Logo

2. Hukuk Dairesi2022/8972 E. 2023/64 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Boşanma davasında, davalı kadının kusur durumu, erkeğin boşanma ve tazminat taleplerinin haklılığı ve usuli kazanılmış hak ihlali olup olmadığı hususlarında ihtilaf bulunmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: İlk hükümde davalı tarafından istinaf edilen maddi ve manevi tazminat miktarlarının, davalı yararına usuli kazanılmış hak oluşturması nedeniyle, ikinci yargılamada arttırılarak hükmedilmesinin usule aykırı olması gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının tazminat miktarları yönünden bozulmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/1387 E., 2022/1405 K.

DAVA TARİHİ : 12.03.2018

KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddi

İLK DERECE MAHKEMESİ : Nevşehir Aile Mahkemesi

SAYISI : 2020/288 E., 2022/297 K.

Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir. Kararın davalı kadın vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile hükmün kaldırılarak dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

Gönderme kararı sonrasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına ve fer'îlerine karar verilmiştir.

Kararın davalı kadın vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı kadın vekili tarafından temyiz edilmekle;kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı erkek vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların 21.07.2017 tarihinde evlendiklerini, bu evlilikten ortak çocuklarının olmadığını, kadının sürekli olarak ortak konutu terk ederek ailesinin yanına gittiğini, yatağını ayırdığını, cinsel birliktelikten kaçındığını, birlik görevlerini ihmal ettiğini iddia ederek davanın kabulü ile tarafların evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebiyle boşanmalarına, erkek yararına 50.000,00 TL maddî tazminat ve 50.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı kadın vekili cevap dilekçesinde özetle; dava dilekçesinde dayanılan vakaların gerçek olmadığını, taraflar arasında cinsel birliktelik yaşanamamasının erkekten kaynaklandığını, erkeğin bu konuda tedaviden kaçındığını iddia ederek boşanma isteminin kabulü ile kadın yararına 50.000,00 TL maddî tazminat, 50.000,00 TL manevî tazminat, aylık 1.000,00 TL tedbir nafakası ve 1.000,00 TL yoksulluk nafakasına karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

A. İlk Derece Mahkemesinin Birinci Kararı

İlk Derece Mahkemesinin 24.10.2019 tarih ve 2018/179 Esas, 2019/842 Karar sayılı kararı ile kadının eviyle yeteri kadar ilgilenmediği, eve gelen misafirlere ve erkeğin ailesine karşı hoşgörülü davranmadığı ve cinsel birliktelikten kaçındığı bu durumun tanık beyanları ve hastane kayıtları ile sabit olduğu, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda kadının tam kusurlu olduğu ve erkeğe yüklenecek kusurlu davranışın ispatlanamadığı, bu durumda taraflar arasında ortak hayatı sarsacak derecede ve birliğin devamına olanak tanımayacak nitelikte geçimsizliğin bulunduğu gerekçesiyle davanın kabulü ile tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesi uyarınca boşanmalarına, kadın yararına aylık 150,00 TL tedbir nafakasına, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda tam kusurlu olduğu dikkate alınarak kadının yoksulluk nafakası talebinin reddine, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda kadının tam kusurlu olduğu, kusurlu davranışının kadının kişilik haklarına saldırı niteliğinde olduğu, tarafların ekonomik ve sosyal durumu dikkate alınarak erkek yararına 6.000,00 TL maddî tazminat ve 4.000,00 TL manevî tazminata karar verilmiştir.

B. Bölge Adliye Mahkemesinin Gönderme Kararı

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı kadın vekili tarafından erkeğin boşanma isteminin kabulü, kusur belirlemesi ve tazminatlar yönümden istinaf başvurusunda bulunulması üzerine; Bölge Adliye Mahkemesinin 21.04.2020 tarih ve 2020/324 Esas, 2020/370 Karar sayılı kararı ile dava dilekçesinin, davalı kadına usulsüz tebliğ edilmesine rağmen İlk Derece Mahkemesince, kadına yapılan tebligat geçerli kabul edilerek dilekçelerin karşılıklı verilmesi aşamasının sona erdirilmesi, ön inceleme ve tahkikat aşamalarının tamamlanıp davanın sonuçlandırılmasının usul ve kanuna aykırı olduğu, İlk Derece Mahkemesince, kadına, dava dilekçesinin usulüne uygun olarak tebliği sağlanarak dilekçelerin karşılıklı verilmesi aşaması tamamlandıktan sonra ön inceleme duruşma günü tebliği ve sonrasında ön inceleme duruşması yapılarak tarafların iddia ve savunmaları çerçevesinde tahkikat aşamasına geçilmesi ve tarafların delilleri toplanarak dava konusunda karar verilmesi gerekirken bu hususlara dikkat edilmeden hüküm tesisinin davalı kadının hukuki dinlenilme hakkını ihlali niteliğinde olduğundan İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve kaldırma sebebine göre davalı kadın vekilinin diğer istinaf itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, usule uygun şekilde yargılama yapılıp sonucu uyarınca karar verilmek üzere dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

