"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/738 E., 2022/1613 K.
DAVA TARİHİ : 31.05.2019
KARAR : İstinaf başvurusunun kısmen kabulü-yeniden esas hakkında hüküm kurma
İLK DERECE MAHKEMESİ : ... 1. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2019/505 E., 2020/264 K.
Taraflar arasındaki aile konutu şerhi konulması ve tasarruf yetkisinin sınırılandırılması davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince her iki davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kısmen kaldırılarak yeniden esas hakkında karar verilmek suretiyle aile konutu şerhi davasının kabulüne, davacının sair istinaf taleplerinin ise esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; tarafların ... 4. Aile Mahkemesi'nin 2019/354 esas sayılı dosyasında devam eden boşanma davalarının olduğunu, tarafların evlilik birliği içerisinde edinilen ve kredileri davacı erkek tarafından ödenen davalı adına kayıtlı ... ili Kepez ilçesi ... mahallesi 1340 ada 17 parsel 7 numaralı bağımsız bölümde kayıtlı taşınmazın taraflarca aile konutu olarak kullanıldığını, davalı tarafın söz konusu taşınmazı satılığa çıkardığını, yine davacı erkeğin babası tarafından verilen Burdur ili ... ilçesi, 223 ada 9 parsel sayılı taşınmazın da davalı adına tescil edildiğini, davalı tarafça bu taşınmazın satılabileceğini belirterek söz konusu taşınmazlar üzerinde davalı tarafın tasarruf yetkisinin sınırlandırılmasına ve ... ili Kepez ilçesi ... mahallesi 1340 ada 17 parsel 7 numaralı bağımsız bölümde kayıtlı taşınmaza aile konutu şerhi konulmasına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı asıl süresinde verdiği cevap dilekçesinde; dava dilekçesindeki iddia ve taleplerini kabul etmediğini, davacı tarafın haksız menfaat temin etmek amacında olduğunu, dava konusu edilen taşınmazların alımında davacının maddî katkısı olmadığını, dava konusu malların ailesinin yardımı ile alındığını, davanın kötü niyetli olarak açıldığını belirterek açılan davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile somut olayda davalının tasarruf yetkisinin sınırlandırılmasını gerektirir herhangi bir durumun ispatlanmadığı anlaşıldığından davacının tasarruf yetkisinin sınırlandırılması davasının reddine; dava konusu edilen evde tarafların 5 yıl kadar birlikte yaşadıkları, davacı erkek eşin boşanma davası açılmadan önce annesinin evine yerleştiği, ikametini değiştirdiği ve bu haliyle konutun aile konutu olmaktan çıktığı, tarafların boşanma davası açılmadan önceki iki yıl ayrı yaşadıkları, dava konusu evin davalı kadının ailesinin katkıları ile satın alındığının tanık anlatımları ile sabit olduğu, davacının aile konutu şerhi konulması talebinin haklı nedene dayanmadığı gerekçesiyle davacının aile konutu şerhi konulması davasının reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili; davaların reddine dair kararın hatalı olduğunu belirterek kararın tamamı yönünden istinaf yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile toplanan delillerden; dava konusu taşınmazın uzun yıllardın eşlerce aile konutu olarak kullanıldığı, davacı eşin yaşanan bir tartışma sonrasında ortak konuttan ayrılması nedeniyle eşlerin ayrı yaşamaya başladıkları, tarafların en son olarak birlikte oturdukları konutun davaya konu edilen konut olması karşısında aile konutu olma şartlarının gerçekleştiğini, davacı erkeğin dava açılmadan önce 20.05.2019 tarihinde dava konusu taşınmaz üzerine aile konutu şerhi konulması talebinde bulunduğu, Kepez Tapu Müdürlüğünce; aile konutu şerhi konulması isteyen davacı ile taşınmaz malikinin mernis adresleri farklı olduğundan istemin reddine karar verildiği, bu durumda davacının eldeki davayı açmakta hukuki yararı bulunduğu; davacı erkek tarafından açılan ve eşler tarafından uzun bir süredir aile konutu olarak kullanıldığı gerekçesiyle davacının, reddedilen aile konutu şerhi konulması davasına yönelik istinaf talebinin kabulüne; davacının aile konutu şerhi konulması davasının kabulüyle ... ili Kepez ilçesi ... mahallesi 1340 ada 17 parsel 7 numaralı bağımsız bölümde kayıtlı taşınmazın tapu kaydına aile konutu şerhi konulmasına karar verilmiş, davacının diğer istinaf talepleri esastan reddedilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili; aile konutu şerhi konulması davasının kabulünün hatalı olduğunu, bu taşınmazın aile konutu olmadığını, davacının yerleşim yerini başka yere taşıdığını belirterek kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, aile konutu şerhi konulması davasının kabulü için gerekli şartların mevcut olup olmadığına noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 194 üncü maddesi; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
26.04.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.