"İçtihat Metni"
...
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 28. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/480 E., 2022/1470 K.
KARAR : Başvurunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurulması
İLK DERECE MAHKEMESİ : ... Batı 7. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2019/39 E., 2021/57 K.
Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince her iki davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına ve fer'îlerine karar verilmiştir.
Kararın ... kadın vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmünün kısmen kaldırılarak yeniden bu yönden hüküm kurulmasına, ... kadın vekilinin diğer istinaf taleplerinin ise esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı-davacı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı- davalı kadın vekili dava dilekçesi ile; erkeğin, müvekkilini küçük görüldüğünü, fiziksel ve psikolojik şiddet uyguladığını, birlik görevlerini yerine getirmediğini, müvekkilinin ailesinin eve gelmesini yasakladığını, hastalandığında müvekkili ile ilgilenmediğini, ortak çocuk Berfin'i etkileyerek müvekkili ile görüşmesini engellediğini belirterek tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereğince boşanmalarına, ortak çocukların velâyetlerinin müvekkiline verilmesine, ortak çocukların her biir yararına ayrı ayrı aylık 750,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, müvekkili yararına 100.000,00 TL maddî, 100.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
1.Davalı- davacı erkeğe dava dilekçesi tebliğ edilmiş, davalı- davacı erkek tarafından cevap dilekçesi sunulmamıştır.
2.Davalı- davacı erkek vekili birleşen dava dilekçesinde özetle; kadının, müvekkiline hakaret ettiğini, tehdit ettiğini, aşağıladığını, ortak çocuğa şiddet uyguladığını, çocuğu tehdit ettiğini, müvekkilinin ailesini istemediğini, güven sarsıcı davranışlarda bulunduğunu, evde düşük yaptığına dair belgeler bulduğunu belirterek tarafların 4721 sayılı Kanun'un 166 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereğince
boşanmalarına, ortak çocukların velâyetlerinin müvekkiline verilmesine, ortak çocukların her biri yararına ayrı ayrı aylık 1.000,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, 100.000,00 TL maddî, 100.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile erkeğin, hastalık döneminde kadına bakıp ilgilenmediği, aşağıladığı, kadının ise, erkeğin ailesinin eve gelmesini istemediği tarafların boşanmaya yol açan olaylarda eşit kusurlu oldukları gerekçesi ile asıl ve birleşen davanın kabulü ile tarafların 4721 sayılı Kanun'un 166 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereğince boşanmalarına, ortak çocukların velâyetlerinin erkeğe verilmesine, ortak çocuklar ile kadın arasında kişisel ilişki kurulmasına, ortak çocukların her biri yararına ayrı ayrı aylık 450,00 TL tedbir ve iştirak nafakasına, kadının maddî ve manevî tazminat ile yoksulluk nafakası taleplerinin reddine, ziynete yönelik davasının açılmamış sayılmasına, erkeğin maddî ve manevî tazminat talebinin reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı- davalı kadın vekili istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı- davalı kadın vekili süresinde sunduğu istinaf dilekçesinde özetle; kusur oranının tespitinde hataya düşüldüğü, ortak çocuk Berfin'in beyanlarına itibar edilmemesinin hatalı olduğu, boşanmaya neden olan olaylarda erkeğin kusurlu olduğu, birleşen davanın kabulünün hatalı olduğu, tazminatların, tedbir ve yoksulluk nafakasının reddi, ortak çocuk Utku için 16.04.2018 tarihinden 27.02.2020 tarihine kadar takdir edilecek tedbir nafakasının müvekkiline verilmesi, ortak çocuk Berfin için 14.08.2018 tarihinden 28.11.2019 tarihine kadar müvekkilinden alınıp erkeğe verilmesi gerektiği, 28.11.2019-27.02.2020 tarihleri arasında ise ortak çocuğun anne yanında olması nedeniyle müvekkiline verilmesi gerektiğini, ayrıca nafaka miktarlarının müvekkili için çok yüksek bir miktar olduğu gerekçeleri ile erkeğin davasının kabulü, kusur belirlemesi, tazminatların ve yoksulluk nafakasının reddi, nafakaların miktarı yönlerinden İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda karar verilmesi istemi ile istinaf başvurusunda bulunmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile İlk Derece Mahkemesince; boşanmaya sebep olan olaylarda taraflar eşit kusurlu kabul edilmiş ise de, tüm dosya kapsamından; tarafların İlk Derece Mahkemesince kabul edilen ve gerçekleşen kusurlu davranışları yanında, erkeğin birlik görevlerini yerine getirmediği anlaşılmakla bu kusurun da gerekçeye eklenmesi gerektiği, gerçekleşen bu durum karşısında boşanmaya neden olan olaylarda erkeğin ağır kusurlu olduğu, İlk Derece Mahkemesince