Logo

2. Hukuk Dairesi2023/1872 E. 2023/5632 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Tarafların karşılıklı boşanma davalarında, boşanmaya sebep olan olaylarda tarafların kusur oranlarının belirlenmesi, tazminat ve nafaka taleplerinin hukuka uygunluğu uyuşmazlığı.

Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi’nin, tarafların kusur oranlarına ilişkin değerlendirmesinin ve tazminat ile nafaka miktarına ilişkin kararının usul ve yasaya uygun olduğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ: ... Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/1812 E., 2022/1774 K.

KARAR : Başvurunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurma

İLK DERECE MAHKEMESİ: Of Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi

SAYISI : 2022/184 E., 2022/406 K.

Taraflar arasındaki karşılıklı açılan boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince erkeğin davasının reddine, kadının davasının kabulüne karar verilmiştir. Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile hükmün kaldırılarak İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

Gönderme kararı sonrasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince her iki davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince erkek vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine, kadın vekilinin istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

... erkek vekili dava dilekçesinde özetle; kadının, erkeğe hakaret ettiğini, aralarında uzun yıllardır mizaç farklılığından kaynaklı sorunlar yaşamaya başladıklarını, bu sorunların artarak devam ettiğini, sadakat yükümlülüğüne aykırı davrandığını, çocukları için evlilik birliğini devam ettirmeye çalışsalar da aralarındaki sorunların şiddetli çatışmalar yaşar hale geldiklerini, uzun zamandır ayrı yaşadıklarını, müşterek hayatın sürdüğü dönemlerde davalının kendisine karşı hep olumsuz tavırlar takındığını, bu nedenle 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı-davacı kadın vekili cevap-karşı dava dilekçesinde özetle;erkeğin, müvekkiline fiziki ve sözlü şiddet uyguladığını, hakaret ettiğini ilgisizliği, aşağılamasından dolayı müvekkilinin çok yıprandığını, evlilik birliğinin devamına imkan kalmadığını, davacının, davalıyı ortak çocuklarının önünde dahi dövmekten çekinmediğini, müvekkilinin kendisinden nafaka ve tazminat almadan boşanması için cinsel içerikli videolar ve resimler göndererek bu görüntülerin müvekkile ait olduğunu iddia ederek müvekkiline, çocuklara, müvekkilin ailesine ve tanıdıklara göndererek müvekkili tehdit ve şantaj yaptığını, müvekkilin bu durumu savcılığa bildirmesi üzerine davacı-karşı davalı hakkında soruşturma başlatıldığını, evi terk ettiğini, davacı-karşı davalının hiçbir görev ve yükümlülüğünü yerine getirmediğini belirterek bu nedenle asıl davanın reddine, karşı davanın kabulü ile evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, müvekkili lehine aylık 1.000,00 TL tedbir nafakası hükmedilmesine, boşanma kararından sonra yoksulluk nafakasına çevrilmesine, 50.000,00 TL manevî tazminata ve 100.000,00 TL maddî tazminata hükmedilmesine, karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

A. İlk Derece Mahkemesinin Birinci Kararı

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla, 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca tarafların boşanmalarına ve fer’îlerine karar verilmiştir.

B. Bölge Adliye Mahkemesinin Gönderme Kararı

1.İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri tarafların kusur oranlarının tayin ve tespitinde İlk Derece Mahkemesinin yanılgılı değerlendirmede bulunduğunu, takdir edilen maddî ve manevî tazminatların usul ve yasaya aykırı olduğunu, gerekçenin eksik olduğunu, İlk Derece Mahkemesinin kararının talepleri doğrultusunda kaldırılması talebiyle istinaf yoluna başvurmuştur.

2.Bölge Adiye Mahkemesinin 24.05.2022 tarih ve 2022/720 Esas, 2022/695 Karar sayılı kararı ile; taraf vekillerinin istinaf talebinin kabulüne, diğer istinaf nedenleri bu aşamada incelenmeksizin İlk Derece Mahkemesinin usulüne uygun yargılama yapılarak tarafların tüm talepleri hakkında ve talepler aşılmadan, tarafların bütün iddia ve savunmaları eksiksiz değerlendirilerek, delilleri tartışılarak, hangi delillere itibar edildiği, hangi delillere neden itibar edilmediği, iddia edilen hangi vakıaların ne şekilde sabit görüldüğü ve hangi beyanlara itibar edildiği de açıklanmak suretiyle, "tam kusur", "eşit kusur", "ağır kusur", "daha az kusur" ayrımına gidilerek, Anayasa'nın 141 inci maddesi ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 297 nci maddesine uygun şekilde yargısal denetime elverişli, gerekçeli ve gerekçe ile hüküm fıkrası arasında çelişki oluşturmayacak ve kaldırılan tüm hususlar yönünden usuli kazanılmış haklar gözetilerek, istinaf konusu edilmeyen kısımlar aynen muhafaza edilerek, denetlenebilir şekilde karar verilmesi için dosyanın 6100 sayılı Kanun'un 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendinin (6) ncı alt bendi uyarınca İlk Derece Mahkemesine geri gönderilmesine karar verilmesi gerekmiştir.

