Logo

2. Hukuk Dairesi2022/4044 E. 2022/5309 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Boşanma davasında tarafların kusur oranlarının belirlenmesi, nafaka ve tazminat miktarlarının tespiti uyuşmazlığı.

Gerekçe ve Sonuç: Davalı erkeğin cevap dilekçesini yasal süresi dışında vermesi sebebiyle bu dilekçede beyan edilen tanıkların dinlenilerek davacı kadına kusur yüklenmesinin usule aykırı olduğu ve davacı kadının, erkeğin kendisine bıçak çektiği vakıasından sonra tarafların bir süre daha birlikte yaşamaları sebebiyle bu olayı affettiği kabul edilerek davalı erkeğin tam kusurlu olduğunun kabulü gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının kısmen düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi

DAVA TÜRÜ : Boşanma

Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından kusur belirlemesi, nafaka ve tazminatların miktarları yönünden; davalı erkek tarafından ise hükmün tamamı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:

1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre;tarafların aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir.

2- Hukuk Muhakemeleri Kanunu ’na göre, tarafların dava veya cevap dilekçelerinde(HMK m. 119/l-e-f ,HMK m. 129/1-e-f) iddia ve savunmanın dayanağı olan bütün vakıaların sıra numarası altında açık özetlerini ve iddia edilen her bir vakıanın hangi delillerle ispat edileceğini açıkça göstermek zorunluluğu bulunmaktadır. Davalı erkeğe dava dilekçesi 16.11.2019 tarihinde tebliğ edilmiş olup, yasal süre geçtikten sonra erkek tarafından 06.12.2019 tarihinde cevap dilekçesi sunulmuştur. Bu durumda, bölge adliye mahkemesince, davalı tarafça usulüne uygun şekilde süresinde ileri sürülmeyen tanık beyanları esas alınarak davacı kadına “erkekten ayrı şekilde müşterek çocukla sürekli uyuduğu” şeklindeki vakıa kapsamında kusur yüklenilmesi doğru olmayıp hükmün bu bölümünün düzeltilerek onanması gerekmiştir.

3- Kadının dava dilekçesinde dayandığı, erkeğin kendisine bıçak çektiği vakıasından sonra tarafların ortak konutta bir süre daha birlikte yaşamaya devam ettikleri, bu vakıanın af kapsamında kaldığı, erkeğe kusur olarak yüklenemeyeceği, yine de kabul edilen ve gerçekleşen diğer kusurlu davranışlara göre boşanmaya sebebiyet veren olaylarda, davalı erkeğin tam kusurlu olduğu anlaşılmaktadır. Hâl böyleyken, davacı kadının hafif, davalı erkeğin ağır kusurlu olduğuna karar verilmesi doğru olmamıştır. Ancak bu hatalı kusur belirlemesinin düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden gerekçenin düzeltilerek onanması uygun bulunmuştur (HMK m. 370/2).

SONUÇ: Temyiz olunan hükmün yukarıdaki 2 ve 3 bentlerde gösterilen sebeplerle, hükmün kusur belirlemesine yönelik gerekçesinin düzeltilmiş şekliyle, temyize konu diğer bölümlerinin ise yukarıda l. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatıranlara geri verilmesine, dosyanın ilk derece mahkemesine, karardan bir örneğinin ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine, oy birliğiyle karar verildi. 01.06.2022 (Çrş.)