"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2020/766 E., 2022/1604 K.
DAVA TARİHİ : 26.10.2018
KARAR : Başvurunun kısmen kabulü, yeniden esas hakkında hüküm kurma
İLK DERECE MAHKEMESİ : Bursa 7. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2018/1012 E., 2020/80 K.
Taraflar arasındaki boşanma davalarından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davaların kabulüne karar verilmiştir.
Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekilleri tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
1. Davacı-karşı davalı kadın vekili dava dilekçesinde; erkeğin psikolojik, fiziksel ve ekonomik şiddet uyguladığını, hakaret ettiğini, aşağıladığını, kendisine karaciğer nakli yapıldığını, bu hastalık ve nakil sürecinde eşinin ve ailesinin destek olmadığını aksine küçük düşürürcü, onur kırıcı hal ve tavırlar içerisinde olduklarını, ortak çocuk Zeliha'nın davacı annesine karaciğerini vermesi nedeniyle davalının kızını evlatlıktan reddettiğini söylediğini, sürekli evden kovduğunu, agresif, huzursuz ve geçimsiz olduğunu, evden ayrılmak zorunda kaldıktan sonra aramadığını iddia ederek tarafların evlilik birliliğinin sarsılması sebebiyle boşanmalarına, 750,00 TL tedbir nafakası, 60.000,00 TL maddî, 60.000,00 TL manevî tazminat ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
2.Davacı- karşı davalı kadın vekili karşı davaya cevap dilekçesinde 1500,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakası talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı- karşı davacı erkek vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde; kadının iddialarının doğru olmadığını, sürekli evi terk edip sonra geri döndüğünü, en son 1,5 yıl önce evden ayrıldığını, bir daha da geri dönmediğini, küçük düşürdüğünü, geçimsizliğin sebebinin davacı kadının kusurlu söz ve davranışları ile evlilik birliğinin kendine yüklediği görevleri yerine getirmemesinden kaynaklandığını iddia ederek, asıl davanın reddine, evlilik birliğininin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına karşı davanın kabulüne, müşterek çocuk Menekşe'nin velayetinin davalı babaya verilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile tarafların erkeğin ailesinden tam bağımsız bir ev hayatlarının olmadığı, erkeğin ailesinin evlerine müdahaleleri ile kadına karşı küçük düşürücü söz ve davranışlarının olduğu, davalı-karşı davacı erkeğin davacı- karşı davalı kadının hastalığı konusunda ilgisiz davrandığı, kadına fiziksel ve psikolojik şiddet uyguladığı, kadına hastalığı döneminde ve nakil döneminde madden ve manen destek olmadığı, aksine onur kırıcı söz ve davranışlarda bulunduğu, davacı-karşı davalı kadının ise; evi terk ederek kendi ailesinin yanına gittiği, evlilik birliğinin bozulmasında davalı-karşı davacı erkeğin daha ağır kusurlu olduğu gerekçesi ile her iki davanın kabulü ile, tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince boşanmalarına, şartları oluştuğundan kadın yararına 500,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakası ile 15.000,00 TL maddî, 20.000,00 TL manevî tazminat ödenmesine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri:
1.Davacı-karşı davalı kadın vekili; davalı-karşı davacı erkeğin tam kusurlu olduğunu, kendisinin evi terk etmediğini, evden ayrılmak zorunda bırakıldığını, karşı davanın kabulünün hatalı olduğunu, aleyhe vekalet ücretinin hatalı olduğunu, nafaka ve tazminatların miktarının az olduğunu bildirerek, istinaf yoluna başvurmuştur.
2.Davalı-karşı davacı erkek vekili; davacı-karşı davalı kadının tam kusurlu olduğunu bildirerek kusur belirlemesi, yoksulluk nafakası, maddî ve manevî tazminatlar yönünden istinaf yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacı-karşı davalı kadının, ameliyat olup karaciğer nakli geçirdikten sonra, erkeğin kadının hastalığı ile ilgilenmemesi nedeniyle eve dönmeyip ailesinin yanına giderek, ailesinin kadının hastalığı ile ilgilenmesi suretiyle gerçekleşen vakıada kadının evi terk etmekte haklı olduğu, bu durum kadına kusur olarak yüklenemeyeceği halde, bu vakıanın mahkemece kadına kusur olarak yüklenmesinin hatalı olduğu, kadına yüklenecek bir kusurun bulunmadığı, davalı-karşı davacı erkeğin kusurlu davranışlarının dosyadaki deliller ile kanıtlandığı, evlilik birliğinin çekilmez hale gelmesinde erkeğin tam kusurlu olduğu, erkek yönünden 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesi birinci ve ikinci fıkrası uyarınca koşullarının oluşmadığı, erkeğin karşı boşanma davasının reddine karar verilmesi gerektiği, kadın yararına nafakalara ve tazminatlara hükmedilmesi doğru ise de kadın yararına hükmedilen tazminat miktarlarının ve yoksulluk nafakası miktarının az olduğu gerekçesi ile davalı-karşı davacı erkeğin istinaf talebinin esastan reddine, davacı-karşı davalı kadının kusur belirlemesi, karşı davanın kabulü, yoksulluk nafakası miktarı ve maddî-manevî tazminat miktarlarına yönelik istinaf talebinin kabulüne, tedbir nafakası miktarına yönelik istinaf talebinin esastan reddine, İlk Derece Mahkemesinin ilgili kısımlarının kaldırılmasına asıl davanın kabulüne, karşı davanın reddine, kadın yararına aylık 750,00 TL yoksulluk nafakası, 60.000,00 TL maddî tazminat ile 60.000,00 TL manevî tazminat takdirine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1.Davacı-karşı davalı kadın vekili temyiz başvuru dilekçesinde özetle; yoksulluk nafakasının miktarının usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
2.Davalı-karşı davacı erkek vekili temyiz başvuru dilekçesinde özetle; davacı-karşı davalı kadının kusurlu olduğunu, kadının kendi isteği ile evden ayrıldığını, tazminatlara ve nafakalara hükmedilmesinin usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; kararın kusur belirlemesi nafakalar ve tazminatlar yönünden bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, evlilik birliğinin sona ermesinde geçimsizliğin kimden kaynaklandığı, kadın lehine hükmedilen tazminatlar ile nafakaların şartlarının gerçekleşip gerçekleşmediği ve miktarları noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 4 üncü maddesi, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 175 inci maddesi, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup taraf vekillerince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz eden davalı-karşı davacı erkeğe yükletilmesine,
Adli yardımdan yararlanması sebebiyle başlangıçta alınmamış olan aşağıda yazılı karar ve ilam harcı ile temyiz başvuru harcının temyiz eden Birsen'e yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
23.01.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.