"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/241 E., 2022/229 K.
KARAR : İstinaf başvurusunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurma
İLK DERECE MAHKEMESİ : ... 5. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2019/496 E., 2021/804 K.
Taraflar arasındaki değer artış payı, katılma ve ziynet alacağı davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Mahkemesince davanın kısmen kabulüne kısmen reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı kadın vekili ve davalı ... vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davacı kadın vekilinin başvurusunun kısmen kabulü, davalı ... vekilinin başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı kadın vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda;
Davacı kadın vekilinin ziynet alacağı yönünden temyiz dilekçesinin incelemesinde;
Miktar veya değeri kesinlik sınırını geçmeyen davalara ilişkin nihai kararlar, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 362 nci maddesi uyarınca temyiz edilemez. Temyize konu edilen miktarın kesinlik sınırının altında kalması hâlinde anılan Kanun’un 366 ncı maddesi atfıyla aynı Kanun’un 352 nci maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekir.
Dosya içeriğine göre, davacı kadın vekilinin dava dilekçesinde ziynet alacağı yönünden 1.000,00 TL alacağın tahsilini talep ettiği, 12.07.2021 ve 20.10.2021 tarihli bilirkişi raporlarında ziynet eşyalarının dava tarihindeki değerinin toplam 99.470,00 TL olarak belirlendiği, davacı kadın vekilinin 05.11.2021 tarihli dilekçesiyle ziynet alacağı yönünden talep miktarını toplam 36.000,00 TL'ye yükselttiği, İlk Derece Mahkemesince davacı kadının toplam 99.470,00 TL alacağının olduğunun tespiti ile taleple bağlı kalınarak 36.000,00 TL alacağın tahsiline karar verildiği, ziynet alacağı yönünden sadece davalı erkek vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince ziynet alacağı yönünden davanın reddine karar verildiği anlaşılmaktadır.
O halde, ziynet alacağı yönünden davacının reddedilen alacak miktarı ve temyize konu edilen toplam miktar 99.470,00 TL olup Bölge Adliye Mahkemesinin karar tarihi itibari ile kesinlik sınırı olan 107.730,00 TL’nin altında kaldığı anlaşılmakla; davacı kadın vekilinin ziynet alacağı yönünden temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir.
Davacı kadın vekilinin değer artış payı ve katılma alacağı yönünden gerekli şartları taşıdığı anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı kadın vekili dava dilekçesinde; düğününde müvekkiline 11 adet Adana burması bilezik, müvekkilinin annesi tarafından 1 adet bilezik, 22 ayar set takıldığını, takıların taraflara ev alacağını söyleyen davalı ... tarafından müvekkilinden alındığını ve davalı ... adına 9210 ada 1 parsel 4 nolu bağımsız bölümün alındığını, müvekkili ve eşinin bu taşınmazda ikamet etmesi için taşınmazın alındığını, taşınmazın edinilmiş mal olduğunu, yine ev hediyesi olarak müvekkilinin ailesi tarafından takılan 1 adet bilezik ile ev için gelen altınlar bozdurularak alınan bilezik olmak üzere toplam 2 adet bileziğin de borçlara verilmek üzere müvekkilinden alındığını, ayrılık sırasında 14 ayar setin ve kolyesinin de evde kaldığını, müvekkiline iade edilmediğini, müvekkiline ait bilezikler ve set takımının alıp bozdurularak davalı ... adına tescil edilen 9210 ada 1 parsel 4 nolu bağımsız bölümde müvekkilinin katılma alacağı ve değer artış payının bulunduğu ileri sürerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 14 adet bilezik (12 tanesi ev için, 2 tanesi borçlar için alınıp iade edilmeyen), 22 ayar set takımı, 14 ayar set kolyesinin bedelinin tespit edilerek şimdilik 1.000,00 TL'sinin yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini, 100,00 TL katılma alacağı, 100,00 TL değer artış payı alacağının dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan tahsilini talep etmiş; davacı vekili 05.11.2021 tarihli dilekçesinde fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla ziynet eşyalarının bulunuyorsa aynen, bulunmuyorsa toplam 36.000,00 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalılar vekili cevap dilekçesinde; taşınmazın 2005 yılında 27.000,00 TL bedelle satın alındığını, bedelinin müvekkili Asım tarafından ödendiğini, müvekkilinin 29 yıl PTT'de çalıştığını, 2005 yılında emekli olduğunu, 24.070,00 TL emekli ikramiyesi aldığını, ikramiyenin üzerine 3.000,00 TL'de kendi birikimin ekleyerek dava konusu taşınmazı satın aldığını ve davalı müvekkili ...'a oturması için tahsis ettiğini, müvekkili Asım'ın ev alabilmek için davacının altınlarına ihtiyacı olmadığını, davacının ziynet eşyalarını kendisinin götürdüğünü, müvekkili Asım'a husumet yöneltilemeyeceğini ileri sürerek davanın reddini savunmuştur.