"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi
KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddi
İLK DERECE MAHKEMESİ : ... Batı 5. Aile Mahkemesi
Taraflar arasındaki katılma alacağı ve ziynet alacağı davalarından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince katılma alacağı davasının reddine, ziynet alacağı davasının kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; yapılan ön inceleme sonucunda gereği düşünüldü:
Miktar veya değeri kesinlik sınırını geçmeyen davalara ilişkin nihai kararlar, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 362 nci maddesi uyarınca temyiz yoluna başvurulamaz. Temyize konu edilen miktarın, kesinlik sınırının altında kalması hâlinde 6100 sayılı Kanun’un 366 ncı maddesi atfıyla aynı Kanun’un 352 nci maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekir.
Dosya içeriğine göre, davacı tarafından temyize konu edilen reddedilen ziynet alacağının miktarı ziynet alacağının toplam miktarı 11.045,00 TL olup Bölge Adliye Mahkemesinin karar tarihi itibari ile kesinlik sınırı olan 107.090,00 TL’nin altında kalmaktadır. Açıklanan nedenlerle davacı vekilinin ziynet alacağın davasının reddedilen kısmına yönelik temyiz dilekçesinin reddine karar verilmesi gerekmiştir.
Taraf vekillerinin gerekli şartları taşıdığı anlaşılan sair yönlere ilişkin temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
1.Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların 24.06.2013 tarihinde evlendiğini, ... Batı 3. Aile Mahkemesinin 25.10.2016 tarihli 2016/974 Esas 2016/903 Karar sayılı ilamı ile boşandıklarını, boşanma davasında ziynetler, çeyiz eşyaları, mal rejiminin tasviyesine ilişkin hakların saklı tutulduğunu, kararın 21.11.2016 tarihinde kesinleştiğini, mal rejiminin boşanma davası açıldığı tarihte son bulduğunu ancak eşler arasında herhangi bir mal rejimi sözleşmesi mevcut olmamakla birlikte aralarında edinilmiş mallara katılma rejimi mevcut olduğunu, müvekkilinin resmi bir kurumda öğretmenlik yaptığını, davalının ise TAEK' de mühendis olduğunu, hayatın olağan akışına göre yeni evlenmiş bir çiftin tek maaş ile bu taşınmazı alamayacağını, davalı erkeğin taşınmazı alırken davacı eşinden destek aldığının aşikar olduğunu, tarafların aldığı taşınmaz için müvekkilinin yedinden 96.300,00 TL para çıktığını, müvekkilinin ev alınırken yaptığı bu katkısını geri almak istediğini, müvekkilinin protokolde bahsi geçen... Mah. 46136 ada 3 parsel sayılı bağımsız bölüm no: 25 ...... adresindeki evin alınması için evlilik birliği içerisinde 96.300,00 TL katkı yaptığını, bu katkının 28.790,00 TL' sinin müvekkilinin düğünde takılan altınlar, 13.510,00 TL' sinin birikimi, 50.000,00 TL' sinin müvekkilinin çektiği ihtiyaç kredisinden karşılanmış olduğunu, ayrıca 01.06.2016 tarihinde 4.000,00 TL davalının hesabına gönderilmiş olduğunu, bahsi geçen gayrimenkulün bu şekilde iktisap edildiğini, davalı tarafından 170.000,00 TL ev kredisinin aynı gün bankadan çekildiğini toplamda 290.000,00 TL'nin eve verildiğini, müvekkilinin bahsi geçen gayrimenkulün iktisabı sırasında 28.791,00 TL değerinde 160.47 gram 22 ayar 8 bilezik, 5.54 gram 14 ayar 2 bilezik, 47 tane çeyrek altın 2 yarım altın, 2 teklik büyük altın bozdurulduğunu, bozdurulan altınlara ilişkin fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 28.791,00 TL olduğunu bildirirerek dava konusu ... Mah. 46136 ada 3 parsel sayılı bağımsız bölüm no: 25 ...Ankaradaki taşınmaz ilişkin şimdilik 5.000,00 TL katılma alacağının yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya verilmesini, ziynetlerin aynen iadesine mümkün olmazsa şimdilik 10.000 TL'sinin yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine talep ve dava etmiştir.
