Logo

2. Hukuk Dairesi2022/5836 E. 2023/2950 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Karşılıklı boşanma davasında, boşanmaya sebep olan olaylarda kusur oranı, velayet, maddi ve manevi tazminat ile nafaka miktarlarının belirlenmesi uyuşmazlığı.

Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi'nin, tarafların kusur oranlarını, velayeti, maddi ve manevi tazminat ile nafaka miktarlarını belirlerken hüküm altına aldığı gerekçelerin usul ve yasaya uygun olduğu değerlendirilerek temyiz talebi reddedilmiş ve karar onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/3603 E., 2022/1486 K.

KARAR : İstinaf başvurusunun kısmen kabulü, yeniden esas hakkında hüküm kurma

İLK DERECE MAHKEMESİ : Merzifon 2. Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi

SAYISI : 2020/131 E., 2021/451 K.

Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince her iki davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın her iki taraf vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kısmen kaldırılarak bu yönlerden yeniden esas hakkında karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı-karşı davacı erkek vekili tarafından temyiz edilmiş olup incelemenin duruşmalı olarak yapılması davalı-karşı davacı erkek vekili tarafından istenilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, 06.06.2023 tarihinde duruşma yapılmasına ve duruşma gününün taraflara davetiye ile bildirilmesine karar verilmiştir.

Belli edilen günde temyiz eden davalı-karşı davacı ... ve vekilleri ile karşı taraf davacı-karşı davalı ... Yeniler ve vekili gelmediler. İşin incelenerek karara bağlanması için uygun görülen saatte Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlenerek dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

1.Davacı-karşı davalı kadın dava dilekçesinde; davalı erkeğin psikolojik sorunları olduğunu ancak doktor tarafından verilen ilaçları kullanmadığını, evlilik süresince erkeğin kendisine sürekli hakaret ettiğini, fiziksel şiddet uyguladığını, erkeğin düzenli olarak çalışmadığını, en son alkollü eve geldiği 16/06/2020 tarihinde kendisini çocukların ve komşularının önünde darp ettiğini, hakkında uzaklaştırma kararı aldırdığını iddia ederek tarafların evlilik birliğinin sarsılması sebebiyle boşanmalarına, ortak çocukların velâyetinin kendisine verilmesine, ortak çocuklar için 750,00'er TL tedbir ve iştirak nafakasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

2.Davacı-karşı davalı kadın süresinde verdiği cevaba cevap ve karşı davaya cevap dilekçesinde; kendisi için 1.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakası ile yasal faiziyle birlikte 50.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep etmiştir.

