Logo

2. Hukuk Dairesi2023/3316 E. 2023/2682 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Evlatlık ilişkisinin kaldırılması davasında, Hukuk Genel Kurulu kararı sonrası verilen evlatlık ilişkisinin kaldırılmasına dair kararın hukuka uygun olup olmadığı.

Gerekçe ve Sonuç: Hukuk Genel Kurulu kararında belirtilen, evlat edinilenin evlat edinenin eşinin torunu olması ve evlat edinilenin ergin olması sebebiyle altsoyunun muvafakatinin alınması gerektiği hususları gözetilerek, evlatlık ilişkisinin kaldırılmasına dair mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi

SAYISI : 2022/194 E., 2022/666 K.

KARAR : Kabul

Taraflar arasındaki evlatlık ilişkisinin kaldırılması davasından dolayı bozma sonrası yapılan yargılama sonunda, Mahkemece asıl davanın kabulüne karar verilmiştir.

Mahkeme kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikler yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

1.Davacı ... vekili asıl dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin annesi Necmi ...'ın 02.02.2011 tarihinde vefat ettiğini, evlat edinen Necmi ...'ın ölmeden çok kısa bir süre önce eşi Mustafa'nın torunu olan davalıyı evlat edindiğini ancak evlat edinme sırasında tasarruf ehliyeti bulunmadığı gibi davalının baskısı ile oluşan yanılma, aldatma veya zorlama sonucu gerçekleştiğini, evlatlık ilişkisi kurulurken 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 313 üncü ve devamı maddelerinde öngörülen erginlerin evlat edinilmesindeki şekil şartlarına da uyulmadığını iddia ederek Bursa 2. Aile Mahkemesinin 28.01.2011 tarihli ve 2010/460 E., 2010/1568 K. sayılı kararı ile kurulan evlatlık ilişkisinin tüm sonuçlarıyla birlikte kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

2.Davacı ... vekili birleşen dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin kardeşi olan evlat edinen Necmi ...'ın tasarruf ehliyetinin bulunmadığını, psikolojik rahatsızlıkları olduğunu, ayrıca evlat edinme dosyasında evlat edinmeye ilişkin şartların hiçbirinin yerine getirilmediğini ileri sürerek Bursa 2. Aile Mahkemesinin 28.01.2011 tarihli ve 2010/460 E., 2010/1568 K. sayılı kararı ile kurulan evlatlık ilişkisinin tüm sonuçlarıyla birlikte kaldırılarak davalının Necmi ...'ın evlatlığından çıkarılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili süresinde verdiği asıl ve birleşen davalara cevap dilekçesinde özetle; evlat edinenin psikolojik ve ruhsal bir rahatsızlığının bulunmadığını, akli melekelerinin yerinde olduğu gibi korkutulması ve tehdit edilmesinin de söz konusu olmadığını, evlatlık ilişkisinin kaldırılması sebeplerinin 4721 sayılı Kanun'da sınırlı olarak sayıldığını, evlatlık ilişkisinin usule uygun olarak kurulduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemece, 29.11.2012 tarih ve 2011/242 Esas, 2012/1088 Karar sayılı kararı ile; taraf beyanları, tanık anlatımları ve tüm dosya kapsamına göre; Necmi ...'ın sağlıklı iken kendi iradesi ile davalıyı evlat edindiği, 4721 sayılı Kanun'da aranan evlat edinme şartlarının oluştuğu ve evlatlık ilişkisinin kaldırılmasını gerektirir bir durum bulunmadığı gerekçesiyle davacılar Selvinas ile Durgut'un açmış oldukları davaların reddine karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1. Mahkeme kararına karşı süresi içinde asıl davada davacı ... vekili ile birleşen davada davacı ... vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2.Yargıtay (Kapatılan) 18. Hukuk Dairesinin 20.06.2013 tarih ve 2013/7557 Esas, 2013/10754 Karar sayılı kararı ile davacı ... vekilinin temyiz isteminin, kararın süresinden sonra temyiz edilmiş olması nedeniyle reddine karar verilmiş; davacı ... vekilinin temyizi yönünden; davacı ...'ın diğer iddialar yanında, mirasbırakanı Necmi ...'ın evlat edinme tarihinde ehliyetsiz olduğu iddiasına da dayandığı, Mahkemece vesayet dosyası, mirasbırakan ile ilgili tüm ilaç ve hastane kayıtları, hasta tabela kağıtları, ölüm nedeni ile ilgili belgeler dosya içine konulduktan sonra Adli Tıp Kurumu'ndan evlat edinme tarihinde fiil ehliyetinin olup olmadığı hakkında rapor alınıp tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucu uyarınca karar verilmesi gerekirken, eksik araştırma ve inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesinin ... görülmediği gerekçesiyle karar bozulmuştur.

