"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi
Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesince görülen ve istinaf incelemesinden geçen karşılıklı boşanma davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda Dairece, Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonunda, Mahkemece erkek yararına maddî ve manevî tazminat ödenmesine karar verilmiştir.
Mahkeme kararı davalı-karşı davacı kadın vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikler yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı-karşı davalı erkek vekili dava dilekçesinde özetle; davanın kabulü ile 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince tarafların boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin babaya verilmesini, erkek yararına 150.000,00 TL maddî ve 150.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı-karşı davacı kadın vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; asıl davanın reddi ile 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince karşı davanın kabulüne, tarafların boşanmalarına, kadın yararına 200.000,00 TL maddî ve 200.000,00 TL manevî tazminata, kadın ve çocuk yararına ayrı ayrı aylık 2.000,00 TL tedbir, iştirak ve yoksulluk nafakasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin 03.06.2021 tarihli, 2020/277 Esas, 2021/362 Karar sayılı kararı ile kadının yabancı bir erkekle duygusal ilişki yaşadığını ve ilişki yaşadığı bu erkeği eve aldığını, sadakatsiz olduğunu, erkeğin ise eşine karşı sürekli olarak fiziksel şiddet uyguladığını, hakaret ettiğini belirterek yaşanan olaylarda tarafların eşit kusurlu olduğu gerekçesi ile her iki davanın da kabulüne, tarafların 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince boşanmalarına, velâyetin anneye bırakılmasına, çocuk yararına aylık 350,00 TL tedbir ve 500,00 TL iştirak ve kadın yararına aylık 450,00 TL tedbir ve yoksullluk nafakasına, tarafların karşılıklı tazminat taleplerinin reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1.Davacı- karşı davalı erkek vekili, hükmün usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek, kadının kabul edilen davası, kusur belirlemesi, velâyet, kadın için takdir edilen yoksulluk nafakası, tazminat taleplerinin reddi yönlerinden kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
2. Davalı- karşı davacı kadın vekili, hükmün usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; kusur belirlemesi, nafakaların miktarı ve tazminat taleplerinin reddi yönünden kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin 21.10.2021 tarihli, 2021/1332 Esas, 2021/1503 Karar sayılı kararı ile kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre usul ve kanuna uygun olması gerekçesi ile taraf vekillerinin istinaf başvurusunun ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.
V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1.Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı hüküm davacı-karşı davalı erkek tarafından kadının kabul edilen davası, kusur belirlemesi, kadın lehine hükmedilen yoksulluk nafakası ve kendi tazminat taleplerinin reddi yönlerinden temyiz isteminde bulunmuştur.
2.Dairenin 30.03.2022 tarihli, 2022/2316 Esas, 2022/3077 Karar sayılı ilamıyla, dosya kapsamında gerçekleşen kusurlu davranışlara göre evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına sebebiyet veren vakıalarda davalı-karşı davacı kadının, davacı-karşı davalı erkeğe göre ağır kusurlu olduğunun kabulü gerektiğinden bahisle erkek yararına uygun miktarlarda maddî ve manevî tazminata hükmedilmesi gerektiği ve kusur durumuna göre kadın yararına yoksulluk nafakasına hükmedilemeyeceği gerekçesi ile Bölge Adliye Mahkemesi Kararının kaldırılmasına, İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerin ise onanmasına karar verilmiştir.
B. İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; boşanma, velâyet ve iştirak nafakası yönünden verilen kararın kesinleşmiş olduğundan bu hususlarda karar verilmesine yer olmadığına, davacı-karşı davalının maddî ve manevî tazminat taleplerinin kısmen kabulü ile erkek yararına 15.000,00 TL maddî, 10.000,00 TL manevî tazminat ödenmesine, kadın yararına hükmedilen tedbir nafakasının boşanmanın kesinleşmiş olduğu tarihten itibaren kaldırılmasına karar verilmiştir.
VI. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı-karşı davacı kadın vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı- karşı davacı kadın vekili, kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek, erkeğin davasının reddi, kusur belirlemesi, tedbir nafakalarının ve iştirak nafakasının miktarı ve tazminat ve yoksulluk nafakası taleplerinin reddi ile erkek lehine hükmedilen maddî ve manevî tazminat yönünden kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etti.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, taraflarca açılan karşılıklı boşanma davasında erkek yararına hükmedilen tazminatların miktarı ve yoksulluk nafakası ile bozma ilamı ile kesinleşen hususlar ile ilgili tekrardan karar verilip verilmeyeceği noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesi, 174 üncü, 175 inci maddeleri; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanun'un 369 uncu, 370 inci ve 371 inci maddeleri, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Temyizen incelenen Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmanın kapsamı dışında kalarak kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesinin artık mümkün olmadığı gibi bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak oluşturan yönlerin de yeniden incelenmesinin hukuken mümkün olmadığı anlaşılmakla; davalı-karşı davacı kadın vekilinin aşağıdaki bent dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2.Dairemizin 30.03.2022 tarihli ilamı ile davalı-karşı davacı kadının ağır kusurlu olduğundan bahisle kusur belirlemesi, erkek yararına maddi ve manevi tazminata karar verilmesi gerektiği ve kadın yararına 4721 sayılı yasanın 174 inci maddesi gereği yoksulluk nafakası verilemeyeceği gerekçesiyle hükmün bozulmasına sair yönlerden ise hükmün onanmasına karar verilmiştir. İlk Derece mahkemesince bozma ilamına uyulmasına rağmen verilen 13.10.2022 tarihli kararda kadının yoksulluk nafakası talebi hakkında olumlu olumsuz hüküm kurulmadığı anlaşılmıştır. Buna göre Mahkemece bozma ilamı doğrultusunda kadının yoksulluk nafakası talebi yönünden olumlu olumsuz hüküm kurulması gerekirken hüküm kurulmaması doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir.
VII. KARAR
Açıklanan sebeple;
1-.Yukarıda belirtildiği üzere temyiz olunan İlk Derece Mahkemesi kararının bozma kapsamı dışında kalan temyize konu bölümlerinin 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
2. Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararının yoksulluk nafakası yönünden BOZULMASINA, bozma sebebine göre yoksulluk nafakasına yönelik temyiz itirazlarının şimdilik incelemesine yer olmadığına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine,
22.03.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.