Logo

2. Hukuk Dairesi2022/9323 E. 2023/352 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Karşılıklı boşanma davasında, evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına neden olan olaylarda kusurun kimde olduğu, boşanmaya ve manevi tazminata hükmedilip hükmedilmeyeceği hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: Tarafların karşılıklı iddia ve savunmaları, deliller ve dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, mahkeme kararının usul ve hukuka uygun olduğu gözetilerek, istinaf mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 38. Hukuk Dairesi

Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına ve fer'î'lerine karşı davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davalı-karşı davacı erkek vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı-karşı davacı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı kadın vekili dava ve cevaba cevap dilekçesinde; davalının evliliğin ilk günlerinden kadına ve kadının önceki evliliğinden olan oğluna karşı aşağılayıcı ve küçük düşürüçü bir şekilde davrandığını, önceki evliliğinden olan oğlunu istemediğini, erkek ile erkeğin önceki evliliğinden olan oğlunun fiziksel ve psikolojik şiddet uyguladığını, hakaret ettiğini iddia ederek tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 162 nci ve 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca boşanmalarına, kadın lehine 1.000,00 TL nafaka, 50.000,00 TL manevî tazminata ve mal rejimine yönelik olarak 1.000,00 TL maddî tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı-karşı davacı erkek vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde; davacının ufak tartışmalarda bile evi sürekli terkettiğini, eşine ve evine bağlılık hissetmediğini, erkeği evden kovduğunu, erkeğe ve erkeğin önceki evliliğinden olma oğluna psikolojik şiddet uyguladığını, iftira attığını, tarafların 25.06.2017 tarihinde birlikte ...ya tatile çıktıklarını, davacının oğlu ...' ın uyumsuz ve saldırgan tavırları nedeniyle tartışma çıktığını, tatil dönüşü de tartışmaların devam ettiğini, kadının önceki evliliğinden olan çocuğuna şiddet uyguladığı iddiasını kabul etmediğini ileri sürerek asıl davanın reddine, karşı davalarının kabulüne karar verilerek tarafların 4721 sayılı Kanun'un 162 nci ve 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca boşanmalarına karar verilmesini, lehine 1.750,00 TL tedbir nafakasına ve 20.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile tarafların önceki evliliklerinden olan çocukları ile birlikte gittikleri tatil dönüşü sonrasında müşterek evde çıkan tartışma neticesinde erkeğin ve erkeğin önceki evliliğinden olan oğlunun, kadının önceki evliliğinden olan oğluna karşı fiziksel şiddet uyguladığı, olay sonrasında erkeğin, müşterek evden bir süreliğine ayrılmak zorunda olan kadına duygusal şiddet içerikli mesajlar attığı, böylelikle evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına neden olan olaylarda tam kusurlu olduğu kabul edilerek asıl davanın 4721 sayılı Kanun'un 162 nci ve 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca kabulü ile tarafların boşanmalarına, erkeğin karşı davasının reddine, kadın lehine 10.000,00 TL manevî tazminat ödenmesine maddî tazminata yönelik talebin tefrikine, kadının tedbir nafakası talebinin reddine, erkeğin tedbir nafakası ve manevî tazminat talebinin reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı-karşı davacı erkek vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı-karşı davacı erkek vekili istinaf dilekçesi ile, mahkemece yapılan kusur tespitinin ve bu tespit neticesinde kadın lehine hükmedilen manevî tazminat ile kendi tazminat taleplerinin reddinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, davacı-karşı davalı tarafından delil listesinde mesaj kayıtlarına dayanılmadığını, mahkemece hükme esas alınan mesaj kayıtlarının hukuka aykırı delil niteliğinde olduğunu, ikinci kez ek delil listesi sunduğunu, erkeğe yüklenilen fiziksel şiddetin ispatlanamadığını, darp raporunun mevcut olmadığını, evlilik birliği süresince davacı-karşı davalı kadının kusurlu davrandığını ileri sürerek, kusur tespiti, aleynine hükmedilen manevî tazminat ile miktarı, nafaka ve tazminat taleplerinin reddi yönünden kararın kaldırılmasına ve karşı dava dilekçesindeki taleplerinin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile ilk derece mahkemesince verilen kararın usul ve kanuna uygun olduğu gerekçesi ile başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı-karşı davacı erkek temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı-karşı davacı erkek vekili temyiz dilekçesi ile, istinaf dilekçesindeki itirazlarını tekrarla kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, taraflarca açılan karşılıklı boşanma davasında taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, erkeğin davasının reddi, kadının davasının kabulünün, kadın yararına hükmedilen manevî tazminat ile erkeğin reddedilen tazminat ve nafaka taleplerinin kabulü şartlarının gerçekleşip gerçekleşmediği noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Kanun'un 1 inci, 6 ncı maddeleri, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 162 nci maddesi, 174 üncü maddesinin ikinci fıkrası, 169 uncu maddesi, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 285 vd. maddeleri, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 190 ve 191 inci maddeleri, 189 uncu maddesinin 2 nci fıkrası, 240 ıncı maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası, 370 inci maddesi ile 371 inci maddesi.

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı-karşı davacı erkek vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

23.01.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.