"İçtihat Metni"
...
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/2971 E., 2022/2467 K.
KARAR : İstinaf başvurusunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurma
İLK DERECE MAHKEMESİ : ... 1. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2021/246 E., 2022/693 K.
Taraflar arasındaki velâyetin değiştirilmesi ve iştirak nafakası davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne, velâyetin değiştirilerek davacı anneye verilmesine ve çocuk yararına iştirak nafakasına karar verilmiştir.
Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle çocuğun ... olması nedeniyle konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir. Davacı vekili kararın tereddüt yarattığı gerekçesi ile tavzihini talep etmiş ve Bölge Adliye Mahkemesince 11.01.2023 tarihli karar ile tavzih talebinin reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi’nin tavzih kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava ve cevaba cevap dilekçesinde özetle; tarafların boşandıklarını, velâyetin babaya verildiğini, ancak davalı babanın ...'da yaşamasına rağmen velâyeti fiilen Afonkarahisar'da yaşamakta olan anne ve babasına bıraktığını, çocuğun babaanne ve dede evinde yaşamakta iken sürekli baskı altına alındığını, davalı ve kök ailesinin çocuğa seni üniversite okutmayacağız dediklerini, çocuğun fiilen anne yanında kaldığını iddia ederek velâyetinin değiştirilerek anneye verilmesine, çocuk yararına aylık 1.000,00 TL iştirak nafakasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; çocuklara baktığını, davacının daha önce de velâyet değişikliği davası açtığını ... 2. Aile Mahkemesinin 2018/3367 Esas 2019/268 Karar sayılı ilamıyla davanın reddine karar verildiğini, çocuğun reşit olmasına az bir süre kaldığını, davacının amacının çocuğu babaya karşı kullanmak olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesi’nin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dinlenilen tanık beyanları, çocuğun mahkemede alınan beyanı ile babanın velâyeti kendisinde bulunan ortak çocuğu anne yanına bıraktığı gerekçesi ile 4721 sayılı Kanun’un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince davanın kabulüne, velâyetin anneye verilmesine, çocuk yararına dava tarihinden itibaren aylık 1.000,00 TL iştirak nafakasına karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesi’nin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; çocuğun ... olduğunu, davanın konusuz kaldığını ileri sürerek kararın kaldırılmasını, yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davaya konu ortak çocuk Zeynep 18.12.2004 doğumlu olup 18.12.2022 tarihi itibariyle reşit olduğu, inceleme tarihi itibariyle çocuk reşit olduğundan velâyet ve iştirak nafakası talebi konusuz kaldığı,bu nedenle dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına, davalı babanın eylemli olarak velâyet hak ve görevini anne ve babasına bıraktığı, bu durumun velâyet değişikliğini gerektiren bir durum olduğu, dolayısıyla davacının dava tarihi itibariyle dava açmakta haklı olduğu gerekçesi ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (2) inci alt bendi gereğince davalı vekilinin istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurmak suretiyle karar verilmesine yer olmadığına, davacı yararına vekâlet ücreti ile yargılama giderlerine kesin olarak karar verilmiştir.
2. Davacı vekili tarafından temyiz başvurusunda bulunulmuş Bölge Adliye Mahkemesi’nin başlıkta belirtilen sayı ve 11.01.2023 tarihli ek kararı ile 21.12.2022 tarih ve 2022/2971 Esas,2467 Karar sayılı kararının temyiz yasa yolunun açık olmadığı, kesin olarak karar verildiği gerekçesi ile temyiz başvuru talebinin reddine karar verilmiştir .
3.Davacı vekilinin 04.01.2023 tarihli dilekçe ile tavzih talebinde bulunulmuştur. Bölge Adliye Mahkemesi’nin başlıkta belirtilen sayı ve 11.01.2023 tarihli Ek Kararı ile çocuk üzerindeki velâyet hak ve yetkisini fiilen anne ve babasına bıraktığının tespit edildiği, karar ilamının hüküm fıkrasında ve gerekçesinde tavzihe muhtaç bir yönünün bulunmadığı, dava tarihinden reşit olunan tarihe kadar geçen süre için hükmedilmesi icap eden nafakanın velâyetin fer'isi mahiyetinde olan iştirak nafakası olduğu, iştirak nafakasından bahsedilebilmesi için velâyet hususunun kesinleşmiş olmasının gerektiği, İlk Derece Mahkemesi’nin velâyet değişikliği kararı kesinleşmediği ve inceleme tarihi itibariyle çocuğun reşit olduğu, bu nedenle anneye verilen velâyet kavramından bahsedilemeyeceği gerekçesi ile tavzih talebinin reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili temyiz başvuru dilekçesinde özetle; dava tarihi olan 11.04.2021 ile çocuğun ... olduğu 18.12.2022 tarihi arasında müşterek çocuğa fiilen davacı annenin baktığını, çocuğun tüm ihtiyaçlarının karşılandığını, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (4721 sayılı Kanun) 329 uncu maddesine göre, küçüğe fiilen bakan anne veya baba lehine iştirak nafakasına hükmedilebileceğini, velâyetin kendisine bırakıldığı eş çocuğa bakmayıp karşı taraf çocuğa bakıyorsa çocuğa bakan, velâyetin değiştirilmesi davası açmak zorunda olmadan doğrudan iştirak nafakası talebinde bulunabilileceğini, dava açmada haklı olduğu belirtilmesine rağmen dava hakkında karar verilmemesi hukuka aykırı olduğunu, davacı aleyhine istinaf yargılama giderine hükmedilmesinin hatıl olduğunu ileri sürerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına, iştirak nafakasının çocuğun ... olduğu tarihten mi dava tarihinden itibaren mi konusuz kaldığı hususunun açıklanmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, tavzih talebinin reddinin hatalı olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Kanun’un 305 inci maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası, 370 inci maddesi ile 371 inci maddesi.
3. Değerlendirme
1.Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen İlk Derece Mahkemesinin 11.01.2023 tarihli kararında ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VII. KARAR
Açıklanan sebeple;
Davacı vekili tarafından yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan11.01.2023 tarihli kararın ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
07.06.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.