Logo

2. Hukuk Dairesi2022/4157 E. 2022/6297 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Karşılıklı boşanma davasında, davalı-davacı kadının yalnızca kusur belirlemesine yönelik istinaf başvurusunda bulunması üzerine, davacı-davalı erkeğin katılma yoluyla boşanmanın fer'ileri yönünden yaptığı istinaf başvurusunun reddinin hukuka uygun olup olmadığı.

Gerekçe ve Sonuç: Katılma yoluyla istinafın, asıl istinafa sıkı sıkıya bağlı olması gerektiği, ancak karşılıklı boşanma davalarında hükmün bölünemez niteliği gözetilerek, davalı-davacı kadının yalnızca kusur belirlemesine yönelik istinaf başvurusunda bulunması halinde dahi, davacı-davalı erkeğin katılma yoluyla boşanmanın fer'ileri yönünden yaptığı istinaf taleplerinin esastan incelenmesi gerektiği gerekçesiyle, HMK 348. maddesinin yorumunda yanılgıya düşülerek davacı-davalı erkeğin katılma yoluyla istinaf başvurusunun reddine ilişkin hükmün bozulmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 38. Hukuk Dairesi

DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma

Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı erkek tarafından birleşen davanın kabulü, kusur belirlemesi ve tazminatlar yönünden; davalı-davacı kadın tarafından ise asıl davanın kabulü, kusur belirlemesi, tazminatların, nafakaların miktarı ve yoksulluk nafakasının reddi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:

Evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki sebebine dayalı olarak görülen karşılıklı boşanma davasında ilk derece mahkemesince tarafların eşit kusurlu olduğu gerekçesiyle iki davanın da kabulüne ve ferilerine karar verilmiştir. Bu karara karşı davalı-davacı kadın tarafından asıl davanın kabulü, kusur belirlemesi ve feriler yönünden istinaf kanun yoluna başvurulmuş, daha sonra davacı-davalı erkek tarafından katılma yoluyla birleşen davanın kabulü, kusur belirlemesi ve ferileri yönünden istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. İstinaf incelemesi yapan bölge adliye mahkemesince “kadının asıl istinaf taleplerine sıkı sıkıya bağlı "katılma yoluyla" istinaf talebine konu edilen birleşen davanın (kadının davasının) kabulü ile boşanma hükmüne karşı süresinde istinaf talebinde bulunulmaması nedeniyle erkeğin katılma yoluyla istinaf hakkı bulunmadığından, birleşen davanın kabulüne ilişkin istinaf talebinin usulden reddine karar verilmiştir. Kadının davasının kabulü ile boşanma hükmü süresinde istinaf edilmemekle kesinleşmiştir. ” gerekçesiyle davacı-davalı erkeğin birleşen davanın kabulüne yönelik istinaf dilekçesinin reddine karar verilmiş ve bu istinaf talebine ilişkin bir inceleme yapılmamıştır.

Katılma yoluyla istinaf, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 348. maddesinde düzenlenmiştir. Anılan kanun maddesi; “(1) İstinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf, başvurma hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile, vereceği cevap dilekçesi ile istinaf yoluna başvurabilir. İstinaf yoluna asıl başvuran taraf, buna karşı iki hafta içinde cevap verebilir. (2) İstinaf yoluna başvuran, bu talebinden feragat eder veya talebi bölge adliye mahkemesi tarafından esasa girilmeden reddedilirse, katılma yolu ile başvuranın talebi de reddedilir.” hükmünü içermektedir.

Maddi olayları ileri sürmek taraflara, hukuki nitelendirme yapmak ve uygulanacak kanun maddelerini belirlemek hakime aittir (HMK m.33). Her ne kadar, bölge adliye mahkemesince davalı-davacı kadının “kendi davasının(birleşen davanın) kabulü”ne yönelik istinaf talebinde bulunmaması nedeniyle birleşen davanın kabulü yönünden erkeğin katılma yoluyla istinaf hakkının bulunmadığı belirtilerek katılma yoluyla istinaf dilekçesinin yukarıda belirtilen yönlerden usûlden reddine karar verilmiş ise de; bölge adliye mahkemesinin de kabulünde olduğu üzere katılma yoluyla istinaf talebi asıl istinaf talebine sıkı sıkıya bağlı olup somut olayda karşılıklı boşanma davaları bulunduğu göz önüne alındığında hükmün davalı-davacı kadın tarafından sadece "Kusur belirlemesine" yönelik istinafı halinde dahi erkeğin katılma yoluyla "kadının davasının(birleşen davanın) kabulü” yönünden katılma yoluyla istinaf taleplerinin esastan incelenmesi gerekirken, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 348. maddesinin yorumunda hataya düşülerek, yazılı şekilde davacı-davalı erkeğin katılma yoluyla istinaf dilekçesinin bu yönlerden inceleme dışı bırakılmak suretiyle usûlden reddi doğru olmayıp, istinaf incelemesinin bu açıklamalar gözetilerek yapılması amacıyla hükmün münhasıran bu sebeple bozulması gerekmiştir.

SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen sebeple BOZULMASINA, bozma sebebine göre sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, temyiz peşin harcın istek halinde yatıranlara geri verilmesine, dosyanın ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine oy birliğiyle karar verildi. 27.06.2022 (Pzt.)