Logo

2. Hukuk Dairesi2022/8680 E. 2023/152 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kadının zina yaptığı iddiasına dayalı boşanma davasında, zinanın ispatı, boşanmaya sebep olan olaylardaki kusur durumu, velayet, nafaka ve tazminat miktarlarının belirlenmesi uyuşmazlığı.

Gerekçe ve Sonuç: Yerel mahkemenin, kadının zina yaptığını ve boşanmaya sebep olan olaylarda tam kusurlu olduğunu kabul ederek boşanmaya, velayetin babaya verilmesine, çocuk yararına nafaka ve erkek yararına maddi manevi tazminata hükmetmesi, tarafların delilleri ve iddiaları ile dosya kapsamına göre hukuka uygun bulunarak onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 38. Hukuk Dairesi

Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl davanın reddine, birleşen davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davacı-davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı-davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı-davalı (kadın) vekili dilekçelerinde; 1999 yılında evlenen tarafların biri reşit iki çocuklarının olduğunu, erkeğin sözlü ithamlarla müvekkilini iffetsizlikle suçlayarak karalamaya çalıştığını, iftira attığını, sunulan delillerin zina olgusuna işaret etmeyeceğini, erkeğin müvekkilini darp ederek evden kovduğunu, düzenli çalışmadığını, birleşen davanın haksız olduğunu, reddine karar verilmesi gerektiğini belirterek tarafların evlilik birliğinin sarsılması nedeni ile boşanmalarına, velâyetin müvekkiline verilmesine, müvekkili için 1.000,00 TL, çocuk yararına 500,00 TL nafaka ile yararına 500.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı-davacı (erkek) vekili dilekçelerinde, hakkındaki iddiaların gerçek dışı olduğunu, kadının kavgacı yapısı nedeni ile taraflar arasında geçimsizlik yaşandığını, kadının müvekkilini aldattığını, ... isimli şahısla iki yılı aşkın süredir ilişki yaşadığını, çocuğu da alarak şahsın evine gittiğini, bu şahsın fotoğrafları müvekkiline gönderdiğini, ilişkisini kabul ettiğini, başka kişilerle de ilişkisi olduğunu belirterek tarafların öncelikle zina nedeniyle, olmadığı takdirde evlilik birliğinin sarsılması nedeni ile boşanmalarına, velâyetin müvekkiline verilmesine, müvekkil yararına yasal faizi ile 200.000,00'er TL maddî-manevî tazminata hükmedilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile mahkemece, kadının sorumluluklarını yerine getirmediği, zina yaptığı, boşanmaya neden olan olaylarda tam kusurlu olduğu gerekçesi ile kadının davasının reddine, erkeğin davasının kabulü ile tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 161 inci maddesi uyarınca boşanmalarına, çocuğun yaşı, uzman raporu, fiili ayrılık döneminde baba yanında kalıyor oluşu ve üstün yararı gözetildiğinde velâyetinin babaya verilmesine, anne ile kişisel ilişki tesisine, çocuk yararına 450,00 TL tedbir - iştirak nafakasına, kusuru bulunmayan, boşanmakla mevcut ve beklenen menfaatleri zedelenen, kişilik hakları saldırıya uğrayan erkek yararına 50.000,00'er TL maddî-manevî tazminata hükmedilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı-davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı-davalı (kadın) vekili istinaf dilekçesinde, zina olgusunun ispat edilmediğini, davanın kabulünün yerinde olmadığını, müvekkilinin evden kovulduğunu, tazminatların haksız olduğunu, erkeğin zinayı bilmesine rağmen dava açmadığını, anne şefkatine ihtiyacı olan çocuğun velâyetinin babaya verilmesinin yerinde olmadığını, boşanma dışında karara itiraz ettiklerini belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile ilk derece mahkemesinin kararı usul ve esas yönünden hukuka uygun bulunduğu gerekçesiyle davacı-davalı tarafın istinaf taleplerinin esastan reddine, karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı-davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı-davalı vekili temyiz dilekçesinde zina olgusunun ispat edilmediğini, davanın kabulünün yerinde olmadığını, müvekkilinin evden kovulduğunu, aleyhine hükmedilen tazminatların haksız olduğunu, erkeğin zinayı bilmesine rağmen dava açmadığını, anne şefkatine ihtiyacı olan çocuğun velâyetinin babaya verilmesinin yerinde olmadığını beyanla karşı tarafın davasının reddine ve kendi davasının kabulüne karar verilmesi talebinde bulunmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava; evlilik birliğinin sarsılması, birleşen dava; zina nedenine dayalı, olmadığı takdirde evlilik birliğinin sarsılması nedeniyle boşanma ve fer'ilerine ilişkin olup uyuşmazlık kadının zinasının gerçekleşip gerçekleşmediği, asıl davanın reddinin karşı davanın kabulünün yerinde olup olmadığı, erkekten kaynaklanan bir kusurun ispatlanıp ispatlanmadığı, tazminatlar, nafakalar ve velâyet düzenlemesi noktasında toplanmaktadır..

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesi, 161 inci maddesi, 174 üncü maddesi, 175 inci maddesi, 182 nci maddesi.

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı-davalı vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine ,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

11.01.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.