"İçtihat Metni"
...
MAHKEMESİ : Konya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/1087 E., 2022/2497 K.
...
...
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Aksaray 4. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2019/352 E., 2022/32 K.
Taraflar arasındaki ipoteğin kaldırılması davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile eşi davalı ...'in davaya konu taşınmazı 2016 yılından bu yana aile konutu olarak kullandıklarını, davalı ...'in 03.08.2018 tarih ve 18978 yevmiye nolu hukuki işlem ile davalı ... A.Ş. lehine müvekkilinin ve eşinin 2016 yılından bu yana birlikte yaşadıkları aile konutu niteliğinde bulunan taşınmaz üzerine müvekkilinin bilgisi ve muvafakati dışında ipotek tesis ettirdiğini, taşınmaza ilişki ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takip başlatıldığını belirterek davalı eş adına kayıtlı ... parsel 12 nolu mesken üzerine 03.08.2018 tarih 18978 yevmiye nolu işlem ile konulan ipoteğin kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
1.Davalı ... cevap dilekçesi sunmamıştır.
2.Davalı banka vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafından ipoteğin bilgisi ve rızası dışında tesis edildiği iddia edilse dahi, dilekçe ekinde sunulan muvaffakat beyanından anlaşılacağı üzere davacının davaya konu ipotek işlemine dair kendi imzasını taşıyan açık rızası mevcut olduğunu, ayrıca 2018 yılında tesis edilen ipotek işlemi sırasında davacıdan alınan rıza beyanı hilafına davacının takipten sonra taşınmazın aile konutu olduğunu iddia etmesi ve bu gerçek dışı iddiasına dayanarak ipoteğin bilgisi dışında tesis edildiği gerekçesi ile fekkini talep etmesinin kötü niyetle hareket edildiğinin ispatı olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davacının, 09.08.2018 tarihli, davalı banka tarafından dosyaya sunulan ve davacı tarafın imzasının bulunduğu "Aile konutunun ipotek verilmesi veya eşlerden birinin taşınmazdaki kendi payını ipotek vereceği hallerde diğer eşten alınacak yazılı rıza örneği" başlıklı rıza açıklaması içerikli belgedeki imzasını açıkca inkar etmediği, davalı bankanın basiretli tüccar olarak gerekli araştırmayı yaptığı, ipotek belgesinden aile konutu olduğunun anlaşıldığı, açık rızaya yönelik ıslak imzalı belgenin diğer eşin açık rızası olduğu, davanın iyiniyetli olarak açılmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; hükmün tamamı yönünden yönünden istinaf yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davalı ...'in dava konusu taşınmazı 19.08.2016 tarihinde satın aldığı, bu taşınmazın aile konutu olarak kullanıldığı, dava konusu taşınmaz üzerine davalı banka lehine 03.08.2018 tarih 18978 yevmiye no ile 350.000,00 TL tutarında ipotek konulduğu, davacı kadının 03.08.2018 tarihli rıza açıklaması beyanında davaya konu meskenle ilgili davalı banka lehine ipotek konulmasına açıkça rıza gösterdiği, bu rızanın hile ile elde edildiğine dair başkaca bir delil de bulunmadığı, dilekçeler aşamasında davacı kadın tarafından da imzaya itiraz etmediği anlaşıldığından davanın reddinin doğru ve yerinde olduğu gerekçesiyle davacı kadın vekilinin istinaf talebinin esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili temyiz dilekçesinde özetle; davacının, bankaya eşinin çalıştığı şirketin kredi kullanacağı ve kendisinin de eşine bu konuda rıza göstermesi gerektiği inancıyla götürüldüğünü, davacıya aile konutuna ipotek konulacağı için rıza istendiğinin söylenmediğini, banka tarafından da bu konuda bilgi verilmediğini, davacının aile konutuna ipotek konulması işlemine rıza göstermediğini, yapılan işlemin kefalet ipoteği olduğunu, belgenin geçersiz olduğunu ileri sürerek; davanın reddi yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, ipoteğin kaldırılması davası olup, uyuşmazlık davanın kabulü koşullarının oluşup oluşmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri; 4721 sayılı Kanunu’un 194 üncü maddesi
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
25.12.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
...