Logo

2. Hukuk Dairesi2022/9679 E. 2023/1596 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacının babasının tespiti için açtığı davada, mevcut soybağının reddi davasının açılmamış olmasının dava şartı yokluğuna sebep olup olmadığı hususunda ihtilaf.

Gerekçe ve Sonuç: Mevcut soybağının reddi davasının, babalık davası için ön şart teşkil ettiği ve davacının bu davayı açmamış olmasının dava şartı yokluğuna sebebiyet verdiği gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/1984 E., 2022/1599 K.

DAVALILAR : 1. ...

2....

3. ... vekilleri Av. ...

İHBAR OLUNANLAR : 1....

2. Hazine

DAVA TARİHİ : 16.10.2017

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : ... 2. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2020/102 E., 2022/391 K.

Taraflar arasındaki babalık davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın usulden reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle;kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; 04.02.1959 doğum tarihli davacının, öz babasının ..., annesinin ... olduğunu, ...'nin ... ile imam nikahıyla evlendiğini, hamile olarak kendi köyüne döndüğünü, davacıyı doğurduğunu, 13.10.1959 tarihinde ... isimli kişi ile evlendiğini iddia ederek davacının gerçek babasının 05.03.1928 doğumlu ... olduğunun tespitine, gerçeğe aykırı olan nüfus kaydının iptaline, öz babasının nüfusuna kayıt ve tesciline karar verilmesini talep etmiş; 04.11.2017 havale tarihli ıslah dilekçesi ile talep sonucunu mevcut soybağının reddi ile babalığın hükmen tespitine karar verilmesi olarak ıslah etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; iddiaların asılsız olduğunu savunarak davanın reddini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile soybağının reddi davasının tefrikine karar verildiği, soybağının reddi davasının feragat nedeniyle reddine karar verildiği, bu kararın kesinleştiği, mevcut soybağı reddedilmeden babalık davasının dinlenemeyeceği, bu durumun babalık davası için dava şartı olduğu, somut olayda davacının ... üzerine kayıtlı olduğu, soybağı ilişkisi kaldırılmadıkça işbu babalık davasının dinlenemeyeceği gerekçesi ile davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı vekili, davanın kabulü gerektiğini İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve yasaya aykırı bulunduğunu ileri sürerek kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dosyadaki yazılar, kararın dayandığı deliller ile kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre İlk Derece Mahkemesinin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı, gerekçesi ile istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili, davanın "soy bağının reddi" talebini de içerdiğini, bu dava için müstakil soy bağının reddi davası açmaya gerek olmadığını, babalık davası sübut bulduğu taktirde, bunun hukuki sonucu olarak soy bağının da hukuki olarak kendiliğinden çözülmüş olacağını, sonuç olarak bir kişinin iki biyolojik babası olmayacağına göre davacının nüfustan kaydının kendiliğinden düşmüş olacağını, Mahkemece soy bağına itiraz davası adı altında tefrik yapılarak ikinci bir davanın vücuda getirilmesinin hukuken doğru olmadığını, tefrik edilen davanın birleştirilmesi talebinin reddinin yanlış olduğunu, Bölge Adliye Mahkemesi kararının usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, babalığın hükmen tespiti istemine ilişkin olup, uyuşmazlık, davanın kabulü koşullarının oluşup oluşmadığı, dava şartlarının bulunup bulunmadığı, hak düşürücü süre içinde dava açılıp açılmadığı noktalarında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 282 nci, 301 inci, 302 nci, 303 üncü, 304 üncü maddeleri, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu, 370 inci ve 371 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

05.04.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.