Logo

2. Hukuk Dairesi2023/3016 E. 2023/6045 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Taraflar arasındaki boşanma davasında, boşanmaya sebep olan olaylarda kusurun belirlenmesi, buna bağlı olarak tazminat ve yoksulluk nafakasına hükmedilip hükmedilmeyeceği uyuşmazlığı.

Gerekçe ve Sonuç: Mahkeme, tarafların karşılıklı iddia ve savunmaları, deliller ve dosyadaki tüm belgeler birlikte değerlendirildiğinde, yerel mahkeme kararında usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığı gözetilerek istinaf mahkemesinin kararının onanmasına karar vermiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

...

MAHKEMESİ : Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/262 E., 2023/111 K.

...

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Zonguldak 2. Aile Mahkemesi

SAYISI : 2020/4 E., 2021/475 K.

Taraflar arasındaki boşanma davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına ve boşanmanın fer'îlerine karar verilmiştir.

Kararın davalı kadın vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı kadın vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı erkek vekili dava ve cevaba cevap dilekçesinde; kadının sadakatsiz olduğunu, erkeği tehdit ettiğini ve sürekli komşularla tartıştığını iddia ederek; tarafların zina ve evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına, erkek yararına yasal faiziyle birlikte 20.000,00 TL maddî, 30.000,00 TL manevî tazminata ve erkeğin bankadaki birikimlerini harcaması sebebiyle kadının 90.000,00 TL ödemesine hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı kadın vekili cevap dilekçesinde; erkeğin baskıcı olduğunu, eşinin ailesi ile görüşmesini kısıtladığını, fiziksel ve psikolojik şiddet uyguladığını, küfür ve hakaret ettiğini, aile müdahalesine sessiz kaldığını, ailesinin kadına fiziksel şiddeti olduğunu, birlik görevlerini yerine getirmediğini, parasını alkol ve kumara harcadığını, cinsellikten kaçındığını, tarafların çocuklarının olması için tedavi gördüklerini ancak erkeğin tedavi sürecinde destek olmadığını iddia ederek; davanın reddine karar verilmesini istemiş, boşanmaya karar verilmesi halinde kadın yararına aylık 3.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; evlilik birliğinin ortak hayatı sürdürmeleri taraflardan beklenmeyecek derecede temelinden sarsıldığı, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda sadakat yükümlülüğüne aykırı davranan kadının tam kusurlu olduğu, boşanma sebebiyle mevcut veya beklenen menfaatleri zedelenen ve kişilik hakları saldırıya uğrayan erkek eş yararına maddî ve manevî tazminata hükmedilmesi gerektiği ve tam kusurlu kadının yoksulluk nafakasına hak kazanamayacağı gerekçesi ile; davanın kabulü ile tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkrası uyarınca boşanmalarına, kadın yararına aylık 300,00 TL tedbir nafakasına, kadının yoksulluk nafakası talebinin reddine ve erkek yararına kesinleşme tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz ile birlikte 12.500,00 TL maddî, 12.500,00 TL manevî tazminata, davacı erkeğin alacak talebinin ise dosyadan tefrikine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı kadın vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı kadın vekili istinaf dilekçesinde özetle; boşanma hükmü, kusur belirlemesi, aleyhe hükmedilen tazminatlar ve reddedilen yoksulluk nafakası talebi yönlerinden İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak talepleri doğrultusunda davanın reddine karar verilmesi istemi ile istinaf başvurusunda bulunmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, kararın usul ve kanuna uygun olduğu, erkeğin zina sebebine dayalı boşanma talebi hakkında hüküm kurulmamış ise de erkeğin istinaf başvurusu bulunmadığından yanlışlığa değinilmekle yetinildiği gerekçesi ile, davalı kadın vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) inci alt bendi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı kadın vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı kadın vekili temyiz dilekçesinde özetle; boşanma hükmü, kusur belirlemesi, aleyhe hükmedilen tazminatlar ve reddedilen yoksulluk nafakası talebi yönlerinden kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu beyanla; kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, evlilik birliğinin ortak hayatı sürdürmeleri taraflardan beklenmeyecek derecede temelinden sarsılıp sarsılmadığı, sarsılmış ise kusur belirlemesinin ve kusur belirlemesine bağlı olarak davanın kabulünün ve kadının yoksulluk nafakası talebinin reddi ile erkeğin tazminat taleplerinin kabulünün doğru olup olmadığı, doğru ise tazminat miktarlarının hakkaniyete uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Kanun'un 190 ıncı maddesi, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 4721 sayılı Kanun’un 4 üncü ve 6 ncı maddeleri, 166 ncı maddesinin birinci ve ikinci fıkraları, 174 üncü ve 175 inci maddeleri. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı kadın vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

07.12.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

...