"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/142 E., 2023/116 K.
DAVA TARİHİ : 25.02.2021
KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddi
İLK DERECE MAHKEMESİ : Kayseri 2. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2021/231 E., 2022/777 K.
Taraflar arasındaki aile konutu nedeniyle tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın usulden reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 2011 tarihinden bu yana Kayseri İli Talas İlçesi 1058 Ada 1 Parsel Talas Mahalle/Köy, Harami Mevkii 14. Kat, No:58 bağımsız bölümde tapuya kayıtlı taşınmazı aile konutu olarak kullandığını, ... tarafından ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla başlattığı icra takibinde taşınmazın ihalesinin yapılarak taşınmazın 15.02.2020 tarihinde satışının gerçekleştiğini, ipotek işleminin davacının bilgisi dışında tesis edildiğini ve bu işlemin yapılmasına rıza göstermediğini, aile konutunun üzerine ipotek tesis edilip satışının gerçekleştirilmesine ilişkin açık rızanın kanıtı olabilecek hiçbir belgenin bulunmadığını iddia ederek 4721 sayılı Türk Medeni Kanun'un (4721 sayılı Kanun) 194 üncü maddesi gereğince davasının kabulüne, taşınmaz üzerine ihtiyati tedbir konulmasına, davalı ...Ş adına tescilli olan tapu kaydının iptaline, taşınmazın davacı adına tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı banka vekili cevap dilekçesinde özetle; banka tarafından dava dışı Hacı Maksut Yerlikaya aleyhine Kayseri Gayrimenkul Satış İcra Dairesi'nin 2020/344 Esas sayılı dosyası ile ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takip başlatıldığını, borcun ödenmemesi üzerine Kayseri İli Talas İlçesi 1058 Ada 1 Parsel Talas Mahalle/Köy, 14. Kat, No:58 bağımsız bölümdeki taşınmazın cebri icra yolu ile satışının gerçekleştiğini, davacı ve eşinin Danimarka'da ikamet etmeleri nedeni ile dava konusu taşınmazın aile konutu özelliğinin bulunmadığını, adreste kimsenin oturmadığı ve ev sahiplerinin yurt dışında yaşadığının adrese gidilerek İcra Müdürlüğünce tespit edildiğini ileri sürerek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
1.Kayseri 6. Asliye Hukuk Mahkemesinin 25.02.2021 tarih ve 2021/134 Esas, 2021/137 Karar sayılı kararı ile aile k onutu nedeniyle tapu iptal ve tescil istemine ilişkin olup, 4721 sayılı Kanun'un üçüncü kısmı hariç, ikinci kitabında yer almaktadır. 4787 Sayılı Aile Mahkemelerinin kuruluş, görev ve yargılama usullerine dair Kanunun 5173 sayılı Kanunla değişik 4 üncü maddesi, 4721 sayılı Kanun'un ikinci kitabından üçüncü kısım hariç olmak üzere 4721 sayılı Kanun'un 118 inci ile 395 inci maddeleri arasında yer alan maddelerden kaynaklanan bütün davaların, aile mahkemeleri kurulan yerlerde bu mahkemelerce bakılacağını hükme bağlandığı gerekçesi ile görevsizlik kararı verilmiştir.
2.İlk Derece Mahkemesinin yukarıda başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, dinlenen tanık beyanlarından tarafların Türkiye'ye geldiklerinde yaşadıkları yerin dava konusu taşınmaz olduğu, tarafların yılın belli dönemlerinde yurt dışında belli dönemlerinde Türkiye deki dava konusu taşınmazda yaşıyor olmaları dava konusu taşınmazın aile konutu vasfı taşıdığı gerçeğini değiştirmediği, tarafların Türkiye ye geldiklerinde yaşam faaliyetlerini gerçekleştirdikleri yerin dava konusu taşınmaz olduğu, cevap dilekçesinde davalı banka ipotek tesis edilirken davacı eşin açık rızasının olduğuna ilişkin bir savunmada bulunmadığı ve buna ilişkin bir delil sunulmadığı, bu nedenlerle her ne kadar davacı yanın taşınmazın aile konutu niteliği taşımasından dolayı ve ipotek tesisi esnasında davacı yanın açık rızasının bulunduğu ispatlanamadığından dolayı tapu iptal ve tescil talebi yerinde olduğu ancak tapu tescil talebinin taşınmazın önceki sahibi diğer eş adına talep edilmesinin gerektiği, taşınmazın davacı adına tesciline karar verilmesi halinde hukuki sebebi olmayan bir tescile sebebiyet verilmiş olacağı, bir an için diğer eşin davaya dahil edilerek yargılamaya devam edilmesi gerektiği düşünülse bile davacı yanın talep sonucunda kendi adına tescil talep ettiği nazara alındığında davalının şuan ki hukuki durumunu etkileyecek bir talebi olmadığı, diğer eşin davaya dahil edilmesinin yerinde olmayacağı gerekçesi ile 4721 sayılı Kanun’un 194 üncü maddesi gereğince kendi adına tescil mümkün