Logo

2. Hukuk Dairesi2023/1688 E. 2023/1826 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Boşanma davasında, Yargıtay'ın bozma kararına uyularak davanın reddine karar verilmesi üzerine davacı erkeğin yaptığı temyiz başvurusunun incelenmesi.

Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi kararının Yargıtay’ın bozma ilamına uygun olduğu ve kararda hukuka aykırılık bulunmadığı gözetilerek davacı erkeğin temyiz isteminin reddine ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi

Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen boşanma davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece ... Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava ve cevaba cevap dilekçesinde; davalının evlilik birliğinini kendisine yüklediği sorumlulukları yerine getirmediğini, davacıyla ilgilenmediğini, ona olumsuz sözler söylediğini, 2013 yılında evi terk ettiğini, o tarihten bu yana tarafların ayrı yaşadığını belirterek 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca tarafların boşanmalarına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının okuldan çıkar çıkmaz kahvehaneye giderek geç saatlere kadar ve gelmediğini, bazı günler eve hiç gelmediğini, kumar oynadığını, birlik görevlerini yerine getirmediğini, bencil ve ilgisiz olduğunu, davacının tam kusurlu eylemleri ve davranışları nedeniyle ortak yaşamı sürdüremez duruma geldiklerini, davacının evlilik birliği süresince davalıya duygusal ve ekonomik şiddet uyguladığını ileri sürerek davanın reddine, mahkeme tarafından boşanma kararı verilecek olur ise kadın lehine 500,000 TL manevi tazminata hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin 27.05.2021 tarihli ve 2020/42 Esas, 2022/377 Karar sayılı kararıyla; ortak çocuklarla ilgilenmeyen, çocukların özel günlerinde yanında olmayan, ekonomik olarak bağımsız hareket eden, sosyal ortamlarda eşini yalnız bırakan, ev işlerinde eşine yardımcı olmayan davacı erkeğin ağır, eşine ve eşinin ailesine soğuk davranan, eşinin ailesini ziyarete gitmeyen davalı kadının ise boşanmaya yol açan olaylarda az kusurlu olduğundan bahisle 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca tarafların boşanmalarına, davalı kadının manevi tazminat talebinin reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davalı kadın vekili tarafından erkeğin davasının kabulü yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin 23.12.2021 tarihli ve 2021/2700 Esas, 2021/3654 Karar sayılı kararıyla; davacı erkeğe kumar oynama, borç yapma ve alacaklıların kadından para istemesine neden olma kusurlarının eklenmesi gerektiği, erkeğe eklenen bu kusurlara göre tarafların kusur oranlarının değişmediği, erkeğin kusurlu davranışlarının kadının kişilik haklarına saldırı niteliğinde olduğundan bahisle kadının kusur tespiti ve manevi tazminata yönelik istinaf itirazlarının kabulüyle, İlk Derece Mahkemesi kararının kusur yönünden, belirtilen şekilde düzeltilmesine, manevi tazminatın reddine ilişkin hüküm fıkrasının kaldırılarak yenine geçmek üzere davalı kadın yararına 50.000,00 TL manevi tazminat ödenmesine, kadının sair istinaf itirazlarının esastan reddine karar verilmiştir.

V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davacı erkek vekili tarafından kusur belirlemesi ve aleyhine hükmedilen manevi tazminat yönünden; davalı kadın vekili tarafından ise hükmün tamamı yönünden temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairemizin 04.10.2022 tarihli ve 2022/1627 Esas ve 2022/7686 Karar sayılı ilamıyla davacı tanıklarının sözlerinin bir kısmının evlilik birliğinin temelinden sarsılması durumunu kabule elverişli beyanlar olmadığı, bir kısmının sebep ve saiki açıklanamayan, inandırıcı olmaktan uzak beyanlar olduğu, bu itibarla davanın reddi gerekirken kabulüne karar verilmesinin hatalı olduğundan bahisle kararın bozulmasına karar verilmiştir.

B. Bölge Adliye Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; Yargıtay bozma ilamına uyulması suretiyle, kadının istinaf itirazlarının kabulüyle İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılması suretiyle davanın reddine karar verilmiştir.

VI. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı erkek vekili tarafından temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı erkek vekili temyiz dilekçesinde; evlilik birliğinin temelinden sarsıldığını, tarafların ayrı yaşadıklarını, kadının birlik görevlerini yerine getirmediğini ve eşi ile ilgilenmediğini ileri sürerek reddedilen davası yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, davacı erkek tarafından açılan boşanma davasında bozmaya uyularak verilen Bölge Adliye Mahkemesi kararının hukuka ve bozma ilamına uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası, 370 inci maddesi ile 371 inci maddesi.

3. Değerlendirme

1.Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesinin hukuken mümkün olmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VII. KARAR

Açıklanan sebeple;

Davacı erkek vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

13.04.2023 tarihinde oy birliği ile karar verildi.