"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/499 E., 2022/1367 K.
KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddi
İLK DERECE MAHKEMESİ : Elbistan Aile Mahkemesi
Taraflar arasındaki katılma alacağı davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
1.Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalının Elbistan Aile Mahkemesinin 2019/181 Esas, 2019/195 Karar sayılı ilamı ile 15.03.2019 tarihinde anlaşmalı olarak boşandıklarını, davalı eş ...'in müvekkiline davaya konu olan ve müvekkilinin oturmuş olduğu taşınmazı vereceğini ve müvekkilinin sürekli orada çocukları ile birlikte oturacağı taahhüdünde bulunduğunu, müvekkilinin bunun üzerine herhangi bir protokol imzalamadan mahkeme huzuruna çıkmadan, vekilinin beyanı üzerine mahkemece katkı payı, nafaka, tazminat talebi katılım alacağı gibi taleplerin yokluğu dikkate alınarak anlaşmalı şekilde boşanmalarına karar verildiğini, dosyaya herhangi bir boşanma protokolü sunulmadığını, ...mahallesi, 786 ada, 13 parsel, 6 nolu bağımsız bölüm ile 46 BJ 588 plakalı araç nedeniyle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 1.000,00 TL katılma alacağının davalılardan ...'den tahsiline, diğer iki davalı yönünden ise hükmedilecek katılma alacağı ile sınırlı olmak üzere 2004 sayılı İcra İflas Kanunu'nun (2004 sayılı Kanun) 283 üncü maddesinin birinci maddesine göre davaya konu taşınmaz ve araç için satış ve haciz yetkisi verilmesine ve lehlerine kazandırma ya da devir yapıldığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
2.Davacı vekili 04.11.2020 tarihli ıslah dilekçesi ile katılma payı alacağı talebini ıslah ederek 145.000,00 TL'nin dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalı ...'den alınrak müvekkiline verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; Davalı ...'in dosyada taraf sıfatının bulunmadığını, davaya konu edilen taşınır ve taşınmazların ... adına tescil edilmediğini, ... yönünden davanın husumet yokluğu nedeni ile usulden reddi gerektiğini, davalı ...'in uzun yıllar yurt dışında, şehir dışında şantiyelerde çalıştığını davacı ile çocuklarına bakma yükümlülüğünü yerine getirdiğini, müvekkilinin davacıya yurtdışında çalıştığı dönemlerde sürekli para gönderdiğini, davacının müvekkilinin haberi olmadan borçlandığını, davacının bu borcu kapatacağını müvekkiline söylediğini ve boşanma davasında avukatı ...a herhangi bir katkı payı veya nafaka tazminat istemediğini ancak boşanma davası kesinleşinceye kadar evde oturmak istediğini yazılı olarak beyan ettiğini, davalı ...'ın dava konusu taşınmazı alırken taşınmazın tapusu üzerinde aile konutu şerhi, tedbir, ipotek veya kısıtlayıcı işlem tesisi bulunmadığını gördüğünü ve tapu kayıtlarına güvenerek söz konusu taşınmazı devir aldığını, davalı ...'ın dava konusu aracı, aracın üzerinde başka bir tedbir, ipotek veya kısıtlayıcı işlem bulunmadığını görerek noterden aldığını, ... yönünden davanın usulden ve esastan reddini, ... yönünden aktif husumet yokluğu nedeniyle, ... ve ... yönünden usul ve esas bakımından davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıdaki tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacı ve davalı ...'in Elbistan Aile Mahkemesinin 2019/181 Esas, 2019/195 Karar sayılı ilamı ile 15.03.2019 tarihinde anlaşmalı olarak boşandıkları, davacı tarafın bu dosyada 15.03.2019 tarihli duruşmada "mal rejiminden kaynaklı katılım alacağı ve katkı payı alacağı talebimiz bulunmamaktadır" şeklinde beyanda bulunduğunu, anlaşmalı boşanmada katkı payı talebim yoktur diyen tarafın sonradan dava açarak mal rejiminden kaynaklı alacağı isteme hakkı bulunmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; müvekkilinin boşanma davasındaki beyanından haberi olmadığı gibi, bu beyanın hukuki sonuçlarını da bilmediğini, müvekkilinin bu haklarından feragat ettiği yönünde bir beyanın da olmadığını, müvekkilinin mal rejiminin tasfiyesine dair haklarının devam ettiğini, davanın kabulüne karar verilmesi gerektiğini belirterek İlk Derece Mahkemesinin kararının lehine kaldırılmasını talep ederek istinaf yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesi ile istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Bölge Adliye Mahkemesinin istinaf başvurusunun esastan reddi kararının hatalı olduğu belirterek istinaf dilekçesinde ileri sürülen gerekçeler ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması talep edilmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, davacı tarafın katılma alacağı bulunup bulunmadığı, anlaşmalı boşanma ile bu hakkından feragat edip etmediği noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Kanunu'nun 369 uncu maddesinin birinci fıkrası, 370 ve 371 inci maddeleri. 4721 sayılı Kanunu'nun 219 uncu maddesi, 222 nci maddesi, 225 inci maddesi, 232 nci maddesi, 235 inci maddesi.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Adli yardımdan yararlanması sebebi ile başlangıçta alınmamış olan aşağıda yazılı karar ve ilam harcı ile temyiz başvuru harcının temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
04.07.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.