olmadığından davanın usulden reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; sehven talep sonunda davacı adına tescilini talep ettiklerini, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 31 inci maddesi gereği hakimin aydınlatma yükümlülüğü olduğunu, açıklama ve sonuç çelişkisinin giderilmesi gerektiğini, davanın usulden reddine karar verilmesinin hatalı olduğunu ileri sürerek kararın tümü yönünden kaldırılmasını, yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile İlk Derece Mahkemesince davanın esasıyla ilgili hükme etki edecek tüm delillerin toplanıp değerlendirildiği, usulü işlemlerin kanuna uygun olarak yerine getirildiği, kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği gerekçesi ile istinaf başvurusunun 6100 sayılı Kanun’un 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin birinci alt bendi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili temyiz başvuru dilekçesinde özetle; istinaf başvuru dilekçesini tekrarlamakla birlikte, hakimin davayı aydınlatma yükümlülüğü olduğunu, açıklama ve sonuç çelişkisinin giderilmesi gerektiğini, dava dilekçesinin talep sonucunun yanlış yazılmasından dolayı usulden reddedilmesinin hakkaniyete aykırı olduğunu ileri sürerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının tümü yönünden bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, usulden ret kararının yerinde olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Kanun’un 25 inci maddesi, 31 inci maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası, 370 inci maddesi ile 371 inci maddesi. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 194 üncü maddesi.
3. Değerlendirme
1.Davacı kadın; aile konutu olarak kullanılan taşınmaza rızası alınmadan eşi tarafından ipotek tesis ettirildiğini, borcun ödenmemesi nedeniyle yapılan icra takibi sonrası taşınmazın alacağına mahsuben bankaya satış yapıldığını, ipotek işleminin geçersiz olması nedeniyle banka adına yapılan satışın iptali ile taşınmazın davacı adına tescilini talep etmiş olup 4721 sayılı Kanun'un 194 üncü maddesi kapsamında kayıt maliki olmayan eşe getirilen korumadan yararlanmak üzere dava açmıştır. Olayları açıklamak taraflara, hukuki nitelendirme hakime aittir. Davacı dava konusu taşınmazın kendi adına tescilini talep etmiş ise de buradaki amacın ipotek nedeniyle yapılan satış işleminin iptali olup taşınmazın eski haline getirilmesidir. O halde bu talebin çoğun içinde azın olduğu da gözetilerek eski malik adına tescil talebini içerdiği düşünülmeden karar verilmesi doğru görülmemiş ve bozmayı gerektirmiştir.
2.Davacı kadın tarafından 4721 sayılı Kanun'un 194 üncü maddesi gereğince aile konutu olarak kullanılan taşınmazın geçersiz ipotek nedeniyle bankaya yapılan satış işleminin ve tapu kaydının iptali ile davacı adına tescili talebi ile açılmıştır. Dava konusu aile konutu olduğu ileri sürülen taşınmazın tasarruf öncesi davacının eşi adına kayıtlıdır. Taraf teşkili kamu düzenine ilişkindir. Gerek aile tapu iptal ve tescil, gerekse ipoteğin kaldırılması istemleri; kayıt maliki olan davacının eşinin hak ve çıkarlarını etkileyebilecek niteliktedir. Bu nedenle, davaya konu taşınmazın kayıt maliki olan davacının eşinin de davaya dahil edilmesi, taraf teşkilinden sonra, 6100 sayılı Kanun'un 31 inci maddesi gereğince aydınlatma görevi kapsamında talep sonucunun açıklattırılarak, tarafların gösterdiği delillerin toplanıp değerlendirilerek; gerçekleşecek sonucu uyarınca karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir.
IV. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1.Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,
2.İlk Derece Mahkemesi kararının BOZULMASINA,
3.Davacı kadın vekilinin sair temyiz itirazlarının reddi ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozma kapsamı dışında kalan temyize konu bölümlerinin 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Peşin alınan harcın istek halinde yatırana iadesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, karardan bir örneğinin ilgili Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
13.03.2024 tarihinde oy çokluğuyla karar verilmiştir.
KARŞI OY YAZISI
Usul ve yasaya uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına hükmetmek kanaatinde olduğumdan sayın çoğunluğun (1) numaralı bozma gerekçesine katılmıyorum.