"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi
SAYISI : 2021/300 E., 2021/469 K.
DAVA TARİHİ : 10.10.2014 - 20.05.2015
KARAR : Kabul
Taraflar arasındaki katkı payı ve katılma alacağı davasından dolayı bozma sonrası yapılan yargılama sonunda, Mahkemece asıl ve birleşen davanın kabulüne karar verilmiştir.
Mahkeme kararı davalı erkek, davacı kadın vekili katılma yoluyla davalı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikler yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
1. Davacı kadın vekili, müvekkiline ait ziynet eşyalarının müvekkilinden alınarak davalı adına kayıtlı taşınmazların alımında kullanıldığını, ziynet eşyalarının müvekkilinin takılarıyla beraber dönem dönem biriktirmiş olduğu altınlardan ibaret olduğunu, davalının toplamda 100 gramdan olan 22 ayar bilezik ve set, ayrıca 145 gr olan 22 ayar bilezikleri müvekkilinden aldığını, ayrıca müvekkiline ait olan pırlanta saat, pırlanta küpe, pırlanta kolya ve pırlanta 3 adet yüzüğün de davalı tarafından taşınmazların alımında kullanılmak üzere müvekkilinden alındığını; davalıya ait kayısı bahçesinde davalının müvekkilini bir işçi gibi çalıştırdığını ve bu bahçeden elde ettiği gelirden müvekkiline hiçbir pay vermeden adına kayıtlı taşınmazların alımı için harcadığını, müvekkilinin biriktirmiş olduğu harçlıkların davalı tarafından alındığını, müvekkilinin de hissesinin olduğu bahçede müvekkilinin hissesinin de davalı tarafından müvekkilinden alınmak suretiyle kendi adına tescil edildiğini belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 93 ada 36 parsel 3 nolu mesken yönünden şimdilik 10.000,00 TL, 337 ada 113 parsel 5 nolu mesken yönünden şimdilik 10.000,00 TL, 40 ada 268 parsel sayılı taşınmaz yönünden şimdilik 10.000,00 TL olmak üzere toplam şimdilik 30.000,00 TL alacağın faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiş; davacı vekili 17.03.2016 tarihli dilekçeyle 93 ada 36 parsel 3 nolu mesken yönünden talep miktarı toplam 19.661,00 TL'ye yükseltmiştir.
2. Davacı kadın vekili birleşen dava dilekçesinde; davalı adına kayıtlı 40 ada 100 parsel sayılı taşınmazın müvekkilinin bahçede kendisi ve çocuklarının işçi gibi çalışarak kayısı bahçesi oluşturulduğunu, bu bahçeden elde edilen gelirle davalı adına taşınmalar edinildiğini, 40 ada 100 parsel sayılı taşınmazda müvekkilinin de miras hissesi olduğunu, bu hissenin de davalı adına tescil edildiğini, taşınmazın içerisine yapılan betonarme eve de müvekkilinin katkısının olduğunu belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 10.000,00 TL alacağın faizi ile birlikte tahsilini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı erkek vekili, davacının altınlarının çalındığını, müvekkiline verdiği iddialarının doğru olmadığını, taşınmazların babadan kalan ve mirasen paylaşılan taşınmazlar olduğunu, davacının bahçede işçi olarak çalışmadığını, müvekkilinin işçi tutarak bahçe işlerini yaptığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemenin 21.04.2016 tarihli ve 2014/780 Esas ve 2016/413 Karar sayılı kararı ile, davacının 93 ada 36 parsel 3 nolu mesken yönünden 29.661,00 TL katılma alacağının bulunduğu, 337 ada 113 parsel 5 nolu mesken, 40 ada 268 parsel sayılı taşınmaz ve 40 ada 100 parsel sayılı taşınmazların edinilmesine davacının parasal ve para ile ölçülebilen maddi bir değer koymak suretiyle katkısını ispatlayamadığı gerekçesiyle davanının kısmen kabulüyle, 93 ada 36 parsel 3 nolu mesken yönünden 29.661,00 TL katılma alcağının bulunduğunun tespiti ile bu alacağın davalıdan tahsiline, alacağın 10.000,00 TL'sine karar tarihinden itbaren yasal faiz yürütülmesine; 337 ada 113 parsel 5 nolu mesken, 40 ada 268 parsel ve 40 ada 100 parsel yönünden taleplerin reddine karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Mahkeme kararına karşı süresi içinde davacı kadın vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Yargıtay 