Logo

2. Hukuk Dairesi2023/2255 E. 2023/4874 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Karşılıklı boşanma davasında, boşanmaya sebep olan olaylarda kusurun kimde olduğu, maddi ve manevi tazminat taleplerinin yerinde olup olmadığı ve miktarları ile vekalet ücreti takdiri uyuşmazlığı.

Gerekçe ve Sonuç: Dosyadaki deliller ve tarafların beyanları değerlendirilerek, boşanmaya sebep olan olaylarda erkeğin tam kusurlu olduğunun tespit edilmesi, kadına verilen maddi ve manevi tazminat miktarlarının uygunluğu ve vekalet ücreti takdirinde bir isabetsizlik bulunmaması gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 28. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/1639 E., 2022/1958 K.

KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddi

İLK DERECE MAHKEMESİ : Gölbaşı (Ankara) 2. Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi

SAYISI : 2019/509 E., 2021/563 K.

Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince asıl davanın reddine, karşı davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına ve fer'îlerine karar verilmiştir.

Kararın davacı-karşı davalı erkek vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı-karşı davalı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı-karşı davalı erkek vekili dava ve cevaba cevap (karşı davaya cevap) dilekçelerinde özetle; tarafların 1981 yılında evlendiğini, kadının, sık sık ortak konutu terk ettiğini, sürekli olarak boşanmak istediğini söylediğini, hakaret ettiğini, erkeğin akrabaları ile görüşmesine izin vermediğini, ortak konuta misafir kabul etmediğini, birlik görevlerini ihmal ettiğini, ortak çocuğun kadının kusurlu davranışı sebebiyle intihar ettiğini, karşı davada dayanılan vakıaların gerçeği yansıtmadığını iddia ederek asıl davanın kabulü ile tarafların evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebiyle boşanmalarına, karşı davanın reddine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı-karşı davacı kadın vekili cevap ve ikinci cevap (karşı davaya cevaba cevap) dilekçelerinde özetle; asıl dava dilekçesinde dayanılan vakaların gerçeği yansıtmadığını, erkeğin, sürekli olarak fiziksel, duygusal, ekonomik, psikolojik şiddet uyguladığını, hakaret ve tehdit ettiğini, birlik görevini ihmal ettiğini iddia ederek karşı davanın kabulü ile tarafların evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebiyle boşanmalarına, asıl davanın reddine, kadın yararına 1.000.000,00 TL maddî tazminat, 1.000.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile her ne kadar erkek tarafından asıl dava dilekçesinde kadının kusurlu davranışları sebebiyle evlilik birliğinin sarsıldığı iddia edilmişse de dayanılan vakıaları ispata yarar delil sunulmadığı, asıl davanın ispat edilemediği, karşı dava yönünden yapılan incelemede ise erkeğin, kadına fiziksel şiddet uyguladığı, bu durumun dinlenen tanık beyanı ile ispatlandığı, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda erkeğin tam kusurlu olduğu gerekçesiyle asıl davanın reddine, karşı davanın kabulü ile tarafların evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebiyle boşanmalarına, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda erkeğin tam kusurlu olduğu, kusurlu davranışının kadının kişilik haklarına saldırı niteliğinde olduğu, tarafların ekonomik ve sosyal durumları dikkate alındığında kadın yararına 15.000,00 TL maddî tazminat, 15.000,00 TL manevî tazminata karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı-karşı davalı erkek vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı-karşı davalı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; İlk Derece Mahkemesi tarafından verilen kararın hatalı olduğu, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda kadının tam kusurlu olduğu ve asıl davanın kabulü ile karşı davanın reddine karar verilmesi gerektiği, kadın yararına tazminata hükmedilmesinin hatalı olduğu, her iki dava yönünden de kadın yararına vekâlet ücreti takdir edilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu belirtilerek; hükmün tamamı yönünden istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, İlk Derece Mahkemesince kabul edilen ve gerçekleşen kusurlu davranışlara göre, boşanmaya sebep olan olaylarda davacı- karşı davalı erkeğin tamamen kusurlu olduğu, davalı- karşı davacı kadının atfı kabil kusurlu bir davranışının ispatlanamadığı, kadının kusurlu bir davranışının varlığı ispat edilemediğinden, davacı- karşı davalı erkek tarafından açılan asıl davanın reddi gerektiği, İlk Derece Mahkemesince asıl davanın reddi ile evlilik birliğinin sarsılmasında erkeğin tamamen kusurlu olduğuna dair belirlemenin isabetli olduğu, toplanan delillerden boşanmaya sebep olan olaylarda davalı- karşı davacı kadının kusurunun bulunmadığı, davacı- karşı davalı erkeğin tamamen kusurlu olduğu, boşanma sonucu kadının, en azından diğerinin maddî desteğini yitirdiği, tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile kusur belirlemesi ve hakkaniyet ilkesi dikkate alınarak davalı- karşı davacı kadın yararına uygun miktarda maddî tazminat takdirinin ve hükmedilen maddî tazminat miktarının isabetli olduğu, erkeğin kusurlu davranışının aynı zamanda kadının kişilik haklarına saldırı teşkil ettiği, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, tazminata esas olan fiilin ağırlığı ile hakkaniyet kuralları dikkate alınarak uygun miktarda manevî tazminat takdirinin ve manevî tazminat miktarının isabetli olduğu, kanunda yazılı haller dışında, yargılama giderlerinin, aleyhine hüküm verilen taraftan alınmasına karar verildiği, vekâlet ücretinin de yargılama giderlerinden olduğu, İlk Derece Mahkemesince davalı- karşı davacı kadının boşanma davası kabul ve erkeğin asıl davası reddedildiğine göre, asıl ve karşı davada kendisini vekil ile temsil ettiren davalı- karşı davacı kadın yararına her iki davada vekâlet ücretine hükmedilmesinde, davacı- karşı davalı erkek yararına vekâlet ücretine hükmedilmemesinde bir isabetsizlik bulunmadığı, İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve yasaya uygun olduğu belirtilerek davacı-karşı davalı erkek vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı-karşı davalı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı-karşı davalı erkek vekili tarafından Bölge Adliye Mahkemesinin esastan ret kararının hatalı olduğu belirtilerek; istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle hükmün tamamı yönünden Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması talep edilmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, karşılıklı açılan boşanma davasında taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamında imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, kadının davasının kabulü, erkeğin davasının reddi kararının yerinde olup olmadığı, kadın yararına maddî, manevî tazminat verilmesi şartlarının gerçekleşip gerçekleşmediği ve miktarları ile vekâlet ücreti noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 190 ıncı madde, 323 üncü maddesi, 326 ncı maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası, 370 inci maddesi ve 371 inci maddesi; 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 4 üncü maddesi, 6 ncı maddesi, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkraları; 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddeleri; Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'nin ilgili maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı- karşı davalı erkek vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,19.10.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.