C.İlk Derece Mahkemesinin Son Kararı

İlk Derece Mahkemesinin yukarıdaki başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile kadının eviyle yeteri kadar ilgilenmediği ve cinsel birliktelikten kaçındığı bu durumun tanık beyanları ve hastane kayıtları ile sabit olduğu, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda kadının tam kusurlu olduğu ve erkeğe yüklenecek kusurlu davranışın bulunmadığı, bu durumda taraflar arasında ortak hayatı sarsacak derecede ve birliğin devamına olanak tanımayacak nitelikte geçimsizliğin bulunduğu gerekçesiyle davanın kabulü ile tarafların 4721 sayılı Kanunu'nun 166 ncı maddesi uyarınca boşanmalarına, kadın yararına dava tarihi itibariyle aylık 150,00 TL tedbir nafakasına, karar tarihi itibariyle aylık 800,00 TL tedbir nafakasına, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda kadının tam kusurlu olduğu dikkate alınarak yoksulluk nafakası ve tazminat taleplerinin reddine, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda kadının tam kusurlu olduğu, kusurlu davranışının erkeğin kişilik haklarına saldırı teşkil ettiği, evlilikte geçen süre, tarafların ekonomik ve sosyal durumu dikkate alınarak erkek yararına 8.000,00 TL maddî tazminat ve 8.000,00 TL manevî tazminata karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı kadın vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı kadın vekili süresinde sunduğu istinaf dilekçesinde özetle; İlk Derece Mahkemesince; verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğu, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda erkeğin kusurlu olduğu, erkek yararına tazminata hükmedilmesinin hatalı olduğu, taraflar arasında cinsel birliktelik yaşanamamasının erkekten kaynaklandığı, hal böyleyken erkeğin boşanma ve tazminat taleplerinin kabulüne karar verilmesinin hatalı olduğu belirtilerek; boşanma talebinin kabulü, kusur belirlemesi, tazminatlar yönünden istinaf kanun yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile tüm dosya kapsamı, toplanan deliller, tanık beyanları dikkate alındığında, tespit edilen boşanmaya ilişkin vakalar ile kusur derecelerinin doğru tespit edildiği, boşanmaya neden olan olaylarda, kadın eşin tam kusurlu olduğu, boşanmaya neden olan olaylarda ağır ya da eşit kusurlu olmayan erkek lehine, maddî tazminat ve manevî tazminata hükmedilmesinde herhangi bir isabetsizlik olmadığı, tarafların tespit edilen sosyal ve ekonomik durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, hakkaniyet ilkesi, kişilik haklarına yapılan saldırı ve ihlal edilen mevcut ve beklenen menfaat dikkate alındığında, erkek lehine takdir edilen maddî ve manevî tazminat miktarlarının yerinde olduğu gerekçesi ile, kadın vekilinin tüm istinaf taleplerinin 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin (1) inci fıkrasının (b) bendinin (1) inci alt bendi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı kadın vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı kadın vekili tarafından; Bölge Adliye Mahkemesinin istinaf itirazlarının esastan reddine dair verilen kararın hatalı olduğu belirtilerek istinaf dilekçesinde ileri sürülen gerekçelerle Bölge Adliye Mahkemesi kararının boşanma talebinin kabulü, kusur belirlemesi ve tazminatlar yönünden bozulması talep edilmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, taraflar arasında görülen evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebine dayalı boşanma davasında davalı kadının kusurlu olup olmadığı, erkeğin boşanma davasının kabulü, erkek lehine maddî ve manevî tazminat verilmesi şartlarının gerçekleşip gerçekleşmediği, usuli kazanılmış haklara uygun karar verilip verilmediği noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Kanunu'nun 323 üncü ve devam maddeleri, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası, 370 inci maddesi ve 371 inci maddesi; 4721 sayılı Kanunu'nun 4 üncü maddesi, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkrası; 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 inci maddesi, 51 inci maddesi.

3.Değerlendirme

1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davalı kadın vekilinin aşağıdaki paragrafın kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

3.İlk Derece Mahkemesince verilen ilk hükümde, davacı erkek yararına 6.000,00 TL maddî tazminat, 4.000,00 TL manevî tazminata karar verilmiş, bu hüküm sadece davalı kadın vekili tarafından istinaf edilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesince davalı kadın vekilinin istinaf başvurusu kabul edilerek, hükmün kaldırılmasına, dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş, bunun üzerine, İlk Derece Mahkemesince verilen ikinci hükümde ise; davacı erkek yararına 8.000,00 TL maddî tazminat, 8.000,00 TL manevî tazminat ödenmesine karar verilmiştir. İlk Derece Mahkemesince ilk hükümde erkek yararına hüküm altına alınan maddî ve manevî tazminatlar sadece davalı kadın vekili tarafından istinaf edilmiş olup maddî ve manevî tazminatın miktarı yönünden davalı kadın yararına usuli kazanılmış hak oluşmuştur. Bu sebeple yapılan yargılama sonucunda usuli kazanılmış hakka olacak aykırı şekilde erkek yararına hükmedilen maddî ve manevî tazminat miktarlarının arttırılması doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1.Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının erkek yararına hükmedilen maddî ve manevî tazminatların miktarları yönünden ORTADAN KALDIRILMASINA,

2.Yukarıda (3) numaralı paragrafta belirtildiği üzere İlk Derece Mahkemesi kararının maddî ve manevî tazminatların miktarları yönlerinden BOZULMASINA,

3.Yukarıda (2) numaralı paragrafta belirtildiği üzere temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozma kapsamı dışında kalan temyize konu bölümlerinin 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Peşin alınan temyiz harcının istek hâlinde ilgiliye iadesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

10.01.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.