3.Davacı-karşı davalı kadın vekili süresinde verdiği karşı davada ikinci cevap dilekçesinde müvekkili yararına diğer fer'i talepleriyle birlikte 50.000,00 TL maddî tazminata hükmedilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı-karşı davacı erkek vekili süresinde verdiği cevap ve karşı dava dilekçesi ile ikinci cevap ve karşı davada cevaba cevap dilekçesinde; iddiaların asılsız olduğunu, müvekkilinin psikolojik sorunları olmadığını, müvekkilinin sağlık sorunları nedeniyle iş değiştirmek zorunda kaldığını, davacı kadının; müvekkili ve ailesini sürekli aşağıladığını ve istemediğini, müvekkili hakkında asılsız suç ve isnadlarda bulunduğunu, müvekkilini bıçakla tehdit ettiğini, müvekkiline hakaret ettiğini ve fiziksel şiddet uyguladığını, müvekkili rahatsızlandığında kendisi ile ilgilenmediğini, hastaneye ziyarete dahi gitmediğini, evde hiç durmadığını ve eve geç geldiğini, özel hayatları ve yatak odasındaki yaşadıklarını başkalarına anlattığını, müvekkilini telefonunu kurcalayıp sürekli mesajlara baktığını, ortak çocuk ...'nin hastalığı ile ilgisiz ve umursamaz davrandığını, çocuklara karşı ilgisiz olduğunu savunarak ve iddia ederek asıl davanın reddi ile karşı davalarının kabulüne, tarafların evlilik birliğinin sarsılması sebebiyle boşanmalarına, ortak çocukların velâyetlerinin müvekkiline verilmesine, müvekkili yararına yasal faizi ile birlikte 40.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile erkeğin hastalandığında kadının erkek ile ilgilenmediği vakıasından sonra tarafların uzunca zaman evliliklerinin devam ettiği, erkeğin kadının bu kusurlu davranışını affettiği veya en azından hoş görmüş sayıldığı; erkeğin kadına sözel, duygusal ve fiziksel şiddet uyguladığı, düzenli bir işte çalışmadığı, son yaşanan kadının darp edilmesi vakıasından sonra tarafların bir araya gelmediği; kadının ise erkeğin ailesine soğuk davrandığı, evlerine gelmelerini istemediği ve geldiklerinde surat astığı, erkeğe ve ailesine karşı aşağılayıcı sözlerde bulunduğu belirtilerek boşanmaya sebep olan olaylarda erkeğin ağır, kadının az kusurlu olduğu gerekçesi ile her iki davanın kabulü ile 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca tarafların boşanmalarına; ortak çocukların anne bakım ve şevkatine muhtaç bulunması, annenin velâyet görevini ifa edemeyeceğine ve çocuklara karşı ilgisiz olduğuna ilişkin ciddi bir olgu ve delil gösterilmemesi ve bu yönde bir delil elde edilmemesi, tarafların ayrı yaşadıkları dönemde ortak çocukların anne yanında kaldıkları, alıştığı ortamdan uzaklaştırılmalarının çocukların ruhsal yapısını olumsuz şekilde etkileyeceği, dosya arasına alınan SİR raporunda velâyetlerin anneye verilmesinin çocukların yararına olacağı şeklinde düzenlendiği gerekçesiyle ortak çocukların velâyetlerinin anneye verilmesine; baba ile ortak çocuklar arasında kişisel ilişki kurulmasına, ortak çocuk ... yararına aylık 400,00 TL tedbir nafakası ile aylık 300,00 TL iştirak nafakasına, ortak Feyza yararına aylık 300,00 TL tedbir nafakası ile aylık 300,00 TL iştirak nafakasına; kadın yararına aylık 300,00 TL tedbir nafakasına; erkeğin işsiz olması ve malvarlığının bulunmamasının erkeği nafaka sorumluluğundan kurtarmayacağı, toplanan delillerden özellikle sağlık raporundan erkeğin ağır olmayan işlerde çalışabileceği, erkek tarafından da tüm işlerde çalışmasına engel olacak fiziki bir rahatsızlığının varlığı ispatlanamadığı, tanık beyanları ile sosyal inceleme raporunda erkeğin boyacılık işlerinde çalıştığının beyan edildiği, kadının boşanma sonrası yoksulluğa düşeceği gerekçesiyle kadın yararına aylık 400,00 TL yoksulluk nafakasına; kadın yararına 10.000,00 TL maddî tazminata ve boşanma kararının kesinleşme tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte 10.000,00 TL manevî tazminata karar verilmiş, erkeğin tazminat taleplerinin ise reddine hükmedilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde her iki taraf vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1.Davacı-karşı davalı kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; erkeğin davasının kabulünün ve kusur belirlemesinin hatalı olduğunu, erkeğin kusurlu olduğunu, müvekkilinin kusursuz olduğunu, tazminatların ve nafakaların az olduğunu, ortak çocukların yaşlarının küçük olması sebebiyle kişisel ilişkinin uzun sürelerle yatılı olarak tesis edilmesinin doğru olmadığını belirterek; erkeğin davasının kabulü, kusur belirlemesi, tazminatlar ve nafakaların miktarları, kişisel ilişki yönünden istinaf yoluna başvurmuştur.

