Logo

2. Hukuk Dairesi2022/6443 E. 2022/9074 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Boşanma davasında maddi ve manevi tazminat miktarı ile yoksulluk nafakasına hükmedilip hükmedilmeyeceği uyuşmazlığı.

Gerekçe ve Sonuç: Maddi ve manevi tazminat miktarının düşük belirlendiği, yoksulluk nafakası talebinin reddine ilişkin hükmün ise tarafların sosyal ve ekonomik durumlarının yeterince araştırılmadan verildiği gözetilerek, ilk derece mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı erkek tarafından kusur belirlemesi, kadın yararına hükmolunan maddi ve manevi tazminat yönünden; davalı-karşı davacı kadın tarafından ise maddi ve manevi tazminatın miktarı, kadının reddedilen yoksulluk nafakası, yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:

1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacı-karşı davalı erkeğin temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.

2- Davalı-karşı davacı kadının temyiz itirazlarına gelince;

a)-Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile ihlâl edilen mevcut ve beklenen menfaat dikkate alındığında davalı-karşı davacı kadın yararına takdir edilen maddi ve manevi tazminatlar azdır. Türk Medeni Kanunu'nun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile Türk Borçlar Kanunu'nun 50 ve 51. maddesi hükmü dikkate alınarak daha uygun miktarda maddi ve manevi (TMK m. 174/1-2) tazminat takdiri gerekir. Bu yönler gözetilmeden hüküm tesisi doğru bulunmamıştır.

b)-İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda erkeğin iş yeri kurallarına aykırı davranması nedeniyle çalıştığı iş yerince işine son verildiği, erkeğin tespit edilmiş başkaca düzenli gelir getiren herhangi bir malvarlığının da bulunmadığı dikkate alınarak ve kadının boşanmakla yoksulluğa düşmeyeceği kabulüyle kadının yoksulluk nafakası talebinin reddine hükmedilmiş, verilen hüküm taraflarca istinaf edilmekle, bölge adliye mahkemesince yapılan inceleme sonucunda itirazların esastan reddine karar verilmiştir. Karar yukarıda gösterildiği gibi temyiz edilmiştir.

Yapılan yargılama ve toplanan delillerden, her ne kadar dosyada mevcut 2017 tarihli ekonomik sosyal durum araştırması cevabına göre kadının asgari ücretli çalışan olduğu tespit edilmiş ise de 2018 yılında yapılan ekonomik sosyal durum araştırmasında kadının ev hanımı olduğu ve gelirinin bulunmadığı bildirilmiş olup, erkeğin ise 2017 tarihli ekonomik sosyal durum araştırması cevabına göre iş yerinde yönetici olarak çalıştığı anlaşılmıştır. Bu nedenle mevcut bilgi ve beyanların tutarlı olmadığı gibi tarafların sosyal ve ekonomik durum tespiti de yeterli olmadığı, mahkemece, tarafların gelirinin bulunup bulunmadığı ve varsa düzenli ve yeterli olup olmadığı hususunun, gerekirse iş yerlerinden ücret bordroları da getirtilmek suretiyle araştırılarak yoksulluk nafakası (TMK m.175) istemi hakkında bir karar verilmesi gerekirken, eksik araştırma ile yazılı şekilde karar verilmiş olması isabetsiz olup, bozmayı gerektirmiştir.

SONUÇ: Temyiz edilen hükmün, yukarıda 2/a ve 2/b bentte gösterilen sebeplerle Bölge Adliye Mahkemesi kararının KALDIRILMASINA, İlk Derece Mahkemesi Kararının BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan yukarıda 1. bentte gösterilen sebeplerle hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz eden ...'a yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 397.80 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, istek halinde temyiz peşin harcının yatıran ...'ye geri verilmesine, dosyanın ilk derece mahkemesine, karardan bir örneğinin ilgili Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesine gönderilmesine, oy birliğiyle karar verildi. 10.11.2022 (Prş.)