Logo

2. Hukuk Dairesi2022/9790 E. 2023/461 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Karşılıklı boşanma davasında, evlilik birliğinin temelinden sarsılıp sarsılmadığı, sarsıldı ise kusurun kimde olduğu, nafaka ve tazminata hükmedilip hükmedilmeyeceği ve miktarları uyuşmazlık konusudur.

Gerekçe ve Sonuç: Tarafların karşılıklı iddia ve savunmaları, deliller ve dosya kapsamına göre, Bölge Adliye Mahkemesi kararının usul ve yasaya uygun olduğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

S

Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davaların kabulüne, tarafların boşanmalarına ve fer'îlerine karar verilmiştir.

Kararın davacı - davalı kadın vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kısmen kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı - davacı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle;kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı- davalı kadın vekili dava ve cevaba cevap dilekçesinde özetle; erkeğin fiziksel, ekonomik ve psikolojik şiddet uyguladığını, birlik görevlerini yerine getirmediğini, davalı ve ailesinin şiddet uyguladığını, dolabın kapağını kapatıp yiyecek ve ilaca erişimini engellediğini, hastalığında ilgilenmediğini, eşine değer vermeyerek fikrini sormadığını, ailesinin etkisi altında kaldığını, davacıyı savunmadığını, dul olarak geldiğini söyleyip hakaret ettiklerini iftira attıklarını ileri sürerek 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesi gereğince boşanmalarına, 250.000,00 TL maddî, 250.000,00 TL manevî tazminata, aylık 2.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı - davacı erkek vekili 07.12.2020 tarihli cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; kadının akıl hastalığı olduğunu bilmediğini, tedavi olması için uğraştığını, beden temizliğini ve ev temizliğini yapmadığını, eşyalara zarar verdiğini, fiziksel şiddet uyguladığını, ailesine saldırdığını, ruhsal sıkıntı nedeniyle cinsel birliktelik yaşayamadıklarını belirterek öncelikle 4721 sayılı Kanun’un 165 inci maddesi gereğince olmadığı takdirde 166 ncı maddesine göre davasının kabulü ile tarafların boşanmalarına, 150.000,00 TL maddî, 150.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile alınan ... kurulu raporunda kadının vesâyet altına alınmasını gerektirecek beden ve akıl hastalığının olmadığının bildirildiği, 4721 sayılı Kanun'un 165 nci maddesi koşullarının oluşmadığı, karşılıklı evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedenli davada ise erkeğin, ailesiyle beraber eşine şiddet uyguladığı, eşinin bakımı ile ilgilenmediği, kadının ise eşyalara zarar verdiği, kişisel bakımına özen göstermediği, eşi ve ailesiyle sürekli kavga ettiği, belirlenen kusurlara göre tarafların eşit kusurlu olduğu gerekçesi ile davaların kabulüne, 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince tarafların boşanmalarına, kadının tedbir, yoksulluk, maddî ve manevî tazminat taleplerinin, erkeğin ise maddî ve manevî tazminat taleplerinin reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı karşı davalı kadın vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı- davalı kadın istinaf dilekçesinde özetle; yerel mahkeme kararını kusur tespiti, erkeğin davasının kabulü, reddedilen tedbir-yoksululk nafakası ile maddî ve manevî tazminat talepleri yönünden usul ve kanuna aykırı bulunduğu ileri sürülerek, erkeğin davasının kabulü ve feriler yönünden kararın kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle karar verilmesi talep edilmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile erkeğin, eşine ailesiyle birlikte şiddet uyguladığı, eşine ilgi göstermediği ve ihtiyaçlarını karşılamadığı, ailesinin müdahalesine sessiz kaldığı ve karısını korumadığı, kadının ise kişisel bakımını yapmadığı, eşyalara zarar verdiği, eşe ve onun ailesiyle sürekli kavga ettiği, belirlenen kusurlara göre erkeğin ağır kusurlu kadının ise az kusurlu olduğu, kadın yararına tedbir nafasının miktarının az olduğu ve az kusurlu kadın yararına yoksulluk nafakası ile tazminata hükmedilmesi gerektiği gerekçesi ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) numaralı alt bendi gereğince erkeğin davasının kabulüne yönelik istinaf başvurusunun esastan reddine, kusur belirlemesi, nafaka ve tazminatlara yönelik istinaf başvurusunun 6100 sayılı Kanun'un 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (3) üncü alt bendi gereğince kısmen kabulüne infazda tereddüt yaratmaması için hükmün bu bölümlerinin kaldırılarak, gerekçenin düzeltilerek yeniden esas hakkında hüküm kurmak suretiyle kadın yararına aylık 650,00 TL tedbir ve 800,00 TL yoksulluk nafakasına, kadın yararına 20.000,00 TL maddî ve 20.000,00 TL manevî tazminata karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı - davacı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı - davacı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle ile delillerin yeterince değerlendirilmediği, Bölge Adliye Mahkemesi kararının gerekçesinin yetersiz olduğu, kadının erkeğe ve annesine yönelik şiddet vakıasının delillerine itibar edilmediği hükmün bu yönden usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; kusur belirlemesi kadın yararına hükmedilen tazminat ve nafakalar yönlünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, taraflarca açılan karşılıklı boşanma davasında taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamında imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, hükmedilen tazminatlar ile nafaka şartlarının oluşup oluşmadığı ile miktarlarının az olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Kanun’un 4 üncü maddesi, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkra, 174 üncü maddesinin ikinci fıkra 175 inci maddesi; 6100 sayılı Kanun’un 369 uncu maddesinin birinci fıkra, 370 inci maddesi ile 371 inci madde; 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun ( 6098 sayılı Kanun) 50 inci ve 51 inci madde hükümleri.

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı - davacı erkek vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

08.02.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.