Logo

2. Hukuk Dairesi2022/8651 E. 2022/10449 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Boşanma davası devam ederken davacı koca vefat etmiş, davacı mirasçıları TMK 181/2 uyarınca kusur tespitine yönelik davaya devam etmişler ve mahkemece davalı kadının kusurlu olduğuna karar verilmiş, bu karar davalı kadın tarafından temyiz edilmiştir.

Gerekçe ve Sonuç: Davacı koca tarafından açılan boşanma davasının dayanağı sadece “terk” vakıası olup, terk hukuki sebebine dayalı bir boşanma davası da bulunmadığı, davalı kadına yüklenebilecek başka bir kusurun da ispatlanamadığı gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi

Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı kadın tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:

Davacı erkek tarafından açılan boşanma davasının yargılaması aşamasında davacı erkeğin vefat ettiği , davacı eşin ölümü ile evliliğin kendiliğinden son bulduğu , boşanma yönünden davanın konusunun kalmadığı davacı mirasçılarının TMK 181/2 maddesi uyarınca kusur tespitine yönelik olarak davaya devam ettikleri , davalı kadının ortak konutu terk etmek suretiyle ... görevlerini yerine getirmediği, davacının geçirdiği ameliyat ve sonrasındaki tedavi sürecinde eşinin, yanına gitmediği, onunla ilgilenmediği, böylece boşanmaya sebebiyet veren olaylarda kadının, kusurlu olduğunun tespitine hükmedilmiş, kadın tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuş, bölge adliye mahkemesince kadının itirazlarının esastan reddine karar verilmiştir.

Dava dilekçesinde davacının iddiasının dayanağı olan bütün vakıaların sıra numarası altında açık özetlerinin gösterilmesi gereklidir (HMK m. 119/1). Yapılan yargılama ve toplanan delillerden; davacı- müteveffanın dava dilekçesi ile sadece “terk” vakıasına dayandığı başka vakıa’ya dayanmadığı, terk hukuki sebebine dayalı boşanma davası da bulunmadığı anlaşılmıştır. Gerçekleşen bu durum karşısında, davalı kadına, ortak konutu terk ederek ... görevlerini yerine getirmediği kusuru yüklenmişse de ortada terk hukuki nedenine (TMK. md. 164) dayalı bir dava bulunmamaktadır. Davalı kadına yüklenebilecek başka bir kusurun varlığının da ispatlanamadığı nazara alındığında davalı kadının kusurlu olmadığının tespiti gerekirken, sağ kalan eşin kusurlu olduğunun tespitine yönelik karar hukuka aykırı olup bozulması gerekmiştir.

SONUÇ: Yukarıda açıklanan sebeple temyiz edilen bölge adliye mahkemesi kararının KALDIRILMASINA, ilk derece mahkemesi kararının BOZULMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, dosyanın ilk derece mahkemesine, karardan bir örneğinin ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine oy birliğiyle karar verildi. 14.12.2022 (Çrş.)