinin çelişki arz ettiğini, erkeğin ekonomik durumu ve kusurları dikkate alındığında tazminat ve nafaka miktarlarının az olduğunu belirterek erkeğin davasının kabulü, kusur belirlemesi, kadın lehine tedbir nafakasına hükmedilmemesi, yoksulluk nafakasına toptan olarak hükmedilmesi ile kadın ve çocuk lehine hükmedilen nafakaların miktarı yönünden istinafa başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıdaki başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile kararın usul ve kanuna uygun olduğu gerekçesi ile taraf vekillerinin başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1.... erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesindeki kanun yolu itirazlarını tekrar ederek kadının davasının kabulü, kusur belirlemesi, tazminatlar ve nafakalar yönünden temyize başvurmuştur.

2.Davalı-davacı kadın vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesindeki kanun yolu itirazlarını tekrar ederek erkeğin davasının kabulü, kusur belirlemesi, kadın lehine tedbir nafakasına hükmedilmemesi, yoksulluk nafakasına toptan olarak hükmedilmesi ile kadın ve çocuk lehine hükmedilen nafakaların miktarı yönünden temyize başvurmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, evlilik birliğinin tarafların ortak hayatı sürdürmelerinin kendilerinden beklenmeyecek derecede temelinden sarsılıp sarsılmadığı, sarsılmış ise kusur belirlemesinin ve buna bağlı olarak boşanma davalarının kabulünün ... olup olmadığı, kadın lehine maddî ve manevî tazminat ile tedbir ve yoksulluk nafakasına hükmedilmesi koşullarının bulunup bulunmadığı, koşular bulunuyorsa miktarlarının hakkaniyete uygun olup olmadığı, yoksulluk nafakasına toptan olarak hükmedilmesinin ve iştirak nafakası miktarının yerinde olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 190 ıncı maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 ... maddeleri. 4721 sayılı Kanun’un 4 üncü ve 6 ncı maddesi, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 169 uncu, 174 üncü, 175 ..., 176 ncı, 182 nci, 185 ... ve 186 ncı maddelerinin üçüncü fıkraları, 327 nci maddesi ile 328 ... maddesinin birinci fıkraları, 330 uncu maddesi. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 ... maddesi.

3. Değerlendirme

1.Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre taraf vekillerinin aşağıdaki paragrafların kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

2.Somut uyuşmazlıkta, mahkemece boşanmaya sebebiyet veren olaylarda eşine "seni çok kötü rezil ederim" diyerek tehdit eden kadının az; ailesinin yönlendirmesi ile hareket eden, eşine ailesini kırmızı çizgi olarak belirleyen ve kadını dışlayan erkeğin ağır kusurlu olduğuna hükmedilmiştir. Dosyanın tetkikinden, tarafların mahkemece kabul edilen ve gerçekleşen kusurlu davranışları yanında, kadının ayrıca erkeğin ailesine hakaret ettiği anlaşılmaktadır. Bu durumda; boşanmaya sebebiyet veren ve gerçekleşen olaylarda, eşine "seni çok kötü rezil ederim" diyerek tehdit eden ve eşinin ailesine hakaret eden kadın ile ailesinin yönlendirmesi ile hareket eden, eşine ailesini kırmızı çizgi olarak belirleyen ve kadını dışlayan erkek eşit kusurlu olup erkeğin ağır, kadının az kusurlu olduğuna hükmedilmiş olması ... görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.

3.Yukarıda ikinci bentte açıklandığı üzere, tarafların boşanmaya sebebiyet veren olaylarda eşit derecede kusurlu oldukları anlaşılmaktadır. Boşanma sonucu maddî ve manevî tazminata hükmedilebilmesi için tazminat yükümlüsünün kusurlu, tazminat talep eden eşin ise kusursuz veya diğerine göre daha az kusurlu olması gerekir. Mahkemece erkeğin kadına nazaran ağır kusurlu olduğunun kabulü ve bu hatalı kusur belirlemesine göre kadın yararına maddî ve manevî tazminata hükmedilmesi isabetsiz olmuş ve bozmayı gerektirmiştir.

4. Boşanma veya ayrılık davası açılınca hakim, davanın devamı süresince, gerekli olan özellikle eşlerin barınmasına, geçimine, malların yönetimine ve çocukların bakım ve korunmasına ilişkin geçici önlemleri re'sen almak zorundadır. O halde, 4721 sayılı Kanun'un 185 ... maddesinin üçüncü fıkrası ve 186 ncı maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca, tarafların ekonomik ve sosyal durumları da gözetilerek dava tarihinden geçerli olmak üzere kadın yararına 4721 sayılı Kanun'un 169 uncu maddesi uyarınca uygun miktarda tedbir nafakasına hükmedilmesi gerekirken, bu yönde bir hüküm kurulmamış olması usul ve yasaya aykırı bulunmuştur.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1.Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının kusur belirlemesi, kadın lehine hükmedilen tazminatlar ve kadın lehine tedbir nafakasına hükmedilmemesi yönlerinden ORTADAN KALDIRILMASINA,

2.İlk Derece Mahkemesi kararının kusur belirlemesi, kadın lehine hükmedilen tazminatlar ve kadın lehine tedbir nafakasına hükmedilmemesi yönlerinden BOZULMASINA,

3.Tarafların sair temyiz itirazlarının reddi ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozma kapsamı dışında kalan temyize konu bölümlerinin 6100 sayılı Kanun'un 370 ... maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Peşin alınan harcın istek halinde yatırana iadesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, karardan bir örneğin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

04.05.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.