"İçtihat Metni"
...
MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi
SAYISI : 2022/758 E., 2023/5 K.
DAVA TARİHİ : 15.10.2019
KARAR : Kısmen kabul
Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen karşılıklı boşanma davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece İlk Derece Mahkemesi kararının kadın lehine hükmedilen maddî ve manevî tazminatların miktarı yönünden bozulmasına, bozma kapsamı dışında kalan yönlerden ise kısmen onanmasına karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; kesinleşen hususlarda karar verilmesine yer olmadığına, kadın yararına maddî ve manevî tazminat ödenmesine karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararı davacı-karşı davalı kadın ve davalı-karşı davacı erkek vekilleri tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda; hükmü temyiz eden davacı-karşı davalı kadın 07.03.2023 tarihli dilekçesiyle temyiz talebinden feragat ettiğini bildirdiğinden temyiz başvurusunun feragat sebebiyle reddine karar vermek gerekmiştir.
Davalı-karşı davacı erkek vekilinin gerekli şartları taşıdığı anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hakimi tarafından hazırlanan rapor dinlenildikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı-karşı davalı kadın vekili dava dilekçesinde; tarafların evliliklerinin erkeğin kusurlu hareketleri neticesinde temelinden sarsıldığını ileri sürerek 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca tarafların boşanmalarına, kadın lehine aylık 1.500,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakası ile 100.000,00 TL maddî, 100.000,00 TL manevî tazminat ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı-karşı davacı erkek vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde; evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına neden olan olaylarda davacı-karşı davalı kadının kusurlu olduğunu ileri sürerek asıl davanın tümüyle reddine, karşı davalarının kabulü ile 4721 sayılı Kanun'un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca tarafların boşanmalarına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin 04.02.2021 tarihli ve 2019/931 Esas, 2021/75 Karar sayılı kararıyla; erkeğin kadına hakaret ettiği, kadını aşağıladığı, çok fazla icra dosyasının bulunduğu, kadının ise erkeğe fiziksel şiddet uyguladığı, böylece evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına neden olan olaylarda tarafların eşit kusurlu olduklarından bahisle asıl ve karşı davanın kabulüyle tarafların boşanmalarına, kadının maddî ve manevî tazminat taleplerinin reddine, kadın yararın aylık 250,00 TL tedbir ve kararın kesinleşmesinden sonra aylık 400,00 TL yoksulluk nafakası ödenmesine reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı-karşı davalı kadın vekili kusur belirlemesi ve reddedilen tazminat talepleri yönünden istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin 16.06.2021 tarihli ve 2021/863 Esas, 2021/852 Karar sayılı kararıyla İlk Derece Mahkemesince verilen kararın usul ve kanuna uygun olduğu gerekçesiyle başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Birinci Bozma Kararı
1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı karşı davalı kadın vekili tarafından kusur belirlemesi ve reddedilen tazminatlar yönünden temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairemizin 13.10.2021 tarihli ve 2021/7017 Esas, 2021/7227 Karar sayılı ilamıyla mahkemece kabul edilen ve gerçekleşen kusurlu davranışlara göre davalı-karşı davacı erkeğin ağır, davacı-karşı davalı kadının ise az kusurlu olduğu, bu yön gözetilmeksizin davacı-karşı davalı kadın yararına maddî ve manevî tazminata hükmedilmesi gerekirken tazminat taleplerinin reddine karar verilmiş olmasının hatalı olduğu gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
B. İkinci Bozma Kararı
1. Bozmaya uyan İlk Derece Mahkemesince verilen 16.05.2022 tarihli ve 2021/1063 Esas, 2022/208 Karar sayılı kararıyla kesinleşen hususlarda karar verilmesine yer olmadığına, bozma ilamında belirtilen ilkeler doğrultusunda ve yasal koşulları oluştuğu gerekçesiyle davacı-karşı davalı kadın yararına 10.000,00 TL maddî, 10.000,00 TL manevî tazminat ödenmesine dair verilen karara karşı süresi içinde davacı-karşı davalı kadın vekili tazminatların miktarı yönünden, davalı-karşı davacı erkek vekili ise kadının kabul edilen davası, kusur belirlemesi, aleyhine hükmedilen yoksulluk nafakası ve tazminatlar yönünden temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairemizin 27.09.2022 tarihli ve 2022/7560 Esas, 2022/7530 Karar sayılı ilamıyla tarafların tespit edilen sosyal ve ekonomik durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile ihlal edilen mevcut ve beklenen menfaatler dikkate alındığında kadın yararına hükmedilen maddî ve manevî tazminat miktarlarının az oluğu gerekçesiyle İlk Derece Mahkemesi kararının bu yönlerden bozulmasına, bozma kapsamı dışında kalan sair yönlerden ise kararın onanmasına karar verilmiştir.
C. İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Bozmaya uyan İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararla; kesinleşen hususlarda karar verilmesine yer olmadığına, bozma ilamında belirtilen ilkeler doğrultusunda kadın yararına 30.000,00 TL maddî, 30.000,00 TL manevî tazminat ödenmesine karar verilmiştir.
VI. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı-karşı davacı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı-karşı davacı erkek vekili temyiz dilekçesinde, erkeğin boşanmaya sebebiyet verecek şekilde bir kusurunun bulunmadığını, asıl davanın kabulüne karar verilmesinin hatalı olduğunu ileri sürerek kadının kabul edilen davasının tüm yönleriyle bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, taraflarıca karşılıklı olarak açılan boşanma davasında az kusurlu kadın lehine hükmedilen maddî ve manevî tazminat miktarlarının hakkaniyete uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesi, 174 üncü maddesinin birinci ve ikinci fıkrası, 6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası, 370 inci maddesi ile 371 inci maddesi, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun (6098 sayılı Kanun) 50 nci ve 55 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen İlk Derece Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmanın kapsamı dışında kalarak kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesinin artık mümkün olmadığı gibi bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak oluşturan yönlerin de yeniden incelenmesinin hukuken mümkün olmadığı anlaşılmakla; davalı-karşı davacı erkek vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1. Davacı-karşı davalı kadının temyiz başvurusunun feragat nedeniyle REDDİNE,
2.Davalı-karşı davacı erkek vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz eden Nihat'a yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine,
01.06.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.