Logo

2. Hukuk Dairesi2023/3004 E. 2024/486 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Karşılıklı boşanma davasında kadın yararına hükmedilen maddi ve manevi tazminat miktarlarının yüksekliği.

Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi kararının usul ve yasaya uygun olduğu, temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenlerin bozma için yeterli olmadığı değerlendirilerek kararı onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

...

MAHKEMESİ : Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/411 E., 2023/182 K.

DAVA TARİHİ : 09.10.2018

KARAR : Kabul

İLK DERECE MAHKEMESİ : Gebze 3. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2018/794 E., 2021/820 K.

Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince her iki davanın da kabulüne ve tarafların boşanmaları ile boşanmanın fer'îlerine karar verilmiştir.

Kararın davalı-davacı kadın vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı ... erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

... erkek vekili dava dilekçesinde özetle; kendisinin ilçe denetimlerine gittiğinde kadının bekar memurlar ile yalnız başına geç saatlere kadar mesaiye kaldığını, bu yüzden aralarında şiddetli tartışmalar başladığını, kadının boşanma davası açmadan önce üzerine olan ve beraber aldıkları Giresun'daki 3 + 1 ve İzmit'teki 3 + 1 daireleri kendisinden habersiz sattığını, rahmetli oğlu ...'ı görmeye gittiğinde tehdit edildiğini, 1999 tarihinden sonra kadın ile bugüne kadar hiçbir zaman bir araya gelmediklerini, davalının taksirli olarak oğlu Metehan'ın ölümüne sebep olma ihtimalinin olduğunu ileri sürerek davanın kabulüne, tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun ( 4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı-davacı kadın vekili birleşen dava dilekçesinde özetle; erkeğin bir bayan ile kaçtığını, eşinden haber alamayınca kendisinin kayıp olduğunu düşünerek savcılığa müracaat ettiğini, Gümüşhane'den gelen bir telefonla kaçtığını öğrendiğini, bu ayrılık sürecince evlatları ve eşi ile hiçbir şekilde ilgilenmediğini, evliliğin bu hale gelmesinin tek sebebinin erkek olduğunu belirterek, asıl davanın reddi ile birleşen davanın kabulüne, tarafların 4721 sayılı Kanunun 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, kadın için aylık 500,00 TL tedbir ve yoksulluk, 100.000,00 TL maddî ve 100.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile erkeğin eşi ve çocukları ile ilgilenmediği belirtilerek erkeğin 08.10.2012 de açtığı boşanma davasının, 06.03.2014 tarihinde Gebze 2. Aile Mahkemesi'nin 2012/316 Esas, 2014/144 Karar sayılı ilamı ile reddedildiğini ve 14.09.2014 tarihinde kesinleştiğini, erkeğin eldeki davaya dayanak davada birlik görevlerini yerine getirmediğinin, haklı bir neden olmaksızın ortak konutu terk ederek bir başka kadın ile karı-koca hayatı yaşamak suretiyle sadakat yükümlülüğüne uymadığının ve yaşadığı bu kadından üç çocuk sahibi olduğunun, eşini arayıp sormadığı gibi ihtiyaçlarını da karşılamadığının belirtilerek erkeğin evlilik birliğini bitiren olaylarda tam kusurlu olduğunun tespit edildiğini, tarafların süreçte bir araya gelmediğini ve evlilik birliğinin kurulamadığını, boşanmaya sebep olan olaylarda erkeğin tam kusurlu olduğunu ve 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin son fıkrasının şartlarının gerçekleştiğini belirterek erkeğin davasının 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin son fıkrası gereğince, kadının davasının da 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası gereğince ayrı ayrı kabulüne, tarafların boşanmalarına, kadının yoksulluk nafakası talebinin tarafların emekli olup gelirlerinin birbirine yakın olması nedeniyle reddine, kadın yararına 10.000,00 TL maddî ve 10.000,00 TL manevî tazminata karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içind davalı-davacı kadın vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı-davacı kadın vekili, hükmün usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek, erkeğin davasının kabulü ve tazminatların miktarı yönünden kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile tarafların kusur durumu ve ekonomik sosyal durumları gereğince kadın lehine hükmedilen nafakanın az olduğu gerekçesi ile istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesinin ilgili bentlerinin kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurmak suretiyle 80.000,00 TL maddî ve 70.000,00 TL manevî tazminata, davalı-davacı kadının sair istinaf taleplerinin ise esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde ... erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

... erkek vekili, kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek maddî ve manevî tazminatlar yönlerinden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, taraflarca açılan karşılıklı boşanma davasında kadın yararına hükmedilen tazminatların miktarı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Kanun'un 4 üncü ve 166 ncı maddesi, 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkrası. 6100 sayılı Kanun'un 370 inci ve 371 inci maddeleri. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup ... erkek vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

25.01.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.