erkeğin davasının da kabulü ile boşanmaya karar verilmesinin isabetli olduğu, kadının davasında verilen boşanma hükmü istinafa konu edilmeksizin kesinleştiği, bu durumda erkeğin birleşen davası boşanma yönünden konusuz kaldığı, bu sebeple İlk Derece Mahkemesi kararının, erkeğin birleşen davasındaki boşanmaya, yargılama giderleri ve vekâlet ücretine dair kısımlarının kaldırılmasına, konusuz kalan dava nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına karar vermek gerektiği, erkeğin konusuz kalan birleşen davası sebebiyle yapılan yargılama giderlerinin haklılık durumuna göre kadından tahsiline, erkek yararına vekâlet ücretine hükmedilmesine karar vermek gerektiği, ortak çocuk Berfin'in tarafların ayrı yaşamaya başladıklarından bu yana baba yanında kaldığı, sadece velâyetin anneye verildiği 28.11.2019 tarihinden sonra kısa bir süre anne yanında kaldığı, ortak çocuk ... Utku'nun ise asıl dava tarihinden 2019 yılı Aralık ayına kadar annesinin yanında kaldığı, 2019 yılı Aralık ayından itibaren de babasının yanında kalmaya başladığı, İlk Derece Mahkemesince ortak çocuk Berfin yararına (istinafa gelenin sıfatı gözetilerek) birleşen dava tarihinden (14.08.2018) boşanma hükmünün kesinleştiği tarihe kadar tedbir nafakasına hükmedilmesi ve hükmedilen tedbir nafakası miktarı isabetli ise de; ortak çocuk ... Utku yararına birleşen dava tarihinden hükmün kesinleştiği tarihe kadar tedbir nafakasına hükmedilmesi doğru olmadığı ortak çocuk ... Utku yararına takdir edilen tedbir nafakasına yönelik istinaf isteminin kabulü ile tedbir nafakası konusunda yeniden karar verilerek ortak çocuk ... Utku yararına asıl dava tarihi olan 16.04.2018 tarihinden 2019 yılı Aralık ayına kadar aylık 450,00 TL tedbir nafakasının erkekten alınarak kadına verilmesine, ortak çocuk ... Utku yararına 2019 yılı Aralık ayından boşanma hükmünün kesinleştiği tarihe kadar geçerli olmak üzere aylık 450,00 TL tedbir nafakasının kadından alınarak erkeğe verilmesine karar vermek gerektiği, tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile kusurları ve hakkaniyet ilkesi ve evlilik süresi dikkate alınarak kadın yararına uygun miktarda maddî ve manevî tazminat takdiri gerektiği gerekçesi ile kadın vekilinin, kusur belirlemesine, tazminat taleplerinin reddine ve ortak çocuk ... Utku yönünden tedbir nafakasına yönelik istinaf taleplerinin kabulüne, sair istinaf istemlerinin ise esastan reddine İlk Derece Mahkemesi kararının kabul edilen yönlerden kaldırılmasına, asıl davada boşanma hükmü istinafa konu edilmeden kesinleştiğinden erkeğin boşanma talebi hakkında karar verilmesine yer olmadığına, ortak çocuk Berfin yararına (istinafa gelenin sıfatı gözetilerek) birleşen dava tarihinden boşanma hükmünün kesinleştiği tarihe kadar geçerli olmak üzere aylık 450,00 TL tedbir nafakası kadından alınarak erkeğe verilmesine, ortak çocuk ... Utku yararına asıl dava tarihinden (16.04.2018) 2019 yılı Aralık ayına kadar aylık 450,00 TL tedbir nafakasının erkekten alınarak kadına verilmesine, ortak çocuk ... Utku yararına 2019 yılı Aralık ayından boşanma hükmünün kesinleştiği tarihe kadar geçerli olmak üzere aylık 450,00 TL tedbir nafakasının kadından alınarak erkeğe verilmesine, ortak çocukların her biri yararına ayrı ayrı boşanma hükmünün kesinleştiği tarihten itibaren geçerli olmak üzere aylık 450,00 TL iştirak nafakasının kadından alınarak erkeğe verilmesine, 30.000,00 TL maddî, 30.000,00 TL manevî tazminatın erkekten alınarak kadına verilmesine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı-davacı erkek vekili temyiz isteminde bulunulmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı- davacı erkek vekili; kusur belirlemesinin ve ortak çocuk ...'ın iştirak nafakası usul ve kanuna aykırı bulunduğunu beyanla; kusur belirlemesi ve ortak çocuk ... yararına hükmedilen iştirak nafakası yönlerinden kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, taraflarca 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrasında düzenlenen evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebine dayalı olarak açılan boşanma ve fer'îleri istemine ilişkin davada taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, ortak çocuk ... yararına hükmedilen iştirak nafakasının doğru olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanun'un (6100 sayılı Kanun) 190 ıncı maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 inci ve 371 inci maddeleri. 4721 sayılı Kanun'un 6 ıncı maddesi, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 182 nci, 327 nci, 328 nci, 330 uncu maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı- davacı erkek vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
13.06.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.