"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/1780 E., 2023/54 K.
KARAR : İstinaf başvurunun esastan reddi
İLK DERECE MAHKEMESİ : Kocaeli 3. Aile Mahkemesi
SAYISI : 2020/81 E., 2021/708 K.
Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına ve fer'îlerine karar verilmiştir.
Kararın davalı erkek vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların 1994 yılında evlendiğini, bu evlilikten ortak çocuklarının olduğunu, erkeğin ve erkeğin annesinin kadına fiziksel ve psikolojik şiddet uyguladığını, erkeğin, kadına, kadının ailesine ve ortak çocuklara hakaret ettiğini, birlik görevlerini ihmal ettiğini, borçlandığını, kadının ailesi ile görüşmesini istemediğini, sadakat yükümlülüğünü ihlal ettiğini, kadını başkaları ile kıyasladığını, ekonomik, duygusal şiddet uyguladığını, tehdit ettiğini iddia ederek davanın kabulü ile tarafların evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebiyle boşanmalarına, kadın yararına aylık 750,00 TL tedbir nafakası, 750,00 TL yoksulluk nafakası, 200.000,00 TL maddî tazminat, 200.000,00 TL manevî tazminat, erkek tarafından alınan ve kadına iade edilmeyen ziynet eşyalarının aynen iadesine, aynen iadenin mümkün olmaması durumunda ise bedel iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı erkek vekili cevap dilekçesinde özetle; dava dilekçesinde dayanılan vakıaların gerçeği yansıtmadığını, dava dilekçesinde dayanılan vakıalardan sonra evlilik birliğinin devam ettiğini ve bu vakıaların kadın tarafından affedildiğini, kadının, erkeği aşağıladığını, yalan söylediğini, birlik görevlerini ihmal ettiğini, psikolojik şiddet uyguladığını, ziynetlerin erkek tarafından alınmadığını iddia ederek davanın reddine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile erkeğin, kadına çarşıya ve benzeri yerlere gitmesi konusunda sürekli baskı uyguladığı ve engellemeler çıkardığı, sedef hastası olduğu ve vücudunda çıkan dökülmeleri gelişi güzel ortaya attığı, kadına ve ortak çocuklara hakaretler ettiği, ekonomik, duygusal, sosyal şiddet uyguladığı, kadını başkaları ile kıyasladığı, her ne kadar kadın tarafından dava dilekçesinde fiziksel şiddet vakıasına dayanılmışsa da fiziksel şiddet olayından sonra evlilik birliğinin devam ettiği ve hoşgörü kapsamında kaldığı, erkeğe kusur olarak yüklenemeyeceği, kadının ise sedef hastası olan erkek ile ilgili "... kabukların dökülüyor bunlarla uğraşmak zorunda mıyım..." şeklinde sözler söylediği, bu hususun tüm dosya kapsamından anlaşıldığı, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda erkeğin kadına nazaran ağır kusurlu olduğu gerekçesiyle davanın kabulü ile tarafların evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebiyle boşanmalarına, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda erkeğin kadına nazaran ağır kusurlu olduğu, erkeğin kusurlu davranışının kadının kişilik haklarına saldırı niteliğinde olduğu, tarafların ekonomik ve sosyal durumları, hakkaniyet ilkesi dikkate alınarak kadın yararına 21.500,00 TL maddî tazminat, 20.500,00 TL manevî tazminat, kadının çalışmadığı, sürekli gelirinin bulunmadığı dikkate alınarak kadın yararına aylık 500,00 TL tedbir nafakası, 600,00 TL yoksulluk nafakası, ziynet alacağı davasının işbu dava dosyasından tefriki ile ayrı bir esasa kaydedilmesine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; İlk Derece Mahkemesi tarafından yapılan kusur belirlemesinin hatalı olduğu, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda erkeğe yüklenecek kusurlu bir davranışın bulunmadığı, kadın yararına tazminata ve nafakaya hükmedilmesinin hatalı olduğu, erkeğin İlk Derece Mahkemesince hükmedilen tazminatları ve nafakaları ödeyecek maddî gücü de olmadığı, davanın reddine karar verilmesi gerektiği belirtilerek; hükmün tamamı yönünden istinaf yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile İlk Derece Mahkemesince boşanmaya sebebiyet veren olaylarda erkeğin ağır kusurlu olduğunun tespiti ile davanın kabulüne ve tarafların boşanmalarına karar verilmesinde herhangi bir isabetsizlik olmadığı, kusur belirmesinin isabetli olduğu, tarafların ekonomik ve sosyal durumları, kusur durumu, evlilikte geçen süre, paranın satın alma gücü ve hakkaniyet ilkesi dikkate alınarak kişilik hakları saldırıya uğrayan kadın yararına maddî ve manevî tazminata karar verilmesinin isabetli olduğu, tazminat miktarlarında da herhangi bir isabetsizlik bulunmadığı, tarafların tespit olunan ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda erkeğin ağır kusurlu oluşu, evlilikte geçen süre, paranın satın alma gücü ve hakkaniyet ilkesi dikkate alındığında boşanmakla yoksulluğa düşeceği anlaşılan kadın yararına tedbir ve devamında yoksulluk nafakasına hükmedilmesinde usul ve esas yönünden herhangi bir hukuka aykırılık bulunmadığı, miktarların da isabetli olduğu belirtilerek davalı erkek vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı erkek vekili tarafından Bölge Adliye Mahkemesi esastan ret kararının hatalı olduğu belirtilerek istinaf dilekçesinde ileri sürülen gerekçelerle hükmün tamamı yönünden temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebine dayalı boşanma ve fer'îleri istemine ilişkin davada taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik bulunup bulunmadığı, geçimsizlik var ise kusurun kimden kaynaklandığı, davanın kabulü ile boşanmaya hükmedilmesinin yerinde olup olmadığı, kadın yararına maddî tazminat, manevî tazminat, yoksulluk nafakası ve tedbir nafakası verilmesi şartlarının gerçekleşip gerçekleşmediği ve miktarları noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanun'un (6100 sayılı Kanun) 190 ıncı maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 inci maddesinin birinci fıkrası ve 371 inci maddesi; 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 4 üncü maddesi, 6 ncı maddesi, 166 ncı maddesinin birinci fıkrası, 169 uncu maddesi, 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkraları, 175 inci maddesi; 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 inci maddesi, 51 inci maddesi.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı erkek vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
28.11.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.