Logo

2. Hukuk Dairesi2022/7912 E. 2023/314 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacı tarafından açılan katkı payı alacağı davasında, talep artırımının ıslah mı yoksa belirsiz alacak davası kapsamında talep açıklaması mı olduğu ve zamanaşımının dolup dolmadığı hususunda ihtilaf bulunmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: Davanın açıldığı tarihte yürürlükte olan 1086 sayılı HUMK hükümleri uyarınca davanın belirsiz alacak davası niteliğinde olduğu ve talep artırımının da bu kapsamda değerlendirilerek zamanaşımına uğramadığı gözetilerek yerel mahkemenin katkı payı alacağına hükmettiği karar onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi

SAYISI : 2021/546 E., 2022/212 K.

DAVA TARİHİ : 11.04.2013

HÜKÜM/KARAR : Kabul

Taraflar arasındaki katkı payı alacağı davasından dolayı bozma sonrası yapılan yargılama sonunda, Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir.

Mahkeme kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikler yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

1. Davacı vekili; müvekkilinin emekli polis memuru olduğunu, emekli maaşını ve bir kısım taşınmazını satarak dava konusu taşınmazı satın almak istediğini, ancak ticaretle uğraştığı için yakınlarının tavsiyesi üzerine taşınmazı davalının üzerine tescil ettirdiğini, davalının ev hanımı olduğunu, hiçbir gelirinin bulunmadığını, müvekkilinin 1999 yılında emekli olduğunu, yaklaşık üç buçuk milyar tazminat aldığını, annesinden miras kalan ve hissesine düşen yeri iki milyar dokuzyüz elli milyona sattığını, kooperatifte bulunan hissesini yaklaşık bir buçuk milyara sattığını, aracını sattığını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 10.000,00 TL katkı payı alacağının dava tarihinden itibaren faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

2. Davacı vekili 27.09.2018 tarihli (01.10.2018 havale tarihli) dilekçesinde talep miktarını toplam 54.171,00 TL'ye yükseltmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili; zamanaşımının dolduğunu, davacının katkısı olmadığını, davacının emekli ikramiyesi ile kendisine işletmek gayesiyle Ford marka araç aldığını, davalının sürekli ailesinin borçları nedeniyle kendi ailesine bile yeterli katkısı olmadığı için müvekkilinin de çalışmak zorunda kaldığını, ziynetleri ve çalışarak elde ettiği para ile Niğde’de kooperatife girdiklerini, aidatların müvekkili tarafından ödendiğini, dava konusu taşınmazın kooperatif hissesinin satışından elde edilen para, bavul ticaretinden kazandığı para, kuaförlükten kazandığı para ve annesinden aldığı 85 gr altın ile babasından aldığı geri ödeyemediği için mirastan mahrum kaldığı 6.000 dolar ile satın alındığı belirterek davanın reddini savunmuştur.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemenin 06.11.2014 tarihli ve 2013/312 Esas, 2014/948 Karar sayılı kararıyla; görevsizlik kararı verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Birinci Bozma Kararı

1. Mahkeme kararına karşı davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Yargıtay 8. Hukuk Dairesinin 13.06.2016 tarihli ve 2015/2525 Esas, 2016/10321 Karar sayılı ilamı ile davanın katkı payı alacağı olduğu bu nedenle görevli mahkemenin Aile Mahkemesi olduğu belirtilerek bozma kararı verilmiştir.

B. İkinci Bozma Kararı

1. Bozmaya uyan Mahkemece verilen 06.11.2018 tarihli ve 2016/612 Esas, 2018/948 Karar sayılı kararı ile davacının % 83,34 katkı payı oranına göre 54.171,00 TL katkı payı alacağı olduğu, davacının 27.09.2018 tarihinde ıslah ettiği miktarın zamanaşımının dolduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüyle, 10.000,00 TL katkı payı alacağını dava tarihi 11.04.2013 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, fazlaya ilişkin talebin zamanaşımı nedeniyle reddine dair karara karşı süresi içinde davacı vekili ve davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Yargıtay 8. Hukuk Dairesinin 21.01.2021 tarihli ve 2020/1729 Esas, 2021/334 Karar sayılı ilamı ile davanın 11.04.2013 tarihinde açıldığı, davanın açıldığı tarihte 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu (6100 sayılı Kanun) yürürlükte olduğuna göre, belirsiz alacak davası ile ilgili hükümlerin uygulanması gerektiği, davacı tarafça sunulan 27.09.2018 tarihli (01.10.2018 havale tarihli) dilekçenin ıslah dilekçesi değil, talep açıklama dilekçesi olduğu, belirsiz alacak davasında davanın açılmasıyla alacağın tamamına ilişkin zamaanaşımı süresi kesileceği, Mahkemece hatalı nitelendirmeyle 27.09.2018 tarihli (01.10.2018 havale tarihli) dilekçeyle artırılan miktar ıslah kabul edilerek ıslahla artırılan miktar yönünden zamanaşımı süresi dolduğundan reddine karar verilmesinin hatalı olduğu belirtilerek hükmün bozulmasına; davacı vekilinin diğer, davalı vekilinin de tüm temyiz itirazlarının reddine kararı verilmiştir.

C. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Mahkemenin yukarıda başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararıyla, davacının % 83,34 katkı payı oranına göre 54.171,00 TL katkı payı alacağı olduğu, davanın belirsiz alacak davası olduğu, davacı tarafça sunulan 27.09.2018 tarihli (01.10.2018 havale tarihli) dilekçesinin ıslah dilekçesi değil, talep açıklama dilekçesi olduğu, davacı tarafın talep açıklama (artırım) dilekçesiyle talep edilen miktarın zamanaşımına uğramadığı gerekçesiyle davanın kabulüyle, davacının dava konusu mesken nitelikli taşınmazdan kaynaklanan 54.171,00 TL katkı payı alacağının, 10.000,00 TL'sinin dava tarihi olan 11.04.2013 tarihinden itibaren, geri kalan 44.171,00 TL'sinin talep artırım tarihi olan 01.10.2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan davalıdan tahsiline karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuran

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı vekili, davacının davayı belirsiz alacak davası olarak açmadığını, 27.09.2018 tarihli (01.10.2018 havale tarihli) dilekçenin ıslah dilekçesi olduğunu, davacının evin alınmasına katkısı olmadığını belirtilerek kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, belirsiz alacak davası ve katkının ispatı noktasında toplanmaktadır. Dava, katkı payı alacağı istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Kanun'nun geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 428 inci maddesi, 438 inci maddesinin yedi, sekiz ve dokuzuncu fıkraları ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrası, 743 sayılı Türk Kanunu Medenisi'nin (743 sayılı Kanun) 170 inci maddesi, 186 ncı maddesinin birinci fıkrası, 189 uncu maddesi, 818 sayılı Borçlar Kanunu'nun (818 sayılı Kanun) 146 ncı maddesi, 544 üncü maddesi, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun (6098 sayılı Kanun) 646 ncı maddesi, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 6 ncı maddesi, 6100 sayılı Kanun'un 107 nci ve 190 ıncı maddesi.

3. Değerlendirme

1.Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Kanun'un 428 inci maddesi ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen Mahkeme kararının bozmaya uygun olduğu , kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmanın kapsamı dışında kalarak kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesinin artık mümkün olmadığı gibi bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak oluşturan yönlerin de yeniden incelenmesinin hukuken mümkün olmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Davalı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere,

Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,

23.01.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.