C.İlk Derece Mahkemesinin Son Kararı

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla davacı- davalı erkeğin düzenli bir işte çalışmadığı, evlilik birliğinin eşlere yüklediği evin giderlerine katılma yükümlülüğünü ihlal ettiği, çocukların bakım ve gözetim yükümlülüğünü ihlal ettiği, kızın okumasına karşı çıktığı, çocuğun ameliyatı ile ilgilenmediği, masraflara katılmadığı, kadına ait olduğunu iddia ettiği pornografik görüntüleri ortak erkek çocuğuna gönderdiği, kadına şiddet uyguladığı, evi terk ettiği, kadının örtülü olmasından dolayı hakaret ettiği; kadının ise erkeğe hakaret ettiği; davacı- davalı erkek her ne kadar delil olarak eşine ait olduğunu iddia ettiği pornografik görüntü içeren CD sunmuş ise de yazılım mühendisi bilirkişi tarafından CD'nin görüntü kalitesinin düşük olduğu bu görüntülere göre bir tespitin yapılamayacağı belirtilmiş ... Emniyet Kriminal dairesi ise iş yükü sebebiyle mahkemenin talebini karşılamamış olmakla ve davalı- davacı kadının delil incelenmesine razı olması, fotoğraflarını sunması ve emniyete kendisinin gidip gerekli görüntüleri vermesi hususu değerlendirilmiş, erkeğin tesadüfen internet ortamında dolaşırken kadına ait pornografik görüntüleri bulması hayatın olağan akışına aykırı bulunduğu, yaşanan olaylarda erkeğin ağır kusurlu olduğu, kadının ise daha az kusurlu olduğu gerekçesi ile asıl ve karşı boşanma davalarının kabulü ile evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, kadın yararına aylık 1.000,00 TL tedbir- yoksulluk nafakası ile 50.000,00 TL maddî, 50.000,00 TL manevî tazminata fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1.Davalı- davacı kadın vekili istinaf dilekçesinde; erkeğin tam kusurlu olduğunu, kötü davrandığını, şiddete uğradığını belirterek asıl davanın kabulü, kusur belirlemesi, yargılama giderlerine hükmedilmemesi, tazminatların ve nafakaların miktarı yönünden istinaf yoluna başvurmuştur.

2.Davacı- davalı erkek vekili istinaf dilekçesinde; kadının tam kusurlu olduğunu, kötü davrandığını, hakaret ettiğini, eksik inceleme olduğunu, kadına ait olduğunu iddia ettikleri pornografik görüntüler ile ilgili yeterince inceleme yapılmadığını, gerekçenin yetersiz olduğunu belirterek, karşı davanın kabulü, kusur belirlemesi, tazminatlar ve nafakalar yönünden istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile İlk Derece Mahkemesi tarafından da kabul edildiği üzere, taraflara isnat edilen kusurların tanık anlatımı ve dosyaya ekli diğer belgelerle, özellikle ceza mahkemesinin ilamıyla sabit olup, ceza mahkemesinin mahkumiyete ilişkin ilamının tabidir ki hukuk hakimini bağladığı, akrabalık veya diğer bir yakınlık durumunun başlı başına tanık beyanını değerden düşürücü bir sebep sayılmayacağı gibi aksine ciddi ve inandırıcı delil ve olaylar bulunmadıkça asıl olan tanıkların gerçeği söylemiş olmaları olup, dosyada tanıkların, olmamışı olmuş gibi ifade ettiğini kabule yeterli delil ve olgu da olmadığından ve İlk Derece Mahkemesi tarafından kaldırma kararına uygun şekilde yargılama yapılıp dava sonuçlandırılmış olduğundan ve erkeğin kadın aleyhine sunduğu video yönünden usulüne uygun şekilde araştırma yapılıp, bilirkişi raporu dosyaya sağlanmış olduğundan erkeğin bu yönden itirazlarının yerinde olmadığı, İlk Derece Mahkemesi tarafından kadının davası kabul edildiği halde yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına karar verilmesi usul ve kanuna aykırı olup, kadının istinaf talebinin bu yönden kabulünün gerektiği, diğer yönlere ilişkin kararda isabetsizlik bulunmadığından erkeğin tüm, kadının sair istinaf başvurularının esastan reddine, kadın lehine yargılama gideri hükmedilmemiş olmasına yönelik istinaf başvurusunun kabulüne, Mahkemenin bu hususa yönelik gerekçe ve hükmünün düzeltilerek yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle yargılama giderlerinin erkekten alınarak, kadına verilmesine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1.Davalı- davacı kadın vekili temyiz dilekçesinde; erkeğin tam kusurlu olduğunu, kötü davrandığını, şiddete uğradığını belirterek asıl davanın kabulü, kusur belirlemesi, tazminatların ve nafakaların miktarı yönünden temyiz yoluna başvurmuştur.

2.Davacı- davalı erkek vekili temyiz dilekçesinde; kadının tam kusurlu olduğunu, kötü davrandığını, hakaret ettiğini belirterek karşı davanın kabulü, kusur belirlemesi, tazminatlar ve nafakalar yönünden temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık; tarafların boşanma davalarının kabulü şartlarının oluşup oluşmadığı, eksik inceleme olup olmadığı, kusur belirlemesi, delillerin takdirinde hata edilip edilmediği, tazminatlar, nafakalar noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 4721 sayılı Kanun’un 166 ncı maddesi, 174 üncü maddesi, 175 inci maddesi.

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup taraf vekillerince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edenlere yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

23.11.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.