"İçtihat Metni"
...
MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/1346 E., 2022/2006 K.
...
...
KARAR : İstinaf başvurusunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında karar
İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 16. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2018/685 E., 2021/661 K.
Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davaların kabulüne, tarafların boşanmalarına ve fer'îlerine karar verilmiştir.
Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince erkek vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine, kadın vekilinin istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekilleri tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı- davalı erkek vekili dava ve birleşen davaya cevap dilekçesinde özetle; kadının, çocuklara gereken ilgi ve şefkati göstermediğini, erkeği bir eş olarak benimsemediğini, hiç bir ortamda saygı göstermediğini, çevresine karşı karaladığını, küçük düşürdüğünü, evin gündelik işlerini yerine getirmediğini, çocuğun altını saatlerce temizlemediğini, çocuklara üç gün yemek vermeyerek şiddet ve işkence uyguladığını, psikiyatri merkezince verilen ilaç ve tedavi yöntemlerini bilinçli bir şekilde uygulamadığını, pahalı hediyeler istediğini, çocukları da alarak evi terk ettiğini iddia ederek 4721 sayılı Türk Medeni Kanun'un (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesi gereğince davasının kabulüne tarafların boşanmalarına, velâyetin babaya verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı-davacı kadın vekili cevap ve birleşen dava dilekçesinde özetle; iddiaların asılsız olduğunu, erketen sürekli şiddet görmeye başladığını, hakaretlerine, aşağılamalarına ve hor görmelerine maruz kaldığını, cinsel şiddet uyguladığını, zorla porno izlettirdiğini, ters ilişki talep ettiğini, şiddet ve hakaretlerinden dolayı psikolojisinin bozulduğunu ve ilaç tedavisine başlandığını, ilaçları düzenli bir şekilde kullanmasına engel olduğunu, seni altı ay karanlık odayı kapatırım, elimden kimse alamaz diyerek tehditlerde bulunduğunu, son olayda şiddet uyguladığını, kadın sığınma evine yerleşmek zorunda kaldığını ileri sürerek 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 336 ncı ve 337 nci maddeleri gereğince adli yardım talebinin kabulüne, 4721 sayılı Kanun’un 166 ncı maddesi gereğince erkeğin davasının reddine, davasının kabulüne, tarafların boşanmalarına, kişisel ilişki kurulmasına, kadın yaranına aylık 1.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, kadın yararına 50.000,00 TL maddî ve 50.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile kadının ev işlerinin yapmadığı, çocuklarla ilgilenmediği; erkeğin, eşine fiziksel şiddet ve cinsel şiddet uyguladığı, hakaret edip küfür ettiği, boşanmaya neden olan olaylarda erkeğin ağır kadının az kusurlu olduğu gerekçesi ile 4721 sayılı Kanun’un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince davaların kabulüne, tarafların boşanmalarına, çocukların velâyetinin babaya verilmesine, kadın yararına 15.000,00 TL maddî ve 10.000,00 TL manevî tazminata, kadın yararına aylık 400,00 TL tedbir ve 600,00 TL yoksulluk nafakasına karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1. ... erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; kararın hatalı olduğunu ileri sürerek kararın kadının davasının kabulü, kusur belirlemesi, nafaka ve tazminatlar yönünden kaldırılmasına yeniden esas hakkında hüküm kurmak suretiyle karar verilmesini talep etmiştir.
2. Davalı-davacı kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; kararın hatalı olduğunu ileri sürerek kararın erkeğin davasının kabulü, kusur belirlemesi, nafaka, tazminatlar ve aleyhine hükmedilen vekâlet ücreti yönünden kaldırılmasını, yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile kusura ilişkin yapılan değerlendirme ve her iki davanın kabulü ile boşanmaya karar verilmesinin doğru olduğu; boşanma veya ayrılık davası açılınca hâkim, davanın devamı süresince gerekli olan özellikle eşlerin barınmasına, geçimine ve çocukların bakım ve korunmasına ilişkin geçici önlemleri kendiliğinden (resen) almak zorunda olduğu, herhangi bir geliri ve malvarlığının bulunmayan, boşanma yüzünden yoksulluğa düşeceği anlaşılan ağır kusurlu olmayan kadın yararına yoksulluk nafakasına hükmedilmesinin doğru olduğu; boşanmaya sebep olan olaylarda daha ziyade veya eşit kusurlu olmadığı anlaşılan, mevcut veya beklenen menfaatleri boşanma yüzünden zedelenen, en azından eşinin maddî desteğini yitiren ve bu olaylar nedeniyle kişilik hakları saldırıya uğrayan kadın yararına maddî ve manevî tazminat takdir edilmesinin doğru olduğu; adli yardımın yapılacak tüm yargılama ve takip giderlerinden geçici olarak muafiyet sağladığı, adli yardım kararından dolayı ertelenen tüm yargılama giderleri ile devletçe ödenen avansların dava veya takip sonunda haksız çıkan kişiden tahsil olunacağı, gerekçesi ile erkeğin istinaf başvurusunun 6100 sayılı Kanun'un 353 üncü maddesinin (1) inci fıkrasının (b) bendinin (1) inci alt bendi gereğince esastan reddine; tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına, nafakanın niteliğine, günün ekonomik koşulları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, evlilik süresi, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile boşanma yüzünden zedelenen mevcut ve beklenen menfaatlerin kapsamı dikkate alındığında kadın yararına hükmedilen yoksulluk nafakası ile tazminat miktarlarının az olduğu gerekçesi ile davalı- davacı kadının nafaka ve tazminat miktarına yönelik itirazlarına konu istinaf başvurusunun 6100 sayılı Kanun’un 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (2) inci alt bendi gereğince istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurmak suretiyle kadın yararına aylık 750,00 TL yoksulluk nafakasına, kadın yararına 30.000,00 TL maddî ve 30.000,00 TL manevî tazminata, kadının sair yönlere ilişkin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1.... erkek vekili temyiz başvuru dilekçesinde özetle; kararın hatalı olduğunu ileri sürerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının kadının davasının kabulü, kusur belirlemesi, kadın yararına hükmedilen tazminat ve nafakalar ile miktarları yönünden bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
2.Davalı-davacı kadın vekili temyiz başvuru dilekçesinde özetle; kararın hatalı olduğunu ileri sürerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının erkeğin davasının kabulü, kusur belirlemesi, tazminat ve nafaka miktarları yönünden bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, karşılıklı açılan boşanma davasında taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamında imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, davaların kabullerinin doğru olup olmadığı ile tazminat, nafaka şartları oluşup oluşmadığı ile miktarlarının uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesi, 166 ncı maddesinin birinci fıkrası. 6100 sayılı Kanun’un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası, 370 inci maddesi ile 371 inci maddesi.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere, delillerin takdirinde hata görülmemesine göre usul ve kanuna uygun olup taraf vekillerince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz eden ...'e yükletilmesine,
Adli yardımdan yararlanması sebebiyle başlangıçta alınmamış olan aşağıda yazılı karar ve ilam harcı ile temyiz başvuru harcının ...'e yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
13.12.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
...
...