"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı erkek tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı erkek tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı kadın dava dilekçesinde; davalı erkeğin ortada haklı bir sebep yok iken evi terk ettiğini, 2,5 yıldır ayrı yaşadıklarını, ev hanımı olduğunu ve ailesinin desteği ile yaşamını sürdürdüğünü, evlilik birliğinin temelinden sarsıldığını iddia ederek tarafların boşanmalarına, lehine 1.000 TL tedbir-yoksulluk nafakası, 40.000,00 TL maddi ve 40.000,00 TL manevi tazminata karar verilmesini dava ve talep etmiş, cevaba cevap dilekçesinde ise dava dilekçesindeki beyan ve taleplerini tekrar etmiştir.
II. CEVAP
Davalı erkek süresinde verdiği cevap dilekçesinde; davacının iddialarının maddi çıkar sağlama amacına yönelik olduğunu, geçimini sağlayamayınca kendi ailesinin desteğini almak için ...’ya gitmek zorunda kaldığını, davacının ...’ya gitmeyi kabul etmediğini, aylık 1300,00TL maaş aldığını, oğlunun ameliyat işlemleri için çekilen kredi borçlarının bulunduğunu ve kendisinin KOAH, yüksek tansiyon ve kalp yetmezliği tedavisi gördüğünü, yoksulluk nafakası, maddi ve manevi tazminat taleplerinin haksız olduğunu, ödeme gücünün bulunmadığını belirterek; tarafların boşanmalarına, tedbir ve yoksulluk nafakası ile maddi ve manevi tazminat taleplerinin reddine karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davalının hiçbir sebep yokken evi terk ederek evlilik birliğinin yükümlülüklerinden kaçındığı bu haliyle boşanmaya neden olan olaylarda davalı erkeğin tam kusurlu olduğu, tarafların ve toplumun evlilik birliğinden bekledikleri menfaatin kalmadığı, tarafların bu haliyle yeniden bir araya gelme ihtimallerinin bulunmadığı anlaşıldığından 4721 sayılı Türk Medeni Kanun'un (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddenin birinci fıkrası uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına, davacı kadın lehine takdir edilen aylık 400,00 TL tedbir nafakasının kararın kesinleşinceye kadar devamına, davacı kadın lehine aylık 400,00 TL yoksulluk nafakasının kararın kesinleşmesinden itibaren her ay davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davacı kadının maddi tazminat talebinin kısmen kabulü ile davacı kadın lehine 4721 sayılı Kanun'un 174 üncü maddesinin birinci fıkrası gereğince 17.000,00 TL. maddi tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine, davacı kadının manevi tazminat talebinin reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı; kusur belirlemesinin hatalı olduğu, aylık 1.600,00 TL maaş aldığını, oğlunun ameliyat işlemleri için çekilen kredi borçlarının bulunduğunu ve kendisinin KOAH, yüksek tansiyon ve kanser tedavisi gördüğünü, kadın lehine verilen maddi tazminat ile tedbir ve yoksulluk nafakasını ödeme gücünün bulunmadığını, belirterek; kusur, maddi tazminat, tedbir ve yoksulluk nafakası yönlerinden ilk derece mahkemesi kararının lehine kaldırılmasını talep ederek istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; dosyadaki yazılara göre ilk derece mahkemesince kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, inceleme konusu kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından davalı erkeğin tüm istinaf istemlerinin 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) alt bendi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı, Bölge Adliye Mahkemesinin istinaf başvurusunun esastan reddi kararının hatalı olduğunu belirterek istinaf dilekçesinde ileri sürülen gerekçeler ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması talep edilmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, açılan boşanma davasında evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına neden olaylarda kusurun kimden kaynaklandığı, maddi tazminat ile tedbir ve yoksulluk nafakasının verilmesi şartlarının gerçekleşip gerçekleşmediği noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Kanun’un 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 169 uncu maddesi, 174 üncü maddesinin birinci fıkrası, 175 inci maddesi, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddesi hükümleri.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı erkek tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
11.01.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.