Logo

2. Hukuk Dairesi2022/11260 E. 2023/3795 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Boşanma davasında, davanın kabulü, kusur belirleme, delillerin değerlendirilmesi, tazminat ve nafaka miktarlarının doğru olup olmadığı hususlarında uyuşmazlık bulunmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: Yerel mahkeme kararının usul ve yasaya uygun olduğu, davalı vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenlerin kararın bozulması için yeterli olmadığı değerlendirilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/2052 E., 2022/1906 K.

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Gemerek Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi

Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davacı kadın tarafından açılan davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı erkek vekilince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı erkek vekilince temyiz edilmekle;kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı kadın dava dilekçesinde özetle; evliliğin ilk zamanlarından beri davalının müvekkiline karşı hakaret ve iftiralarda bulunduğunu ve şiddet uyguladığını, müvekkilinin dayanamayarak koruma kararı aldırdığını ve bu kararın halen devam ettiğini, davalının müvekkiline sinkaflı kelimeler kullanarak manevî olarak zorda bıraktığını, davalının sürekli olarak tartışma çıkardığını, bu nedenlerle 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (4721Sayılı Kanun) 166 ıncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, müvekkili lehine dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere aylık 1.500,00 TL tedbir/yoksulluk nafakasına, müvekkili lehine 100.000,00 TL maddî, 100.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava dilekçesindeki tüm iddiaların gerçek dışı olduğunu, müvekkilinin davacıya karşı kesinlikle şiddet uygulamadığını, taraflar arasında hiçbir boşanma sebebi olmadığını kadının,müvekkiline iftirada bulunduğunu belirterek açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk derece mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla, davalının davacıya karşı fiziksel şiddet uygulamaya kalkışması, hakarette bulunması; davacının da davalıya hakaret etmesi ve takıntı halde güvensizliği bulunması sebepleriyle davacı kadının az davalı erkeğin ağır kusurlu olduğu, kadın tarafından açılan boşanma davasının kabulü ile, evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (4721Sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca tarafların boşanmalarına kadın yararına aylık 750,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakası ile 20.000,00 TL maddî, 20.000,00 TL manevî tazminata dair karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davalı erkek vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; taraflar arasında şiddet eyleminin yaşanmadığını, tanık beyanlarının duyuma dayandığını,davacı tanıklarının beyanlarına itibar edilmeyeceğini, kusur belirlemesinin hatalı yapıldığı gerekçesi ile hükmün tamamına yönelik olarak istinaf kanun yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile ilk derece mahkemesinin kararı usul ve esas yönünden hukuka uygun bulunduğu gerekçesiyle davalı erkek vekilinin istinaf taleplerinin esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davalı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; taraflar arasında şiddet eyleminin yaşanmadığını, tanık beyanlarının duyuma dayandığını,davacı tanıklarının beyanlarına itibar edilmeyeceğini, kusur belirlemesinin hatalı yapıldığı gerekçesi ile hükmün tamamına yönelik olarak temyiz kanun yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık; kadının boşanma davasında davanın kabulü kusur tespiti,delillerin takdirinde hata edilip edilmediği,tazminatlar,nafakalar noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri,4721 sayılı Kanun’un 4 üncü, 6 ncı, 166 ıncı maddesi. 169 uncu, 174 ncü, 175 nci maddesi, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı erkek vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

05.07.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.