Logo

2. Hukuk Dairesi2022/5377 E. 2023/2782 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Karşılıklı boşanma ve ziynet alacağı davasında, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda kusurun belirlenmesi, velayet, nafaka miktarı ve ziynet alacağının iadesi konularında anlaşmazlık bulunmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: Velayeti anneye verilen çocuğa hükmedilen iştirak nafakası miktarının çocuğun ihtiyaçlarını karşılamak için yetersiz olduğu ve günün ekonomik koşulları ile hakkaniyet ilkesi gözetilerek daha yüksek bir miktar belirlenmesi gerektiği gerekçesiyle, kararın iştirak nafakası yönünden bozulmasına, diğer yönlerden onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/393 E., 2022/1177 K.

KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddi

İLK DERECE MAHKEMESİ : Turhal 2. Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi

SAYISI : 2020/463 E., 2021/611 K.

Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma ve ziynet alacağı davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince her iki boşanma davasının kabulü ile tarafların boşanmalarına ve fer'îlerine, ziynet alacağı davasının kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davacı-karşı davalı kadın vekili ve davalı-karşı davacı erkek vekili istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı-karşı davalı kadın vekili tarafından temyiz edilmiş olup incelemenin duruşmalı olarak yapılması tarafından istenilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, 31.05.2023 tarihinde duruşma yapılmasına ve duruşma gününün taraflara davetiye ile bildirilmesine karar verilmiştir.

Belli edilen günde temyiz eden davacı-karşı davalı ... Sevim vekili Av. ... geldi. Karşı taraf temyiz eden davalı-karşı davacı ... ve vekili gelmediler. Gelenlerin konuşması dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlenerek dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı-karşı davalı kadın vekili dava ve karşı davaya karşı sunduğu cevap dilekçelerinde; tarafların 2017 yılında evlendiğini, bu evliliklerinden ortak çocuklarının olduğunu, erkeğin, birlik görevini ihmal ettiğini, ortak konuttan kovduğunu, kadının, ailesi ile görüşmesine izin vermediğini, erkeğin babasının kadına hakaret ettiğini ve erkeğin bu duruma sessiz kaldığını, kadına iftira attığını, hakaret ettiğini, düğünde kadına takılan ziynet eşyalarının erkek tarafından alındığını çeşitli yerlerde kullanıldığını ve sonrasında kadına iade edilmediğini, iddia ederek asıl davanın kabulüyle evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebiyle tarafların boşanmalarına, karşı davanın reddine, ortak çocuğun velâyetinin anneye verilmesine, ortak çocuk yararına 5.000,00 TL tedbir nafakası, 5.000,00 TL iştirak nafakası, kadın yararına 5.000,00 TL tedbir nafakası, 5.000,00 yoksulluk nafakası, yasal faizi ile birlikte tahsil edilmek üzere 200.000,00 TL maddî tazminat, 200.000,00 TL manevî tazminat, iştirak nafakası ve yoksulluk nafakasına yıllık TEFE-TÜFE oranında arttırım yapılmasına, ziynet eşyalarının aynen iadesine, aynen iadenin mümkün olmaması halinde ise bedel iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı- karşı davacı erkek cevap, karşı dava ve karşı davada sunduğu cevaba cevap dilekçelerinde; davacı-karşı davalı kadın vekili tarafından sunulan dava dilekçesini kabul etmediklerini, kadının, sadakat yükümlülüğünü ihlal ettiğini, eşini istemediğini söylediğini, birlik görevini ihmal ettiğini, ekonomik şiddet uyguladığını, erkeği tehdit ettiğini, erkeğe hakaret ettiğini, düğünde takılan ziynet eşyalarının, tarafların ortak kararı ile bozdurulduğunu, ortak konuta alınan beyaz eşya ve mobilyaların borcunun ödenmesinde kullanıldığını, iddia ederek karşı davanın kabulüyle evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebiyle tarafların boşanmalarına, asıl davanın reddine, ortak çocuğun velâyetinin babaya verilmesini, erkek yararına yasal faizi ile birlikte tahsil edilmek üzere 100.000,00 TL maddî tazminat ve 100.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile erkeğin babasının kadına karşı incitici davranışlarına sessiz kaldığı, kadının ise erkeği istemediği, boşanma istediğini söylediği ve ... sarsıcı davranışta bulunduğu, bu durumun tüm dosya kapsamı ile ispatlandığı, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda kadının erkeğe nazaran ağır kusurlu olduğu gerekçesiyle, her iki davanın kabulüyle tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesi gereği boşanmalarına, sosyal inceleme raporunun içeriği, sağlık raporu ve ortak çocuğun yaşı dikkate alınarak, ortak çocuğun velâyetinin davacı karşı davalı anneye verilmesinin ortak çocuğun yüksek menfaatine uygun olacağı gerekçesi ile ortak çocuğun velâyetinin anneye verilmesine, ortak çocukla baba arasında kişisel ilişki kurulmasına, ortak çocuk yararına aylık 300,00 TL tedbir nafakası, 600,00 TL iştirak nafakası, iştirak nafakasının her yıl TÜİK'in yayınladığı ÜFE oranında arttırılmasına, kadın yararına aylık 400,00 TL tedbir nafakası, kadının maddî tazminat, manevî tazminat ve yoksulluk nafakası taleplerinin ayrı ayrı reddine, erkek yararına yasal faizi ile birlikte kadından tahsil edilmek üzere 13.000,00 TL maddî tazminat, 13.000,00 TL manevî tazminat, ziynet alacağı davası yönünden ise düğünde kadına takılan ziynetlerin erkek tarafından alınıp bozdurulduğunun sabit olduğu ve erkek tarafından kadına iade edildiğinin veya iade koşulu olmaksızın alındığının ispat edilemediği gerekçesiyle ziynet alacağı davasının kısmen kabulü ile ziynet eşyalarının aynen iadesine, aynen iadenin mümkün olmaması halinde ise bedel iadesine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1.Davacı-karşı davalı kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; İlk Derece Mahkemesi tarafından yapılan kusur belirlemesinin hatalı olduğu, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda erkeğin tam kusurlu olduğu ve karşı davanın kabulüne karar verilmesinin hatalı olduğu, erkek tanıkları ile kadın arasında husumet olduğu ve beyanlarının hükme esas alınmasının hatalı olduğu, hatalı kusur belirlemesine bağlı olarak kadının maddî tazminat, manevî tazminat, yoksulluk nafakası taleplerinin reddi ile erkek yararına maddî tazminat ve manevî tazminata hükmedilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu, hükmedilen nafaka miktarlarının düşük olduğu belirtilerek istinaf yoluna başvurmuştur.

