Logo

2. Hukuk Dairesi2023/2248 E. 2023/1221 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Bozma ilamına uyularak verilen kararda hükmedilen tazminat miktarının uygunluğu ve bozma dışında kalan hususlara ilişkin temyiz incelemesinin yapılıp yapılamayacağı.

Gerekçe ve Sonuç: Bozma ilamına uyularak verilen kararın hukuka uygun olduğu, bozma kapsamı dışında kalarak kesinleşen hususlara ve karşı taraf lehine kazanılmış hak teşkil eden konulara ilişkin temyiz incelemesi yapılamayacağı gözetilerek, İlk Derece Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi

Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen karşılıklı boşanma davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece ... Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi esastan ret kararının ortadan kaldırılarak İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; kesinleşen yönler hakkında karar verilmesine yer olmadığına, davalı-davacı kadın yararına maddî ve manevî tazminata karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesi kararı her iki taraf vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı-davalı erkek vekili dava dilekçesinde; tarafların evlilik birliğinin sarsılması sebebi ile boşanmalarına, müvekkili lehine 1.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, çocuklar için ayrı ayrı 500,00 TL iştirak nafakasına, müvekkili lehine 100.000,00 TL maddî ve 100.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı-davacı kadın vekili birleşen dava dilekçesinde; tarafların evlilik birliğinin sarsılması sebebi ile boşanmalarına, müvekkili lehine 2.500,00 TL yoksulluk nafakasına, ortak çocuk Arslan için aylık 1.500,00 TL, Vahit ve Elif için aylık ayrı ayrı 1.300,00 TL iştirak nafakasına, müvekkili lehine yasal faiziyle birlikte 700.000,00 TL maddî ve 1.300.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin 16.12.2021 tarihli ve 2020/268 Esas, 2021/891 Karar sayılı kararı ile davacı-davalı erkeğin; kadına ağır şiddet uygulaması, hakaret etmesi, ailesi ile görüştürmemesi, müşterek çocukları kadının ailesinin yüzüne tükürtmesi, kadının ailesini evden kovması, kadının ailesine hakaret etmesi sebepleri ile ağır kusurlu olduğu, davalı-davacı kadının ise erkeğin ailesine hakaret etmesi sebepleri ile az kusurlu olduğu belirtilerek asıl ve birleşen davaların kabulü ile tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca boşanmalarına, ortak çocukların velâyetlerinin anneye verilmesine, ortak çocuklar yararına tedbir ve iştirak nafakasına, kadının yoksulluk nafakası talebinin reddine, erkeğin yoksulluk nafakası ve tazminat taleplerinin reddine, kadın yararına 20.000,00 TL maddî ve 20.000,00 TL manevî tazminata, tazminatlara kararın kesinleşmesinden itibaren yasal faiz işletilmesine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davacı-davalı erkek vekili; kadının davasının kabulü, kusur belirlemesi, tazminatlar, nafakalar ve velâyet yönünden; davalı-davacı kadın vekili ise erkeğin davasının kabulü, kusur belirlemesi, tazminatlar ve nafakalar yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin 24.02.2022 tarihli ve 2022/320 Esas, 2022/340 Karar sayılı kararı ile tarafların istinaf başvurularının ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.

V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davacı-davalı erkek; kadının davasının kabulü, kusur belirlemesi, tazminatlar, nafakalar ve velâyet yönünden; davalı-davacı kadın ise erkeğin davasının kabulü, kusur belirlemesi, tazminatlar ve nafakalar yönünden yönlerden temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairenin 31.05.2022 tarihli ve 2022/3501 Esas, 2022/5188 Karar sayılı kararı ile kadın yararına hükmolunan maddî ve manevî tazminatın az olduğu gerekçesiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılmasına, İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına, hükmün bozma kapsamı dışında kalan temyiz konu diğer bölümlerinin ise onanmasına arar verilmiştir.

B. İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile bozma kapsamı dışında kalarak kesinleşen yönler hakkında karar verilmesine yer olmadığına, kadın yararına 40.000,00 TL maddî ve 40.000,00 TL manevî tazminata, tazminatlara kararın kesinleşmesinden itibaren yasal faiz işletilmesine karar verilmiştir.

VI. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde her iki taraf vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1. Davacı-davalı erkek vekili katılma yoluyla; kusur belirlemesinin hatalı olduğunu, müvekkili lehine maddî ve manevî tazminata hükmolunması gerektiğini, kadının tazminat taleplerinin reddi gerektiğini belirterek; kusur belirlemesi, tazminatlar ve reddedilen tazminat talepleri yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

2. Davalı-davacı kadın vekili; tazminatların az olduğunu belirterek; tazminat miktarları yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık; uyulmasına karar verilen bozama ilamı uyarınca karar verilip verilemeyeceği, bozmaya uymakla kesinleşen ve kazanılmış hak oluşturan yönlere ilişkin temyiz itirazlarının incelenip incelenemeyeceği, kadın yararına hükmedilen tazminatların miktarının dosya kapsamına ve hakkaniyete uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Kanun’un 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkrası; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası, 370 inci maddesi, 371 nci maddesi.

3. Değerlendirme

1.Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen İlk Derece Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmanın kapsamı dışında kalarak kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesinin artık mümkün olmadığı gibi bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak oluşturan yönlerin de yeniden incelenmesinin hukuken mümkün olmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VII. KARAR

Açıklanan sebeple;

Her iki taraf vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edenlere yükletilmesine,

Dosyanın mahkemesine gönderilmesine,

22.03.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.