"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 38. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2020/446 E., 2022/1990 K.
KARAR : Başvurunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm tesisi
İLK DERECE MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 12. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2018/646 E., 2019/871 K.
Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince her iki davanında kabulüne, tarafların boşanmalarına ve fer'îlerine karar verilmiştir.
Kararın davalı-davacı kadın vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kısmen kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı ... erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
... erkek vekili dava dilekçesinde özetle; kadının evliliği kabullenemediğini, evine ve eşine sahip çıkmadığını, eve bakmadığını, ev işlerini ve yemek yapmadığını, evli değilmiş gibi hayat sürdüğünü, dışarıdan yemek söylediğini, cinsel birliktelikten kaçındığını, her akşam saat 02:00 gibi uyuduğunu, erkeği yalnız bıraktığını, paylaşımda bulunmadığını, ciddi bir ameliyat geçirmesi nedeniyle bakıma muhtaç olan erkeğin annesinin evde bir hafta süreyle bakma isteğine karşı çıktığını, erkeğe saldırdığını, tırnakladığını, erkeğin annesine de ağır küfür ve hakaretler ettiğini, üstüne yürüyerek tehdit ettiğini, bu yaptıklarına rağmen asılsız iftiralarda bulunarak uzaklaştırma kararı aldığını, düzgün iletişim kurmadığını, eşini dinlemeyip adam yerine koymadığını, huzursuzluk çıkardığını, eşine hakaretler edip şiddet uyguladığını, küçük düşürdüğünü, onurunu kırdığını, evlilik birliğinin çekilmez hal aldığını ileri sürerek davanın kabulüne, tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun ( 4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, erkek yararına aylık 1.000,00 TL tedbir-yoksulluk nafakası ile yasal faiziyle 50.000,00 TL maddî ve 50.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı-davacı kadın vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; iddiaların gerçeği yansıtmadığını, erkeğin kadına fiziksel, duygusal, sosyal ve cinsel şiddet uyguladığını, darp ettiğini, tehdit ve hakaretlerde bulunduğunu, kadının darp raporu ile koruma kararı almak zorunda kaldığını, aynı zamanda kayınvalidesinin de hakaretlerine maruz kaldığını, darp ve tehdit sonrasında evden kovulduğunu, koruma kararı sonrasında eve gittiğinde evdeki bir takım eşyalarının izinsiz olarak götürüldüğünü ve kadına ait eşyaların da çöpe atılmış olduğunu gördüğünü, cinsel içerikli uygunsuz sitelere giren erkeğin kadını fiziksel ve cinsel anlamda aşağıladığını, cinsel anlamda aşırıya kaçan ve aykırı davranışlar sergileyerek porno bağımlısı olduğunu, psikolojik baskı uyguladığını, bu alışkanlığı nedeniyle sabahlara kadar film izlediğini, kadının fiziksel özelliklerini beğenmemeye, eleştirmeye, sürekli eski eşiyle ve başkalarıyla kıyaslama yaptığını, beden temizliğine dikkat etmediğini, sürekli kısıtlamalar getirdiğini, baskı uyguladığını, kayınvalidenin evliliğe olumsuz müdahalelerine izin verip sessiz kaldığını, annesine sürekli şikayet ettiğini, tehdit ve iftiralarla hakaretlere maruz bıraktığını, eşinden hiç bir yardım ve özveri görmediğini belirterek asıl davanın reddine, karşı davanın kabulü ile tarafların 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca boşanmalarına, kadın yararına aylık 20.000,00 TL tedbir-yoksulluk nafakasına, yasal faiziyle 200.000,00 TL maddî ve 200.