2. Davacı vekili 14.11.2018 tarihli ıslah dilekçesi ile ziynet alacağı davasında talebini 32.591,00 TL olarak ıslah etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının kötü niyetli olarak bu davayı ikame ettiğini, davacının müvekkilini aldattığını, davacı kadının sadakatsizliğine ilişkin delillerinin mevcut olduğunu, ancak müvekkilinin kendisinin zarar görmemesi için anlaşmalı boşanmak istediğini ve evliliği bu şekilde bitirdiklerini, gerekli görülmesi halinde delillerinin, ses kayıtlarının dosyaya ibraz edileceğini, tarafların boşanma kararında müvekkilinin adına kayıtl... plakalı Opel Astra Marka aracın ...'e devredeceği ve müvekkilinin 20.000,00 TL'yi davacı ...' in annesi ...' e vereceği şeklinde imza altına alındığını ve müvekkilinin üstüne düşen yükümlülükleri yerine getirdiğini, dava konusu taşınmazında boşanma protokolünün 4 üncü maddesinde ...' de kalacağının belirtildiğini, dava konusu edilen ziynetlerin de anlaşma gereği müvekkiline bırakılan ev için harcandığını iddia ederek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıdaki tarih ve sayısı belirtilen kararı ile tarafların ... Batı 3. Aile Mahkemesinin 2016/974 esas, 2016/903 karar sayılı, 25.10.2016 tarihli kararı ile anlaşmalı olarak boşandıkları, kararın 21.11.2016 tarihinde kesinleştiği, boşanma dosyasına tarafların sunmuş oldukları protokolün 4 üncü maddesi gereğince davaya konu taşınmazın davalı ...'de, 5 inci maddesi gereğince de... plakalı aracın davacı ... Güngör'e (Aydemir) devredileceği hususnda anlaştıkları, bu beyanlarını 25.10.2016 tarihli celsede tekrarladıkları ve karşılıklı olarak kabul ettikleri, bu şekilde tarafların evlilik sürecinde edinildiği anlaşılan ve tasfiyeye konu olabilecek taşınmaz ve araçla ilgili olarak tasfiye konusunda anlaştıkları , dolayısıyla davacının taşınmazdan kaynaklı alacak talebinde bulunamayacağı, davacının taşınmazdan kaynaklı katkı payı ve değer artış payı alacağının reddine karar vermek gerektiği, davalı tarafın altınların davacı tarafından hibe edildiğini kanıtlayamadığı, davalının ziynetlerin bozdurulduğuna dair ikrarının, tanık beyanlarıyla da doğrulandığı, dosyaya sunulan fotoğraflar, tanık beyanşları ve bilirkişi raporu nazara alınarak davanın kısmen kabulüne karar verilerek belirtilen ziynet eşyalarının davacıya aynen iadesine, aynen iadenin mümkün olmaması halinde bedelinin ödenmesine hükmedildiği, buna karşın her ne kadar davacı taraf dava dilekçesinde 47 adet çeyrek altın takıldığını belirterek bunların da iadesini veya bedelini talep etmiş ise de, davacı tanıklarından sadece ... 'in 47 adet çeyrek altın da takıldığını beyan ettiği, davacının diğer tanıklarının ve davalı tanıklarının beyanlarından bu miktarda çeyrek altın takıldığının anlaşılamadığı ve fotoğraflardan da tespit edilemediği, bu kapsamda davacı tarafça talep edilen çeyrek altınlar yönünden davanın reddine karar verildiği gerekçesi ile davacı tarafın katılma alacağı davasının reddine, ziynet alacağı davasının kısmen kabulü ile 7 adet 22 ayar bilezik, 2 adet 14 ayar bilezik, 1 adet teklik altın, 2 adet yarım altın olmak üzere toplam 26.593,50 TL değerindeki ziynet eşyalarının aynen iadesine, mümkün olmaması halinde 10.000,00 TL' sine dava tarihinden itibaren 16.593,50 TL' sine ıslah tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekillerince istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1.Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; anlaşmalı boşanma protokolünde müvekkilinin mal rejiminin tasfiyesine yönelik tüm haklarını saklı tuttuğunu, bu haktan feragat etmediğini, mal rejiminin tasfiyesinin anlaşmalı boşanma kapsamına alınmadığını, bu kapsamda katılma alacağı davasının kabul edilmesi gerektiğini, bunun yanında müvekkilinin ziynet alacağı davasına konu ettiği ve reddedilen 47 çeyrek altının davalı tarafça bozdurulduğunun sabit olduğunu, ziynet alacağı davasının tamamıyla kabul edilmesi gerektiğini belirterek reddedilen katılma alacağı davası ile ziynet alacağı davasının reddedilen kısmı yönünden İlk Derece Mahkemesinin kararının lehine kaldırılmasını talep ederek istinaf yoluna başvurmuştur. başvurmuştur.
2.Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; katılma alacağı davasında nispi vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken maktu vekalet ücretine hükmedilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, ziynet alacağı davasının kanıtlanmadığını ve reddedilmesi gerektiğini, ziynetlerin taşınmaz alımı için kullanıldığının sabit olduğunu, bu ziynetlerin kadın tarafından hibe edildiğini, ziynetlerin dava konusu edilmeyeceğine güvenildiği için protokole hüküm konulmadığını belirterek katılma alacağı davasında vekalet ücreti ile ziynet alacağı davasının kabulü yönünden İlk Derece Mahkemesinin kararının lehine kaldırılmasını talep ederek istinaf yoluna başvurmuştur. başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesi ile istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekillerince temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1.Davacı vekili temyiz dilekçesinde, istinaf dilekçesinde öne sürdüğü sebeplerle Bölge Adliye Mahkemesinin istinaf başvurusunun esastan reddi kararının hatalı olduğunu belirterek, reddedilen katılma alacağı davası ile ziynet alacağı davasının reddedilen kısmı yönünden Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması talep edilmiştir.
2.Davalı vekili temyiz dilekçesinde, istinaf dilekçesinde öne sürdüğü sebeplerle Bölge Adliye Mahkemesinin istinaf başvurusunun esastan reddi kararının hatalı olduğunu belirterek, katılma alacağı davasında vekalet ücreti ile ziynet alacağı davasının kabulü yönünden Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması talep edilmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, davacı tarafın katılma alacağı bulunup bulunmadığı, katılma alacağı davasında vekalet ücretinin miktarı ile ziynet alacağı davasının kabulü koşullarının oluşup oluşmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Kanunu'nun 114 üncü maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası, 370 ve 371 inci maddeleri. 4721 sayılı Kanunu'nun 219 uncu maddesi, 222 nci maddesi, 225 inci maddesi, 232 nci maddesi, 235 inci maddesi.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup taraf vekillerinin temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1.Davacı vekilinin ziynet alacağı davasının reddedilen kısmına yönelik temyizi yönünden temyiz dilekçesinin REDDİNE,
2.Taraf vekillerinin diğer hususlara yönelik temyizinin incelenmesine gelince;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edenlere yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
05.07.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.