"İçtihat Metni"
...
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 42. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2020/1479 E., 2022/290 K.
KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddi
İLK DERECE MAHKEMESİ : ... 7. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2017/822 E., 2019/252 K.
Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı erkek vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı erkek vekili tarafından duruşma istemli temyiz edilmekle kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, 23.05.2023 tarihinde duruşma yapılmasına ve duruşma gününün taraflara davetiye ile bildirilmesine karar verilmiştir.
Belli edilen günde temyiz eden davalı ... geldi. Karşı taraf davacı ... ... ve vekili gelmedi. Gelenin sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlenerek dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; erkeğin başka bir bayanla birlikte yaşamak sureti ile sadakatsiz olduğunu, erkeğin ortak konuta gelmediği gibi ortak çocuğun ihtiyaçlarını da karşılamadığını, müvekkiline fiziksel şiddet uyguladığını, küfür ve hakaret ettiğini, çalışmadığını iddia ederek tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (4721 sayılı Kanun) 166 ıncı maddesi birinci fıkrası uyarınca boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin anneye verilmesine, ortak çocuk için aylık 1.000,00 TL tedbir ve iştirak nafakası ile müvekkili yararına aylık 1.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, 250.000,00 maddî, 250.000,00 manevî tazminata, müvekkiline düğünde takılan ve davalı erkek tarafından araç alımı, ev alımı sırasında bozdurulan, geriya kalan kısmı da evden ayrılırken götürülen 7 adet burma bilezik, 2 metre 22 ayar zincir, 1 adet Osmanlı tuğrasından zincirli altın kolye, 16 adet çeyrek altın, 6 tane yarım altın, 1 adet tek taş pırlanta yüzük, 10 gram alyanstan oluşan ziynetin aynen iadesine mümkün olmadığı takdirde faizi ile birlikte 43.875,00 TL'nin müvekkiline ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı erkeğe dava dilekçesi 04.12.2017 tarihinde tebliğ edilmiş, yasal süre içerisinde cevap dilekçesi sunmamıştır.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davalı erkeğin davacı kadına fiziksel şiddet uyguladığı, küfür ve hakaret ettiği, çalışmadığı, evlilik birliğinin temelinden sarsılmasında davalı erkeğin tamamen kusurlu olduğu, davacının ziynet eşyası alacağı davası yönünden ise; son darp olayından sonra davacının ailesi tarafından evden alındığı ve davacının evinden ayrılırken hiçbir eşyasını almadığı, altınlarını da almadığı, tarafların tartıştıkları ve evdeki eşyaların dağıtılmış olduğu ve bu şekilde davacının evden ayrılırken ziynet eşyalarını yanına almadığı tanık beyanları ile sabit olduğu gerekçesi ile davanın kabulü ile tarafların 4721 sayılı Türk Kanun'un 166 ıncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca boşanmalarına, ortak çocuğun velâyetinin anneye verilmesine, ortak çocuk için aylık 350,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, davacı kadın kadının tedbir ve yoksulluk nafakası talebinin reddine, yasal koşullar oluştuğundan davacı kadın yararına 20.000,00 TL maddî, 10.000,00 TL manevî tazminata, davacının ziynet alacağı davasının kabulüne, 7 adet 22 ayar bilezik 119.00 gram, 1 adet 22 ayar iki metre zincir 100.00,00 gram, 1 adet 22 ayar Osmanlı Tuğrasından Zincirli Altın Kolye 25.00 gram, 16 adet çeyrek altın, 6 adet yarım altın, 1 adet tektaş pırlanta yüzük, 1 adet 18 ayar alyans yüzükten oluşan ziynetin aynen iadesi olmadığı takdirde 43.678,00 TL'nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, hükmedilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; Mahkemece müvekkilinin önceki vekili ile olan husumetinin göz ardı edildiğini, müvekkilinin eski avukatından dava açmasını talep etmesine rağmen bu hususun yerine getirilmediğini, kadının görgüye dayalı olmayan tanık beyanları nazara alınarak hüküm kurulduğunu, müvekkilinin tanık dinletme talebinin reddedildiğini, bu sebeple adil yargılanma hakkının ihlal edildiğini, hakimin davayı aydınlatma görevi kapsamında müvekkilinin tanıklarını dinlemesi gerektiğini, davacı kadının tamamen kusurlu olduğunu, mahkemece delillerinin değerlendirilmediğini, müvekkili aleyhine tazminata hükmedilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, maddî kaybı olmayan davacı kadın yararına maddî tazminata hükmedilemeyeceğini, ispat edilen manevî zararın da bulunmadığını, kadının evi kendisinin terk ettiğini, ziynetleri bırakıp gitmesinin hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, zorla elinden alındığını ispatlayamadığını, ziynet tespiti ve kıymetine dair raporun gerçek duruma aykırı olduğunu belirtilerek, kadının davasının kabulü, kusur belirlemesi, aleyhine hükmedilen tazminatlar ve ziynet alacağı davasının kabulü yönünden ilk derece mahkemesinin kararının lehine kaldırılmasını talep ederek istinaf yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ilk derece mahkemesinin kararının usul ve kanuna uygun olduğu belirtilerek istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili tarafından temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Bölge Adliye Mahkemesinin istinaf başvurusunun esastan reddi kararının hatalı olduğu belirterek istinaf dilekçesinde ileri sürülen gerekçeler ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması talep edilmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, davacı tarafın boşanma davasının kabulü koşullarının oluşup oluşmadığı, evlilik birliğinin temelinden sarsılmasında kusur belirlemesi, davacı kadın yararına maddî ve manevî tazminat koşullarının oluşup oluşmadığı ve miktarı ile davacı kadının ziynet alacağı davasının kabulü koşullarının oluşup oluşmadığı ve ziynetlerin miktarı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesi ve 174 üncü maddesi, 220 nci, 222 nci ve 226 ncı maddesi, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 inci ve371 inci maddesi.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı erkek vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
01.06.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.