Logo

2. Hukuk Dairesi2022/5533 E. 2023/2783 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Erkek tarafından açılan boşanma davasında, evlilik birliğinin temelden sarsılıp sarsılmadığı, varsa kusurun kimde olduğu, nafakaya hükmedilip hükmedilmeyeceği ve miktarı hususlarında anlaşmazlık bulunmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi kararında usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı, davacı vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenlerin kararı bozmayı gerektirecek nitelikte olmadığı değerlendirilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 18. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2019/2060 E., 2022/510 K.

KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddi

İLK DERECE MAHKEMESİ : Menemen 2. Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi

SAYISI : 2017/343 E., 2019/255 K.

Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı erkek vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı erkek vekili tarafından duruşma istemli temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, 31.05.2023 tarihinde duruşma yapılmasına ve duruşma gününün taraflara davetiye ile bildirilmesine karar verilmiştir.

Belli edilen günde temyiz eden davacı ... vekili Av. Elif Öykü ... geldi. Karşı taraf davalı ... ve vekillerinin yapılan tebligata rağmen duruşmaya gelmedikleri görüldü. İşin incelenerek karara bağlanması için Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlenerek dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı erkek vekili dava ve cevaba cevap dilekçelerinde özetle; tarafların 2016 yılında evlendiğini, bu evliliklerinden ortak çocuklarının bulunmadığını, kadının, eşine ve eşinin ailesine hakaret ettiğini, kıskanç olduğunu, fiziksel ve psikolojik şiddet uyguladığını, eşini tehdit ettiğini, cinsel birliktelikten kaçındığını, haksız ithamlarda bulunduğunu, aile mahremiyetini başkaları ile paylaştığını, birlik görevini ihmal ettiğini, kadının babası tarafından erkeğe fiziksel şiddet uygulandığını, cevap dilekçesinde dayanılan vakaların gerçeği yansıtmadığını, iddia ederek davanın kabulü ile evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebiyle tarafların boşanmalarına, erkek yararına aylık 1.000,00 TL tedbir nafakası, 1.000,00 TL yoksulluk nafakası, 10.000,00 TL maddî tazminat, 10.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı kadın vekili cevap ve ikinci cevap dilekçelerinde özetle; dava dilekçesinde dayanılan vakaların gerçeği yansıtmadığını, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda kadının herhangi bir kusurlu davranışının bulunmadığını, erkeğin ve erkeğin ailesinin kadına kötü davrandığını, erkeğin kadını tehdit ettiğini, kadına fiziksel ve psikolojik şiddet uyguladığını, ortak konutu terk ettiğini, birlik görevini ihmal ettiğini, eşini ve eşinin ailesini tehdit ettiğini, haksız ithamlarda bulunduğunu iddia ederek davanın reddini, kadın yararına aylık 2.000,00 TL tedbir nafakası, 2.000,00 TL yoksulluk nafakası, 100.000,00 TL maddî tazminat, 150.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dava dilekçesinde dayanılan vakıaların somut olarak belirtilmediği, taraflar arasındaki geçimsizliğe dair bizzat görgüye dayalı tanık beyanı olmadığı, tanık beyanlarının soyut kaldığı, boşanma sebebinin varlığını ispatlamaya yeterli olmadığı, fiili ayrılığın tek başına boşanma sebebi olmadığı, gerekçesiyle davanın reddine, kadın yararına aylık 350,00 TL tedbir nafakasına karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı erkek vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; İlk Derece Mahkemesi tarafından verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğu, davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken reddine karar verilmesinin hatalı olduğu belirtilerek hükmün tamamı yönünden istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacı erkek tarafından dava dilekçesinde; 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 162 ... maddesi olmadığı takdirde aynı Kanunu'nun 166 ıncı maddesinin birinci fıkrası hükmü uyarınca terditli boşanma talebinde bulunulmuşsa da taraf vekillerinin de katıldığı 06.02.2018 tarihli ön inceleme duruşmasında, İlk Derece Mahkemesince uyuşmazlık konusunun, " evlilik birliğinin temelinden sarsılıp sarsılmadığı, kusur durumu, nafaka ve tazminat hususlarında toplandığının" belirlendiği, hazır bulunan taraf vekillerinin tutanağı bu haliyle imzaladığı, bunun sonucu olarak davacı erkeğin özel boşanma sebebi olan 4721 sayılı Kanunu'nun 162 ... maddesi hükmü gereğince boşanma talep etmediğinin değerlendirilerek taraf delillerinin belirlenen uyuşmazlık konusuna göre toplandığı, gerekçenin de buna göre oluşturulduğu dikkate alındığında İlk Derece Mahkemesi gerekçeli kararında bu hukuki sebep açısından değerlendirme yapılmamasının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 297 ... maddesi hükmü gereğince bir eksiklik olarak değerlendirilemeyeceği, zira davacı erkek vekilinin istinaf dilekçesinde; istinaf başvuru sebeplerini ve gerekçesini göstermeden İlk Derece Mahkemesince verilen kararın bozulmasına karar verilmesini talep ettiği, 6100 sayılı Kanunu'nun 355 ... maddesi gereğince istinaf incelemesinin kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı yönünden yapılması gerektiği, yapılan incelemede İlk Derece Mahkemesince verilen kararda kamu düzenine aykırı bir hususun tespit edilmediği belirtilerek davacı erkek vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı erkek vekili tarafından sunulan temyiz dilekçesinde özetle; Bölge Adliye Mahkemesinin esastan ret kararının hatalı olduğu, İlk Derece Mahkemesi tarafından delillerin hatalı değerlendirildiği, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda kadının tam kusurlu olduğu ve boşanma davasının kabulüne karar verilmesi gerektiği, tarafların 2017 yılı itibariyle ayrı yaşadıkları, kadın yararına nafakaya hükmedilmesinin de hatalı olduğu belirtilerek; hükmün tamamı yönünden Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması talep edilmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, erkek tarafından açılan boşanma davasında, taraflar arasında evlilik birliğinin sarsılmasına sebebiyet verecek nitelikte geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, davanın reddine karar verilmesinin ... olup olmadığı, kadın yararına nafakaya hükmedilmesi şartlarının gerçekleşip gerçekleşmediği ve nafaka miktarları noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Kanunu'nun 369 uncu maddesinin birinci fıkrası, 370 ... maddesi ve 371 ... maddesi, 4721 sayılı Kanunu'nun 4 üncü maddesi, 166 ıncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 169 uncu ve 175 ... maddesi

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 ... maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı erkek vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 ... maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

31.05.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.