Logo

2. Hukuk Dairesi2022/3118 E. 2022/4817 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Boşanma davasında kusur belirleme, manevi ve maddi tazminat ile yoksulluk nafakası miktarına ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Davalı-karşı davacı erkeğin başka bir kadınla birlikte yaşayarak davacı-karşı davalı kadının kişilik haklarını ihlal etmesi, maddi ve manevi tazminat takdiri için yeterli görülmediğinden ve hükmedilen yoksulluk nafakası miktarının da düşük olduğu gözetilerek, ilk derece mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : ...Bölge Adliye Mahkemesi .... Hukuk Dairesi

DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma

Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı kadın tarafından kusur, reddedilen manevi tazminat, maddi tazminat ve yoksulluk nafakasının miktarı yönünden; davalı-karşı davacı erkek tarafından ise kusur belirlemesi, asıl davanın kabulü, karşı davanın reddi, hükmedilen nafaka ve tazminatlar yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:

1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre davalı-karşı davacı erkeğin tüm, davacı-karşı davalı kadının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir.

2- İlk derece mahkemesince, davalı-karşı davacı erkek tam kusurlu bulunarak erkeğin açtığı boşanma davasının reddi ile kadının açtığı boşanma davasının kubülüne ve boşanmanın ferilerine hükmedilmiştir. Tarafların istinaf kanun yoluna başvurmaları üzerine bölge adliye mahkemesince esastan ret kararı verilmiştir.

İlk derece mahkemesince davalı-karşı davacı erkeğe yüklenen kusurların yanı sıra dinlenen tanık beyanlarına göre davalı-karşı davacı erkeğin başka bir kadın ile birlikte yaşadığı yönünde çevrede dedikoduya sebep olduğu anlaşılmaktadır. Davalı-karşı davacı erkeğin bu kusurlu davaranışı, davacı-karşı davalı kadının kişilik haklarının ihlali niteliğinde olduğundan davacı-karşı davalı kadın lehine manevî (TMK m. 174/2) tazminata hükmedilmesi gerekirken talebin reddine karar verilmesi usul ve kanuna aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.

3-Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile ihlâl edilen mevcut ve beklenen menfaat dikkate alındığında davacı-karşı davalı kadın yararına takdir edilen maddî tazminat azdır. Türk Medeni Kanunu'nun 4 üncü maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile Türk Borçlar Kanunu'nun 50. ve 51 inci maddeleri hükmü dikkate alınarak daha uygun miktarda maddî (TMK m. 174/1) tazminat takdiri gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir.

4-Tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına, nafakanın niteliğine, günün ekonomik koşullarına göre davacı-karşı davalı kadın yararına takdir edilen yoksulluk nafakası azdır. Mahkemece Türk Medeni Kanunu'nun 4 üncü maddesindeki hakkaniyet ilkesi de dikkate alınarak daha uygun miktarda nafakaya hükmedilmesi gerekir. Bu yönler gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve kanuna aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.

SONUÇ: Yukarıda 2., 3. ve 4.bentlerde gösterilen sebeplerle bölge adliye mahkemesi kararının KALDIRILMASINA, ilk derece mahkemesi kararının BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerin ise yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, aşağıda yazılı harcın Mehmet'e yükletilmesine, peşin harcın mahsubuna 397.80 TL temyiz başvuru harcı peşin yatırıldığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, temyiz peşin harcının istek halinde yatıran Meliha'ya geri verilmesine, dosyanın ilk derece mahkemesine, karardan bir örneğinin ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine oy birliğiyle karar verildi. 24.05.2022 (Salı)