8. Hukuk Dairesinin 23.01.2019 tarihli ve 2016/19275 Esas, 2019/735 Karar sayılı ilamı ile, 40 ada 100 parsel sayılı taşınmazda davacı tarafından davalıya devredilen 3/96 hissenin dava tarihi itibariyle değeri kadar davacının katkı payı alacağı bulunduğu; 40 ada 100 parsel sayılı taşınmazda davalı tarafından 1992-1993 tarihleri arasında satın alınan 93/96 hisse ve 40 ada 268 parsel sayılı taşınmazın edinilmesine davacının aile üyesi olmasının gerektirdiği olağan katkıyı aşar nitelikte kayısı bahçesinde çalışarak katkısının olduğu, katkı oranını belirleyecek yeterli veri olmadığından 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 4 üncü maddesi ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun (6098 sayılı Kanun) 50 nci maddesi uyarınca hukuk ve hakkaniyete uygun bir katkı oranı tespit edilerek 40 ada 100 parsel sayılı taşınmazın (3/96 hisse hariç) ve 40 ada 268 parsel sayılı taşınmazın dava tarihindeki değeri ile çarpılarak belirlenecek katkı payı alacağına hükmedilmesi gerektiği belirtilerek kararın bozulmasına, davacı kadın vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine karar verilmiştir.
B. İkinci Bozma Kararı
1. Bozmaya uyan Mahkemece 10.01.2020 tarihli ve 2019/133 Esas, 2020/46 Karar sayılı kararıyla davacının çalışarak katkısının 1/4 oranında olduğu, 40 ada 268 parsel sayılı taşınmazın 16.12.2019 tarihindeki güncel değerinin 89.600,00 TL olduğu, davacının 22.400,00 TL alacağının bulunduğu; 40 ada 100 parsel sayılı taşınmazın 10.12.2019 tarihindeki güncel değerinin 554.724,00 TL olduğu, 3/96 hisse ve 93/96 hisse yönünden davacının 138.681,00 TL alacağının bulunduğu gerekçesiyle davanın kabulüyle 40 ada 100 parsel sayılı taşınmazın 3/96 hissesi yönünden 10.000,00 TL alacağın karar tarihi olan 10.01.2020 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsiline; 40 ada 100 parsel sayılı taşınmazın 93/96 hisse yönünde 10.000,00 TL alacağın (davacının katkısı 1/4 kabul edilerek davacının 70.000 TL katkı alacağı olduğu ve davacının talebi ile bağlı kalınarak) karar tarihi olan 10.01.2020 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsiline ; 40 ada 268 parsel sayılı taşınmaz yönünden 10.000,00 TL alacağın karar tarihi olan 10.01.2020 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsiline; davacının fazlaya ilişkin haklarını saklı tuttuğunun tespitine karar verilmiştir. Karara karşı, süresi içinde davalı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Yargıtay 8. Hukuk Dairesinin 02.03.2021 tarihli ve 2020/1343 Esas, 2021/1820 Karar sayılı ilamı ile, bozma ilamına uyumasına rağmen bozma gereğinin tam olarak yerine getirilmediği, taşınmazların dava tarihindeki değerinin esas alınmamasının ve 40 ada 100 parsel sayılı taşınmaz yönünden talep miktarının aşılmasının hatalı olduğu; 40 ada 268 parsel sayılı taşınmazın dava tarihi itibariyle değerinin 81.200,00 TL olduğu gözetilerek, katkı oranının (%25) bu değerle çarpılması sonucu davacının 20.300,00 TL katkı payı alacağı hakkı bulunduğunun tespiti ile taleple bağlı kalınarak 10.000,00 TL alacağın dava tarihinden itibaren faiziyle; 10 ada 100 parsel sayılı taşınmazda 3/96 hissenin dava tarihi itibariyle değerinin 13.684,37 TL olduğu gözetilerek bu miktarın tamamı kadar, 100 parsel sayılı taşınmazdaki 93/96 hissenin değerinin 424.215,62 TL olduğu gözetilerek, davacının katkı oranının (%25) bu değerle çarpımı sonucu ulaşılan 106.053,90 TL olmak üzere 40 ada 100 parsel sayılı taşınmazda toplam 119.738,27 TL katkı payı alacağı hakkı bulunduğunun tespiti ile taleple bağlı kalınarak 10.000,00 TL alacağın dava tarihinden itibaren faiziyle davalıdan tahsiline ve her iki taşınmaz yönünden davacının fazlaya dair hakkının saklı tutulmasına karar verilmesi gerektiği belirtilerek kararın bozulmasına; davalı erkek vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine karar verilmiştir.
C. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin yukarıda başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararıyla, davanın kabulüyle 40 ada 268 parsel sayılı taşınmaz yönünden davacının 20.300,00 TL katkı payı alacağı hakkı bulunduğunun tespiti ile taleple bağlı kalınarak 10.000,00 TL alacağın dava tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline; 40 ada 100 parsel sayılı taşınmazda 3/96 hissenin dava tarihi itibariyle değerinin 13.684,37 TL olduğu gözetilerek bu miktarın tamamı kadar, 100 parsel sayılı taşınmazdaki 93/96 hissenin değerinin 424.215,62 TL olduğu gözetilerek, davacının katkı oranının (%25) bu değerle çarpımı sonucu ulaşılan 106.053,90 TL olmak üzere 100 parsel sayılı taşınmazda toplam 119.738,27 TL katkı payı alacağı hakkı bulunduğunun tespiti ile taleple bağlı kalınarak 10.000,00 TL alacağın dava tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline, her iki taşınmaz yönünden davacının fazlaya dair hakkının saklı tutulmasına karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuran
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek, davacı kadın vekili ve katıma yoluyla davalı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1. Davalı erkek temyiz dilekçesinde özetle; katkı payı oranının fazla belirlendiğini, davacının katkısının olmadığını, davacının katkısının belirleyecek somut katkı olmadığını ileri sürerek kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
2. Davacı kadın vekili temyiz dilekçesinde özetle; bozma kararından sonra ıslahın mümkün olduğunu, Mahkemece taraflarca artırım yapılamadığı hususu gerekçe gösterilerek asıl alacaktan daha az alacağa hükmedilmesinin hatalı olduğunu, taşınmazın değerinin arttığını ve güncel değere göre katkı payı alacağının hesaplanması gerektiğini ileri sürerek kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
3. Davalı erkek vekili katılma yoluyla sunduğu temyiz dilekçesinde özetle; davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, zamanaşımı ve hak düşürücü süreler dolduktan sonra davanın açıldığını, bozma ilamına uyulmasına rağmen kararın etkin ve yerinde olmadığını, katkı payı oranının hukuk ve yasaya aykırı olduğunu, takdir hakkının neye göre kullanıldığının belli olmadığını, davacının iddiasını ispatlayamadığını, müvekkili lehine kazanılmış haklar ihlal edilerek karar verildiğini ileri sürerek kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, ispat, katkı payı oranı, alacak miktarı ve usulî kazanılmış hak noktasında toplanmaktadır. Dava, katkı payı ve katılma alacağı istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 428 inci maddesi, 438 inci maddesinin yedi, sekiz ve dokuzuncu fıkraları ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrası, 743 sayılı Türk Kanunu Medenisi'nin (743 sayılı Kanun) 170 inci maddesi, 186 ncı maddesinin birinci fıkrası, 189 uncu maddesi, 818 sayılı Borçlar Kanunu'nun (818 sayılı Kanun) 146 ncı maddesi, 544 üncü maddesi, 6098 sayılı Kanun'un (6098 sayılı Kanun) 50 inci maddesi, 646 ncı maddesi, 4721 sayılı Kanun'un 4 üncü, 6 ncı maddesi, 6100 sayılı Kanun'un 26 ıncı maddesi, 176 ıncı maddesi ve devamı, 190 ıncı maddesi, Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun 09.05.1960 tarihli ve 1960/21 Esas, 1960/9 Karar sayılı kararı.
3. Değerlendirme
1. Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Kanun'un 428 inci maddesi ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen Mahkeme kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmanın kapsamı dışında kalarak kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesinin artık mümkün olmadığı gibi bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak oluşturan yönlerin de yeniden incelenmesinin hukuken mümkün olmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçelerinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Tarafların yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,
Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,
06.04.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.