B. İkinci Bozma Kararı

1.Bozmaya uyan Mahkemece, dosya arasına alınan hastane kayıtları ve Adli Tıp Kurumu Başkanlığının 23.06.2014 tarihli raporuna göre Necmi ...'ın evlat edinme tarihi olan 10.12.2010 tarihinde fiil ehliyetine haiz olduğu gerekçesiyle asıl davada davacı ...'ın açmış olduğu evlatlık ilişkisinin kaldırılması davasının reddine, birleşen davada davacı ...'un açmış olduğu evlatlık ilişkisinin kaldırılması davasının reddine ilişkin karar kesinleştiğinden yeniden karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş; karara karşı, süresi içinde asıl davada davacı ... vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2.Yargıtay (Kapatılan) 18. Hukuk Dairesinin 12.05.2015 tarihli ve 2015/15 E., 2015/8047 K. sayılı kararı ile; dosyadaki bilgi ve belgelerden; 1927 doğumlu Necmi ...'ın 29.01.1970 tarihinde 1928 doğumlu Mustafa D. ile evlendiği, davacı ...'ın Necmi ... tarafından 30.04.1979 tarihinde evlat edinildiği, Bursa 2. Aile Mahkemesinin 2010/460 esas sayılı dosyasında 28.01.2011 tarihinde verilen ve kesinleşen kararı ile davalı 25.02.1985 doğumlu Mustafa'yı 4721 sayılı Kanun'un 306 ncı maddesi uyarınca evlat edinen Necmi ...'ın 02.02.2011 tarihinde öldüğü, davacı ...'ın 01.04.2011 tarihinde dava açarak evlat edinme koşullarının gerçekleşmediğini ileri sürerek evlatlık ilişkisinin kaldırılmasını istediği, mahkemece evlat edinme tarihinde Necmi ...'ın ehliyetinin bulunduğu ve davanın sabit olmadığı gerekçesiyle reddine karar verildiği, Necmi ...'ın davalıyı evlat edinme tarihinde alt soyu konumunda olan evlat edindiği kızı Selvinas'ın olduğu ve onun açık muvafakatinin bulunmadığı gibi evlat edinilen 1985 doğumlu Mustafa'nın evlat edinenin eşi olan 1928 doğumlu Mustafa'nın çocuğu olmayıp torunu olduğu; davanıni ergin kişinin evlat edinilmesi şartlarının oluşmaması nedeniyle kurulan evlatlık ilişkisinin kaldırılması istemine ilişkin olduğu, belirtilen yasal düzenlemeler ve dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, ergin kişinin evlat edinilmesine ilişkin koşulların evlat edinme davası sırasında gerçekleşmediğinden evlatlık ilişkisinin kaldırılması davasının kabulüne karar verilmesi gerekirken, yerinde olmayan gerekçe ile davanın reddi ... görülmediği gerekçesiyle karar bozulmuştur.

