"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/3008 E., 2022/281 K.
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : ... 2. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2016/689 E., 2021/465 K.
Taraflar arasındaki katılma alacağı davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı erkek vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı kadın vekili dava dilekçesinde; davalının mühendis olarak çalıştığını ayrıca proje yaparak da ek gelir elde ettiğini, davalının 100.000,00 TL tutarlı konut kredisi kullanarak davalının abisine ait 8534 ada 8 parsel 20 nolu bağımsız bölümün satın alındığını, kredinin özellikle yüksek çekilerek kısa bir süre sonra alınacak otomobile de kaynak oluşturulduğunu, davalının abisinin hesabına yatırılan tutardan aslında 39.000,00 TL'nin, 10.06.2013 tarihinde aracın alındığı şirketin hesabına yatırılarak ... plakalı aracın davalı eş adına satın alındığını ileri sürerek, davalı adına edinilen davalı eş 8534 ada 8 parsel 20 nolu bağımsız bölüm ile ... plakalı araç ile tespit edilecek menkul ve gayrimenkulleri yönünden mal rejiminin tasfiyesiyle tasfiye sonucunda ortaya çıkacak fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 20.000,00 TL katılma alacağının tasfiyenin sona ermesinden başlayarak ticari faizi ile birlikte davalıdan alınarak müvekkiline verilmesini talep etmiş; davacı kadın vekili 17.05.2021 tarihli dilekçesiyle, bilirkişi raporu doğrultusunda talep miktarını toplam 117.914,22 TL'ye yükseltmiştir.
II. CEVAP
Davalı erkek vekili cevap dilekçesinde; öncelikle evlilik ilişkisinin bir ticari ilişki olmaması nedeniyle alacağa ticari faiz uygulanamayacağını, davacının katılma ve değer artış payı alacağına eklenmesini istediği taşınmazın tapusunun her ne kadar müvekkili adına kayıtlı ise de, taşınmazın müvekkiline ait olmadığını, abisine ait olduğunu, müvekkilinin abisinin bankalardaki kredi notunun düşük olması nedeniyle devam eden inşaatına kaynak oluşturmak için müvekkilinin kredi çektiğini, parayı müvekkilinin abisinin kullandığını, abisinin iş karşılığı alacağı dairenin tapusunu müteahhitle anlaşarak müvekkili satın almış gibi gösterildiğini, konut kredisinin müteahhitin hesabına yatırıldığını; aracın parasının da davalının abisi tarafından ödendiğini, tarafların abisine araç nedeniyle borçlarını ödemediklerini belirterek davanın reddini savunmuştur.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, taşınmazın ve aracın evlilik birliği içinde davalı adına satın alındığı ve edinilmiş mal oldukları, 11.02.2021 tarihli bilirkişi raporunda hesaplanan miktarda davacının katılma alacağı bulunduğu gerekçesiyle davanın kabulüyle 117.914,22 TL katılma alacağının karar tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; delilerin hatalı değerlendirildiğini, kararın gerekçeli olmadığını, kabul ve ret edilen delillerin gerekçelerinin açıklanmadığını, delillerin tartışılmadığını, bilirkişinin evin içini görmeden afaki değer belirlediğini, keşif tarihindeki değerin esas alınmasının da hatalı olduğunu, taşınmazın müvekkilinin abisine ait olduğunu, tanık beyanlarının çelişkili olduğunu, arabanın parasının da müvekkilinin abisinden alınan borç para ile alındığını ve borcun ödenmediğini, müvekkilinin tanıklarına neden itibar edilmediğinin ikna edici olmadığını belirterek istinaf yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, dava dosyası içeriğine, dosyadaki yazılara göre İlk Derece Mahkemesi kararında usule ve esasa ilişkin herhangi bir aykırılığın bulunmadığı, davanın esasıyla ilgili hükme etki edecek tüm delillerin dava dosyası içinde bulunduğu, kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu belirtilerek başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; kararın gerekçesiz olduğunu, aracın devir tarihindeki değerinin dikkate alınması gerektiğini, taşınmazın kira gelirlerinin abisinin eşinin hesabına yattığına yönelik delillerin toplanmadığını, savunma hakkının ihlal edildiğini, hangi delilin neden ... tutulduğunun açıklanmadığını, taşınmazın müvekkilinin abisinde ait olduğunu, delillerin tartışılmadığını, varsayıma dayalı, soyut, afaki ve taraflı karar verildiğini, davacı tanık beyanlarının çelişkili olduğunu belirterek hükmün bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, gerekçenin bulunup bulunmadığı, delillerin değerlendirilmesi, kişisel mal savunmasının ispatı ve malların değeri noktasında toplanmaktadır. Dava, katılma alacağı istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 190 ıncı maddesi, 297 nci maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 ... maddeleri, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 6 ncı maddesi, 179 uncu maddesi, 202 nci maddesi, 219 uncu maddesi, 220 nci maddesi, 222 nci maddesi, 225 ... maddesinin ikinci fıkrası, 226 ncı maddesi, 227 nci maddesi, 229 uncu maddesi, 230 uncu maddesi, 231 ... maddesi, 235 ... maddesinin birinci fıkrası, 236 ıncı maddesinin birinci fıkrası.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 ... maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı erkek vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 ... maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
18.05.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.