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, davacının 9210 ada 1 parsel 4 nolu bağımsız bölümü dava konusu yapmasına rağmen, yapılan keşifte dava edilmek istenen taşınmazın 259 ada 10 parsel 6 nolu bağımsız bölüm olduğu, hatanın maddî hata olmadığı, 9210 ada 1 parsel 4 nolu bağımsız bölümün evlenme tarihinden önce davalı ... adına tahsis yoluyla edinildiği, davacının bu taşınmazda mal rejiminin tasfiyesinden kaynaklanan alacak hakkı olmadığı; ziynet eşyalarının 259 ada 10 parsel 6 nolu bağımsız bölüm edinilene kadar davacı kadının üzerinde olduğu, taşınmaz alındıktan sonra davacının üzerinden ziynet eşyalarının bulunmadığı, ziynet eşyalarının bir kısmının taşınmazın edinilmesinde, bir kısmının da borçların ödenmesinde kullanıldığı gerekçesiyle davacının 9210 ada 1 parsel sayılı taşınmaz ve davalı ... yönünden davanın reddine; davacının ziynet eşyaları davasının davalı ... yönünden kabulüyle 14 adet bilezik bedeli olarak 71.068,00 TL, 22 ayar set bedeli olarak 19.670,00 TL, 14 ayar set bedeli olarak 8.120,00 TL olmak üzere toplam 99.470,00 TL'den taleple bağlı kalınarak 36.000,00 TL'nin 1.000,00 TL'sine dava tarihinden, kalan kısmına ıslah tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı ...'dan tahsili ile davacıya ödenmesine, fazlaya dair istemin reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı kadın vekili ve davalı ... vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1. Davacı kadın vekili, ziynet alacağının davalılardan tahsiline karar verilmesi gerektiğini, taşınmaz yönünden hatanın esasa yönelik değil maddî hata niteliğinde olduğunu, taşınmazın ziynet eşyaları kullanılarak satın alındığını, bu taşınmaz yönünden değerlendirme yapılması gerektiğini, eksik inceleme ile karar verildiğini belirterek tüm yönlerden istinaf yoluna başvurmuştur.
2. Davalı ... vekili, ıslahın süresinde yapılmadığını, dava dilekçesindeki talep miktarı ile bağlı kalınarak karar verilebileceğini, ziynet eşyalarının müvekkilinde kaldığının ispatlanamadığını, ziynet eşyalarını davacının yanında götürdüğünü, ispat yükünün davacıda olduğunu, yargılama sırasında usulü hata bulunduğunu, müvekkilinin tanık beyanlarının dikkate alınmadığını, gerekçenin yetersiz olduğunu, ziynet eşyalarının bozdurulmadığını belirterek ziynet alacağı davası yönünden istinaf yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, davacının dava dilekçesinde 9210 ada 1 parsel 4 nolu bağımsız bölümün davalı ... adına alınıp tescil edildiğini, bedelinin ödenmesinde altınlarının kullanıldığını ileri sürdüğü, tapu kaydı getirtildikten sonra kastettikleri taşınmazın 259 ada 10 parsel 6 nolu bağımsız bölüm olduğunu bildirdiği, davalı ... adına alınan taşınmazın ... tapu bilgilerini davacının bilmemesinin doğal olduğunu, yargılama sırasında ... tapu bilgileri bildirildiğine göre usul ekonomisi yönünden bildirilen taşınmaz yönünden gerekli yargılama ve incelemenin yapılması gerektiği, dava dilekçesinde bildirilen taşınmaz davalı ... tarafından 2001 yılında yani tarafların evliliğinden önce alınması nedeniyle davanın konusu olamayacağı, tarafların 2004 yılında evlenmelerinden sonra 2005 yılında yine davalı ... tarafından alınan 259 ada 10 parsel 6 nolu bağımsız bölüm yönünden işin esastan incelenmesi gerektiği, davacı tarafın bu doğrultudaki istinafı nedeniyle 259 ada 10 parsel 6 nolu taşınmaz yönünden de istinaf incelemesi yapıldığı; davacının eski eş davalı ...'ın kazancı yada ailenin birikimi ile 259 ada 10 parsel 6 nolu bağımsız bölümü edindiklerini ispat edemediği gibi böyle bir iddiası da bulunmadığı, taşınmazın kendileri tarafından satın alındığını bedelinin de altınları ile ödendiğini ancak taşınmazın kayınbaba Asım adına tescil edildiğini sonradan öğrendiğini bu taşınmazda 14 yıl boyunca oturduklarını ve taşınmazın edinilmiş mal olduğunu ileri sürdüğü, ailenin birikiminin verildiğini dahi ileri sürmediği, davalıların 259 ada 10 parsel 6 nolu bağımsız bölümün davalı ...'