C. Üçüncü Bozma Kararı

1.Mahkemece, 08.12.2016 tarih ve 2016/1064 Esas, 2016/1239 Karar sayılı karar ile; 4721 sayılı Kanunun 317 nci ve 318 ... maddelerine göre yasal olarak rızası alınması gereken kişilerin rızasının alınmaması ve esasa ilişkin diğer noksanlıkların bulunması hâlinde evlatlık ilişkisinin kaldırılabileceği, davada rızasının alınmadığı bildirilen ve Necmi ...'ın evlat edindiği kızı olan Selvinas'ın rızasının ve muvafakatinin alınmasının gerekli olduğuna ilişkin yasal düzenleme bulunmadığı, kişilerin zaman içinde farklı tarihlerde farklı kişileri evlat edinmelerinin bir öncekinin muvafakatine bağlı olamayacağı, Necmi ...'ın, Mustafa 'yı evlat edindiği sırada sağlığının yerinde olduğu, fiil ehliyetinin bulunduğu, 4721 sayılı Kanun'un 313 üncü maddesinde yapılan düzenleme ile öngörülen şartların oluştuğu, küçükken 5 yıl süre ile Mustafa'yı bakıp büyüttüğü, gözettiği, evlat edinmeye eşinin rızasının bulunduğu, evlat edinilen Mustafa'nın bekar olduğu, rızası alınması gereken eşinin bulunmadığı, evlat edinme davasında yasal şartların oluştuğu gerekçesiyle direnme kararı verilerek asıl davanın reddine hükmedilmiştir.

2. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 05.10.2021 tarih ve 2017/(18)2-2518 Esas, 2021/1155 Karar sayılı kararı ile incelenen dosya kapsamına göre; evlat edinilen Mustafa'nın (25.02.1985 d.lu) Necmi ...'ın eşi olan Mustafa'nın çocuğu olmayıp torunu olduğundan 4721 sayılı Kanun'un 306 ncı maddesinin uygulanma olanağının bulunmadığı, 4721 sayılı Kanunun 306 ncı maddesi gereğince eşlerin ancak birlikte evlat edinebileceği şartının yerine getirilmediği gibi evlat edinilen Mustafa'nın dava tarihinde ergin olması nedeniyle 4721 sayılı Kanun'un 313 üncü maddesi gereğince evlat edinen Necmi ...'ın altsoyu konumunda olan davacı ...'ın açık muvafakatının alınmadığı; o hâlde, açıklanan yasal düzenlemeler ve dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, evlat edinme davası sırasında erginlerin evlat edinmesine ilişkin koşullar gerçekleşmediğinden evlatlık ilişkisinin kaldırılması davasının kabulüne karar verilmesi gerekirken, davanın reddine karar verilmesinin ... olmadığı gerekçesiyle direnme kararının Özel Daire bozma kararında gösterilen nedenlerle bozulmasına oy çokluğu ile karar verilmiştir.

C. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Mahkemenin yukarıda başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacı ...'ın 01.04.2011 tarihinde dava açarak evlat edinme koşullarının gerçekleşmediğini ileri sürerek evlatlık ilişkisinin kaldırılmasını istediği, Necmi ...'ın davalıyı evlat edinme tarihinde altsoyu konumunda olan evlat edindiği kızı Selvinas'ın olduğu, evlat edinilen 1985 doğumlu Mustafa'nın evlat edinenin eşi olan 1928 doğumlu Mustafa'nın çocuğu olmayıp torunu olduğu, eşlerin ancak birlikte evlat edinebileceği şartının yerine getirilmediği gibi evlat edinilen Mustafa'nın dava tarihinde ergin olması nedeniyle evlat edinen Necmi ...'ın altsoyu konumunda olan davacı ...'ın açık muvafakatının alınmadığı gerekçesiyle davacı ... tarafından açılan asıl davanın kabulüne, müteveffa Necmi ... ile davalı ... arasında Bursa 2. Aile Mahkemesinin 2010/460 Esas, 2010/1568 Karar sayılı ilamı ile kurulan evlatlık ilişkisinin kaldırılmasına karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuran

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı vekili temyiz dilekçesinde özetle; evlatlık ilişkisinin kaldırılması için gerekli şartların oluşmadığını; davacının da evlatlık olduğunu ve altsoy kabul edilemeyeceğini, muvafakatının aranmasına gerek bulunmadığını belirterek kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık; direnme kararının bozulmasına dair Hukuk Genel Kurulu kararı uyarınca karar verilip verilmediği noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Kanun'un 306 ncı maddesi, 307 nci maddesi, 313 üncü maddesi, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası, 370 ... maddesi, 371 nci maddesi, 373 üncü maddesi.

3. Değerlendirme

1.Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Kanun'un 428 ... maddesi ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen Mahkeme kararında ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, Mahkemece bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olduğu anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Davalı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,

Kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,

25.05.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.