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile tarafların evinde doğru dürüst yemek pişmediği, ev düzenin dağınık olduğu, erkeğin annesinin rahatsızlığı sebebiyle kendilerinde kaldığında kadının bunu istemediği ve annesine de hissettirdiği, sert tavır sergilediği, bu sebeple taraflar arasında tartışma yaşandığı bu tartışma sebebiyle tarafların birbirlerine fiziksel şiddet uyguladıkları belirtilerek boşanmaya sebep olan olaylarda kadının erkeğe nispeten ağır kusurlu olduğu gerekçesi ile her iki davanın da kabulüne tarafların 4721 sayılı Kanunun 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, erkek yararına 3.000,00 TL maddî ve 3.000,00 TL manevî tazminata, tarafların tedbir-yoksulluk nafakası ile kadının maddî-manevî tazminat taleplerinin reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı-davacı kadın vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı- davacı kadın vekili; hükmün usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek, gerekçesiz karar yazılması, kusur belirlemesi, tedbir-yoksulluk nafakası ile maddî-manevî tazminat taleplerinin reddi, erkek yararına hükmolunan maddî-manevî tazminatların usul ve esasları yönlerinden kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile Mahkemece kadına yüklenen kusurların gerçekleştiğini ve istinaf itirazında bulunmayan erkek aleyhine belirlenen fiziksel şiddet uygulamak vakıasının da kusur olarak erkeğin üzerinde kaldığını ayrıca erkeğin eşinden ayrı yattığı, kadının fiziksel özelliklerini eleştirdiği, kıyaslama yaptığı, annesinin kadına basit tehdit ve hakaret ederek evliliğe olumsuz müdahalede bulunduğu, kadını evden kovduğu ve eşyalarını çöpe attığına ilişkin vakıaların da somut, tutarlı ve görgüye dayalı tanık beyanları ile kanıtlanmış olduğunu ve bu vakıaların da erkeğe kusur olarak yüklenmesi gerektiğini, nihai olarak belirlenen ve gerçekleşen kusur durumuna göre boşanmaya sebep olan olaylarda erkeğin kadına nispeten ağır kusurlu olduğunu belirterek istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile gerekçesinin açıklandığı şekilde düzeltilmesine, İlk Derece Mahkemesinin ilgili bentlerinin kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurmak suretiyle kadın yararına, 45.000,00 TL maddî ve 45.000,00 TL manevî tazminatın boşanma hükmünün kesinleşme tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle davacı-davalıdan alınarak davalı-davacı kadına ödenmesine, kadın yararına, dava tarihinden boşanma hükmünün kesinleşme tarihine kadar geçerli olmak üzere aylık 1.000,00 TL tedbir nafakasına, erkeğin maddî ve manevî tazminat taleplerinin reddine ve kadının sair istinaf taleplerinin ise Bölge Adliye Mahkemesince 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun ( 6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) inci alt bendi gereğince esastan reddine karar verilmiştir
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde ... erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
... erkek vekili, kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek özetle, erkeğe yüklenen kusurların usul ve yasaya aykırı olduğunu, karşı tarafın erkek aleyhine ileri sürdüğü iddiaların tamamen soyut ve mesnetsiz olduğunu, hatalı kusur değerlendirmesi neticesinde kadının maddî-manevî tazminat taleplerinin kabulü ile tedbir nafakası ödenmesi kararı usul ve yasaya aykırı olduğunu, kadının kendi kusuru ile evliliği bu noktaya getirdiğini, erkek aleyhine olarak yaptığı şikayetler için de takipsizlik kararları verildiğini belirterek kusur belirlemesi, nafaka ve tazminatlar ile kendi tazminat talebinin reddi yönlerinden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, taraflarca açılan karşılıklı boşanma davasında taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamında imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, kadın yararına hükmedilen tazminatlar ve nafakalar ile miktarları ve erkeğin reddedilen tazminat taleplerinin verilmesi şartlarının gerçekleşip gerçekleşmediği noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Kanun'un 4 üncü, 166 ıncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 169 uncu, 174 üncü maddeleri, 6100 sayılı Kanun'un 353 üncü, 369 uncu, 370 inci ve 371 inci maddeleri, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50, 51 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı- davalı erkek vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,19.10.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.