2.Davalı-karşı davacı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; İlk Derece Mahkemesi tarafından yapılan kusur belirlemesinin hatalı olduğu, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda kadının tam kusurlu olduğu ve asıl davanın kabulüne karar verilmesinin hatalı olduğu, düğünde takılan ziynet eşyalarının tarafların ortak kararı ile bozdurulduğu, ziynet alacağı davasının kabulüne karar verilmesinin hatalı olduğu, ortak çocuğun velâyetinin babaya verilmemesinin hatalı olduğu, tazminat miktarlarının az olduğu, ortak çocuk ve kadın yararına hükmedilen nafakaların usul ve yasaya aykırı olduğu belirtilerek istinaf yoluna başvurulmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile İlk Derece Mahkemesinin karar ve gerekçesinin usul ve yasaya uygun olduğu, davacı-karşı davalı kadın vekili ve davalı-karşı davacı erkek vekilinin istinaf itirazlarının yerinde olmadığı gerekçesiyle tarafların istinaf başvurularının ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1.Davacı-karşı davalı kadın vekili tarafından sunulan temyiz dilekçesinde; Bölge Adliye Mahkemesinin esastan ret kararının hatalı olduğu belirterek istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle karşı davanın kabulü, kusur belirlemesi, tazminatlar ve nafakalar yönlerinden Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması talep edilmiştir.

2.Davalı-karşı davacı erkek vekili tarafından sunulan temyiz dilekçesinde; Bölge Adliye Mahkemesinin esastan ret kararının hatalı olduğu belirterek istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle asıl davanın kabulü, kusur belirlemesi, tazminatlar, nafakalar, velâyet ve ziynet alacağı davası yönlerinden Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması talep edilmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, taraflar arasında görülen karşılıklı boşanma ve ziynet alacağı davasında, taraflar arasında evlilik birliğinin sarsılmasına sebebiyet verecek nitelikte geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, her iki davanın kabulüne karar verilmesinin ... olup olmadığı, maddî tazminat, manevî tazminat, tedbir nafakası, yoksulluk nafakası verilmesi şartlarının gerçekleşip gerçekleşmediği, velâyetin anneye verilmesinin ... olup olmadığı, ortak çocuk yararına hükmedilen nafaka miktarlarının uygun olup olmadığı, ziynet alacağı davasının kabulüne karar verilmesinin ... olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 323 üncü ve devam maddeleri, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası, 370 ... maddesi ve 371 ... maddesi, 4721 sayılı Kanun'un 1 ... maddesi, 6 ncı maddesi, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 169 uncu maddesi, 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 175 ... maddesi, 220 ... maddesi, 226 ıncı maddesi, 330 uncu maddesi, 335 ... ve devamı maddeleri 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 ... maddeleri.

3.Değerlendirme

1.Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere, delillerin takdirinde hata görülmemesine göre davalı-karşı davacı erkek vekilinin tüm, davacı-karşı davalı kadın vekilinin ise aşağıdaki paragrafın kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

2.Tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına, nafakanın niteliğine, günün ekonomik koşullarına göre, velâyeti anneye verilen ortak çocuk 2018 Doğumlu Buğlem yararına takdir edilen iştirak nafakası azdır. Mahkemece 4721 sayılı Kanun’un hakkaniyet ilkesi ile ilgili 4 üncü maddesi de dikkate alınarak daha uygun miktarda nafakaya hükmedilmesi gerekir. Bu yön gözetilmeden yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve kanuna aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1.Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının iştirak nafakasının miktarı yönünden ORTADAN KALDIRILMASINA,

2.İlk Derece Mahkemesi kararının iştirak nafakasının miktarı yönünden BOZULMASINA,

3.Yukarıda (2) numaralı paragrafta belirtildiği üzere davalı-karşı davacı erkek vekilinin tüm, davacı-karşı davalı kadın vekilinin ise diğer temyiz itirazlarının reddi ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozma kapsamı dışında kalan temyize konu bölümlerinin 6100 sayılı Kanun'un 370 ... maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Peşin alınan temyiz karar harcının istek halinde temyiz eden Büşranur'a iadesine,

Aşağıda yazılı temyiz gider harcının temyiz eden Emrah'a yükletilmesine,

Duruşma için takdir olunun 8.400,00 TL vekâlet ücretinin Emrah'... alınıp Büşranur'a verilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir suretinin ilgili Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

31.05.2023 tarihinde oy birliği ile karar verildi.