2.Davalı-karşı davacı erkek vekili stinaf dilekçesinde özetle; kusur belirlemesinin hatalı olduğunu, müvekkilinin kusursuz olduğunu, kadının kusurlu olduğunu, sunulan raporlara göre müvekkilinin rahatsızlığının ilerlediğini, boya işlerinin dahi ağır iş sınıfına girdiğini, müvekkilinin ağır işlerde çalışamadığını, bu nedenle müvekkiline düzenli olarak çalışamama kusurunun yüklenmemesi gerektiğini, müvekkili hakkındaki ceza dosyasının kötü niyetli olduğunu, müvekkili aleyhine tanıklık yapan kişiler hakkında suç duyurusunda bulunulduğunu, annenin çocuklara psikolojik ve fiziksel şiddet uyguladığını, annenin baskısı ve stres ortak çocuk ...'nin vücudunda izler çıktığını, annenin çocuk psikoloğu ve pskiyatrdan randevu aldığını, eksik inceleme yapıldığını, tazminatlar ve nafakaların kaldırılması gerektiğini belirterek; kusur belirlemesi, tazminatlar, nafakalar, velâyet ve erkeğin manevî tazminat talebinin reddi yönünden istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile tarafların İlk Derece Mahkemesince kabul edilen ve gerçekleşen kusurlu davranışları yanında erkeğin evlilik birliğinin sarsılmasına neden olacak şekilde alkollü eve gelmesi kusurunun erkeğin kusurlarına eklenmesi gerektiği gerekçesi ile kadının kusur belirlemesine yönelik istinaf talebinin kabulüyle kusur belirlemesine ilişkin gerekçenin düzeltilmesine; kadın yararına hükmolunan maddî ve manevî tazminat ile yoksulluk nafakası miktarlarının, ortak çocuklar yararına hükmolunan iştirak nafakalarının miktarlarının az olduğu belirtilerek kadının bu yönlere ilişkin istinaf taleplerinin kabulüne; ortak çocuk ... yararına aylık 400,00 TL iştirak nafakasına, ortak Feyza yararına aylık 400,00 TL iştirak nafakasına; kadın yararına aylık 600,00 TL yoksulluk nafakasına, kadın yararına 25.000,00 TL maddî tazminat ile boşanma hükmünün kesinleştiği tarihten itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte 25.000,00 TL manevî tazminata karar verilmiş; kadının sair istinaf talepleriyle erkeğin tüm istinaf talepleri reddedilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı-karşı davacı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı -karşı davacı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; müvekkilinin istinaf başvurusunun esastan reddi kararının hatalı olduğunu, Bölge Adliye Mahkemesince delillerin eksik ve hatalı değerlendirildiğini, kadının istinaf başvurusunun kısmen kabul edilmesinin hatalı olduğunu, Bölge Adliye Mahkemesince müvekkiline yeni kusur eklenmesi suretiyle yapılan kusur belirlemesinin doğru olmadığını, Bölge Adliye Mahkemesince tazminat ve nafaka miktarlarının artırılmasının hatalı olduğunu belirterek istinaf dilekçesinde ileri sürülen gerekçelerle Bölge Adliye Mahkemesi kararının kusur belirlemesi, tazminatlar, nafakalar, velâyet ve erkeğin manevî tazminat talebinin reddi yönünden bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık; taraflarca açılan karşılıklı boşanma davasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, maddî ve manevî tazminat ile tedbir ve yoksulluk nafakası şartlarının gerçekleşip gerçekleşmediği, velâyetin eşlerden hangisine verilmesi gerektiği noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Kanun’un 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 169 uncu maddesi, 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 175 inci maddesi, 182 nci maddesi, 336 ncı maddesi. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası, 370 inci maddesi, 371 nci maddesi.

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı-karşı davacı erkek vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

06.06.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.