ın emekli ikramiyesiyle aldığını, ikramiyenin üzerine kendi birikimini ekleyerek dava konusu taşınmazı satın aldığını taşınmazı da oğlu ve gelinine tahsis ettiğini ileri sürdüğü ve dinlettiği tanıklarla bu iddiasını da ispatladığı, taşınmaz davalı ... adına alındığına göre ispat yükünün davacıya düştüğü, davacının da iddiasını ispat edemediği, davalı ... adına kayıtlı paylaşıma tabi bir mal iddiası da olmadığı, İlk Derece Mahkemesinin bu talepler yönünden ret kararı sonuç itibarı ile ... olduğu; ziynet eşyaları yönünden davacının talebinin ziynetlerin aynen yada bedelinin ödenmesi olduğu, davacı tarafın üç tanık dinlettiği, davacı tanıklarının beyanlarına göre ziynetlerin davalı ... yada babası Asım tarafından davacıdan alındığına ilişkin itibar edilebilir görgüye dayalı kesin ve net beyanları bulunmadığı, beyanlarının duyuma dayalı olduğu, davacının süresinde yemin deliline de dayanmadığı, İlk Derece Mahkemesinin ziynetler yönünden ispat edilemeyen davada kabul kararının isabetli olmadığı belirtilerek davacı vekilinin 259 ada 10 parsel 6 nolu bağımsız bölüme yönelik taleplerinin olduğuna ilişkin istinaf başvurusunun kabulüne, diğer tüm istinaf başvurularının ise 6100 sayılı Kanun'un 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin birinci alt bendi uyarınca esastan reddine; davalı ... vekilinin ziynetlere yönelik istinaf başvurusunun 6100 sayılı Kanun'un 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin ikinci alt bendi uyarınca kabulüyle İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davacının değer artış payı alacağı ve katılma alacağı ile ziynet alacağına yönelik taleplerinin ispat edilememesi nedeniyle ayrı ayrı reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı kadın vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı kadın vekili temyiz dilekçesinde özetle; ziynet eşyalarının taşınmazın alınması ve borçların ödenmesi için kullanıldığını, tanık beyanlarının duyuma dayalı olmadığını, bizzat şahit olduklarını beyan ettiklerini, görgüye dayalı beyanları olduğunu, ziynet eşyaları yönünden her iki davalı aleyhine hüküm kurularak davanın kabul edilmesi gerektiğini; taşınmazın edinilmiş mal olduğunu, ziynet eşyalarının kullanılarak satın alındığını, tarafların oturması için taşınmazın alındığını, 14 yıldır işbu taşınmazda oturduklarını, davalı eşin müvekkilinin saflığından yaralanarak gelecekte hak sahibi olabilmesini engellemek için taşınmazı babası adına tescil ettirdiğini, tanık beyanları ile bu hususun ispatlandığını, davalı tanık beyanlarının yönlendirmeye dayalı olduğunu, tanıkların davalının emekli ikramiyesi miktarını bilmelerinin mümkün olmadığını, taşınmazın değerinin belirlenmediğini, emekli ikramiyesinin alınıp alınmadığına yönelik araştırmanın yetersiz olduğunu, eksik inceleme ile karar verildiğini belirterek hükmün bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, üçüncü kişi adına kayıtlı taşınmazın edinilmiş mal olup olmadığı, ispat noktasında toplanmaktadır. Dava, ziynet, değer artış payı ve katılma alacağı istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Kanunu'nun 190 ıncı maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 ... maddeleri, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 6 ncı maddesi, 1 ... maddesinin ikinci fıkrası, 219 uncu maddesi, 220 nci maddesi, 222 nci maddesi, 225 ... maddesinin ikinci fıkrası, 226 ncı maddesi 229 uncu maddesi, 230 uncu maddesi, 231 ... maddesi, 235 ... maddesinin birinci fıkrası, 236 ıncı maddesinin birinci fıkrası; 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 285 ... ve devamı maddeleri.
3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 ... maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davacı kadın vekilinin değer artış payı ve katılma alacağına yönünden temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1.Davacı kadın vekilinin ziynet alacağı davasına yönelik temyiz dilekçesinin miktardan REDDİNE,
2.Davacı kadın vekilinin değer artış ve katılma alacağı davasına yönelik temyiz itirazlarının reddi ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 ... maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
18.05.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.