Logo

2. Hukuk Dairesi2022/11252 E. 2023/1197 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Boşanma davasında kadına hükmedilen maddi tazminat miktarının ve vekalet ücretinin fazla olduğu iddiası.

Gerekçe ve Sonuç: İlk derece mahkemesinin bozmaya uygun kararında, hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında isabetsizlik bulunmadığı ve bozma kapsamı dışında kalan hususların temyiz incelemesine konu olamayacağı gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi

SAYISI : 2022/261 E., 2022/423 K.

DAVACI- DAVALI : ... vekili Av. ...

DAVALI- DAVACI : ... vekili Av. ...

DAVA TARİHİ : 13.07.2018- 31.08.2018

KARAR : Kabul

Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesince görülen ve istinaf incelemesinden geçen boşanma davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda Dairece ... Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi kararının kaldırılmasına, İlk Derece Mahkemesi kararının iştirak ve maddi tazminat yönünden bozulmasına karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonunda, Mahkemece ortak çocuklar lehine iştirak nafakası nafakasına ve kadın lehine maddî tazminata karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesi kararı taraf vekilleri tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikler yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı-karşı davalı kadın vekili dava dilekçesinde, davanın kabulü ile tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun ( 4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince boşanmalarına, ortak çocukların velâyetlerinin anneye verilmesine, ortak çocuklar ... için aylık 750,00 TL, ... ve ... için aylık ayrı ayrı 500,00 er TL nafaka ile kadın için aylık 1.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına ve 100.000,00 TL maddî, 200.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı-karşı davacı dava dilekçesinde, asıl davanın reddi ile karşı davanın kabulüne, tarafların 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince boşanmalarına, ortak çocukların velâyetlerinin babaya verilmesine, ortak çocuklardan ... için 200,00 TL, Ayşe için aylık 150,00 TL, ... için aylık 100,00 TL tedbir ve iştirak nafakası ile 100.000,00 TL maddî, 100.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin 14.07.2020 tarihli kararı ile, erkeğin eş ve çocuklarına karşı siz cehennemliksiniz, anneniz bana kadınlık yapmıyor, anneniz hiç bir iş yapmıyor şeklinde evlilik birliğinini mutluluğuyla bağdaşmayan sözler söylediğini, sürekli olarak porno filmler izlediğini, çoğu zamanını bilgisayar başında geçirdiğini, eşiyle birlikte yatmadığını, evde kendi isteklerinin olması yönünde eş ve çocukları üzerinde baskı kurmaya çalıştığını, davacı veya çocukları rahatsızlandığı zaman onlarla ilgilenmediğini, evde üzerinde düşen sorumlulukları yerine getirmediğini, ailesinin ihtiyaçlarını karşılamayarak birlik görevlerini ihmal ettiğini, kişisel temizliğine dikkat etmediğini, kadının ise öğleye kadar uyuduğunu ve çocuklarıyla ilgilenmeyerek birlik görevlerini ihmal ettiğini belirterek, evlilik birliğini sona erdiren olaylarda erkeğin kadına nispeten ağır kusurlu olduğu gerekçesi ile her iki davanında kabulüyle tarafların 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince boşanmalarına, ... olmayan ortak çocukların velâyetinin anneye bırakılmasına, babayla kişisel ilişki düzenlenmesine, çocuklar için ayrı ayrı 300,00 TL tedbir ve 400,00 TL iştirak nafakasına, kadın için 150,00 TL tedbir nafakasına, kadın için 20.000,00 TL maddî ve 20.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesine, kadının yoksulluk nafakası talebi ile erkeğin maddî ve manevî tazminat taleplerinin reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin14.07.2020 tarihli kararına karşı süresi içinde taraf vekillerince istinaf başvurusunda bulunulmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1.Davacı- karşı davalı kadın vekili, hükmün usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; erkeğin kabul edilen davası, kusur belirlemesi, kadın yararına hükmolunan tazminatların ve tüm nafakaların miktarı, kadının reddedilen yoksulluk nafakası talebi yönünden kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

2.Davalı- karşı davacı erkek vekili hükmün usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; kadının kabul edilen davası ve kusur belirlemesi ile erkeğin reddedilen tazminat taleplerine yönelik kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin 23.12.2021 tarihli kararı ile; kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre usul ve kanuna uygun olması gerekçesi ile 6100 sayılı Kanun'un 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) inci alt bendi gereğince tarafların istinaf başvurusunun ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.

V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı, davacı-karşı davalı kadın tarafından, erkeğin davasının kabulü, kusur belirlemesi, tazminatların ve nafakaların miktarı ve yoksulluk nafakası talebinin reddi yönünden, davalı-karşı davacı erkek tarafından ise kadının davasının kabulü ve fer'îleri, kusur belirlemesi ile tazminat talebinin reddi yönünden temyiz isteminde bulunmuştur.

2.Dairemiz 13.04.2022 tarihli ilamıyla, tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına, nafakanın niteliğine, günün ekonomik koşullarına göre ortak çocuklar yararına takdir edilen iştirak nafakalarının az olduğu ve tarafların sosyal ve ekonomik durumları yanında, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri ve paranın alım gücü de dikkate alındarak kadın yararına takdir edilen maddî tazminatın az olduğu gerekçesiyle İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılmasına, sair temyiz itirazlarının reddi ile bozma kapsamı dışında kalan yönlerden hükmün onanmasına karar verilmiştir.

B. İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıdaki başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; ortak çocuklar ... ile ... için ayrı ayrı aylık 500,00 TL iştirak nafakasının babadan alınarak anneye verilmesine ve 4721 sayılı Kanunun 174 üncü maddesinin birinci fıkrası gereğince 80.000,00 TL maddî tazminatın erkekten alınarak kadına verilmesine, yargılama gideri ve vekâlet ücreti hususunda Mahkemenin 14.07.2020 tarih, 2018/617 Esas ve 2020/278 Karar sayılı ilamı ile karar verildiğinden yeniden bu hususta karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.

VI. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekillerince temyiz isteminde bulunulmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1.Davacı- karşı davalı kadın vekili; vekâlet ücretinin nispi hesaplanması gerektiğini aksi halde de maktu olarak vekâlet ücreti ödenmesi gerektiğini belirterek kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

2.Davalı-karşı davacı erkek vekili iştirak nafakasına bir itirazı olmadığını, maddî tazminat miktarının çok yüksek olduğunu, geliri ile ödeyemeyeceğini, ailesine de baktığını, masraflarını karşıladığını, davacı-karşı davalı kadının mahkemeyi yanıltıcı beyanlarda bulunduğunu, kötüniyetli davrandığını ve maddî zarara uğrattığını, asıl kusurlu olanın kadın olduğunu ve tazminatı hak etmediğini, velâyet hakkını kötüye kullandığını belirterek kusur belirlemesi, maddî tazminat ve miktarı ile yargılama giderleri yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, taraflarca açılan karşılıklı boşanma davasında kadın yararına hükmedilen maddî tazminatın miktarı ve vekâlet ücreti noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesi, 166 ıncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 174 üncü maddesinin birinci fıkrası, 6100 sayılı Kanun'un 353 üncü maddesinin birinci fıkrası, 369 uncu, 370 inci ve 371 inci maddeleri, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen İlk Derece Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmanın kapsamı dışında kalarak kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesinin artık mümkün olmadığı gibi bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak oluşturan yönlerin de yeniden incelenmesinin hukuken mümkün olmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VII. KARAR

Açıklanan sebeple;

Taraf vekillerinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edenlere yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

22.03.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.