Logo

2. Hukuk Dairesi2023/3631 E. 2024/1380 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Boşanma davasında, tarafların kusur oranlarının belirlenmesi, erkeğin açtığı boşanma davasının reddinin yerindeliği ve kadına tazminat ödenip ödenmeyeceği hususları.

Gerekçe ve Sonuç: Erkeğin terk ihtarnamesi göndermesinin, ihtardan önceki dönemdeki kadının kusurlarını affettiği veya hoş gördüğü anlamına geldiği, boşanmaya sebep olan olaylarda erkeğin tam kusurlu olduğu ve kadının tazminat taleplerinin yerinde olduğu gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/141 E., 2023/241 K.

DAVA TARİHİ : 10.07.2018- 19.10.2018

KARAR : Başvurunun kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurulması

İLK DERECE MAHKEMESİ : Develi 1. Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi

SAYISI : 2021/131 E., 2022/208 K.

Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma ve ziynet alacağı davalarından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince her iki boşanma davasının kabulü ile tarafların boşanmalarına ve fer'îlerine, kadının ziynet alacağı davasının reddine karar verilmiştir.

Kararın ... vekili kadın vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı-davacı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

... kadın vekili dava dilekçesinde özetle; erkeğin ailesinin sürekli müvekkiline ve tarafların evlilik birliğine müdahale ettiklerini, erkeğin evlilik birliğinde yaşanan her konuyu ailesine aktardığını, ileri derecede psikolojik rahatsızlığı nedeni ile ilaç kullandığını, hamilelik döneminde ve doğum sırasında eşi ile ilgilenmediğini, şiddet uyguladığını, çocuk ve ihtiyaçları ile de ilgilenmediğini, müvekkiline ve ailesine hakaret ettiğini belirterek tarafların boşanmalarına, velâyetin anneye tevdiine, 100.000,00 TL maddî, 100.000,00 TL manevî tazminata, çocuk için aylık 300,00 TL tedbir ve iştirak, müvekkili için aylık 700,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, ziynetlerin aynen iadesine mümkün değilse bedelinin tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı-davacı erkek karşı dava dilekçesinde özetle; tarafların üç yıl önce görücü usulü ile evlendiklerini, bir çocuklarının olduğunu, kadın ve ailesinin evlilik boyunca müvekkiline psikolojik, fizyolojik ve ekonomik şiddet uyguladığını, müvekkilini evlilik birliği içerisinde defalarca evden kovduklarını, evlilik birliği boyunca kadının müvekkiline bir eş gibi davranmadığını, eve dön ihtarı bile gönderdiğini belirterek tarafların boşanmalarına, 50.000,00 TL maddî, 50.000,00 TL manevî tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

A. İlk Derece Mahkemesinin Birinci Kararı

İlk Derece Mahkemesinin 04.02.2021 tarih ve 2018/257 E.,2021/32 K. sayılı kararı ile tarafların eşit kusurlu olduğu gerekçesiyle tarafların boşanmalarına, velâyetin anneye tevdii ile tarafların maddî ve manevî tazminat taleplerinin reddine, çocuk yararına 350,00 TL tedbir, 300,00 TL iştirak nafakasına, kadın yararına 300,00 TL tedbir ve 500,00 TL yoksulluk nafakasına, ziynetlerin aynen, mümkün değilse bedeli olan 25.227,00 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile erketen tahsiline karar verilmiştir.

B. Bölge Adliye Mahkemesinin Gönderme Kararı

1.İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekillerince istinaf başvurusunda bulunulmuştur.

2. Bölge Adliye Mahkemesinin 15.04.2021 tarih ve 2021/531 E., 2021/550 K. sayılı kararı ile erkeğin vesayet altına alınmasının gerekip gerekmediği, kabule göre de kadının dava esnasında çalışmaya başladığı anlaşıldığından tarafların gelir durumlarının tam olarak tespiti için çalıştıkları kurumlardan maaş bordrolarının istenmemesi, erkeğin delil listesinde belirttiği terk ihtarına ilişkin dosyanın dosya içerisine alınmaması, erkeğin ziynet eşlarına ilişkin savunmasında belirttiği tapu kaydının tüm tedavülleri ve devre ilişkin akit tablolarıyla getirtilmemesi, aynen iadesine karar verilen bileziklerin sayısının ve ayrı ayrı gramlarının infaza elverişli olacak şekilde kararda gösterilmemesi, kişisel ilişki tesisi yapılırken aynı yerde oturma-farklı şehirde oturma ayrımı gözetilerek kişisel ilişki düzenlenmesinin de doğru görülmediği gerekçesiyle İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, yeniden hüküm verilmek üzere Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

C. İlk Derece Mahkemesinin Son Kararı

İlk Derece Mahkemesinin yukarıdaki başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; kadının eşinin tayininin çıktığı yere gitmediği, eşine hakaret ettiği ve kırıcı sözler söylediği, kartları kendisinde tutup para vermediği, erkeğin boynunda çizik izlerinin bulunduğunu ve gömleğinin yırtık olduğu, eşini evden kovduğu ve eşyalarını çöpe bıraktığı, erkeğin ise kadına hakaret ettiği ve kırıcı sözler söylediği, kadının boynunda morluklar olduğu, sürekli olarak telefonu ile ilgilendiği, kadının annesine de kötü sözler söylediği ve ev içi meseleleri dışarıda anlattığı hususlarının ispatlandığı, tarafların eşit kusurlu oldukları gerekçesiyle asıl ve birleşen boşanma davalarının kabulüne, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca boşanmalarına, velâyetin anneye tevdiine, çocuk için aylık 300,00 TL iştirak nafakasına, tarafların maddî ve manevî tazminat taleplerinin reddine, celp edilen SGK kaydından kadının gelirinin bulunduğu anlaşılmakla yoksulluk nafakası talebinin reddine, dosya kapsamında dinlenen tanık beyanlarında da düğünde takılan altınların ev için kullanıldığının belirtildiği ve evin 17.09.2018 tarihinde erkek tarafından kadına bağış suretiyle temlik edildiğinin resmi senetten anlaşıldığı gerekçesiyle ziynet eşyalarının davacının rızası ile bozdurulduğunun anlaşıldığı gözetilerek ziynet eşyasına ilişkin talebin reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı ... kadın vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

... kadın vekili özetle; erkeğin davasının kabulü, kusur belirlemesi, reddedilen tazminatlar, yoksulluk nafakası, kişisel ilişki ve ziynet alacağı davasının reddi yönünden kararın kaldırılmasını istemiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıdaki başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; erkeğin karara yönelik istinaf başvurusunda bulunmaması nedeniyle erkeğe yüklenen kusurların kesinleştiği, erkek tarafından terk ihtarı gönderilmesi nedeniyle ihtardan önceki döneme ait kadının kusurlarının erkek tarafından affedildiğinin, en azından hoşgörü ile karşıladığının kabulü gerektiğin, boşanmaya sebep olan olaylarda erkeğin tam kusurlu olduğu gerekçesiyle kadının, erkeğin davasının kabulüne, kusura ve reddedilen tazminatlara yönelik istinaf başvurusunun kabulüne, bu hususlarda yeniden esas hakkında hüküm tesisine, erkeğin birleşen davasının reddine, kadın yararına 30.000,00 TL maddî, 25.000,00 TL manevî tazminata, sair istinaf başvurusunun ise 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin (1) inci alt bendi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı-davacı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı-davacı erkek vekili özetle; Bölge Adliye Mahkemesi kararının usul ve kanuna aykırı bulunduğunu, ihtarın şekil şartlarına uymadığı halde dikkate alındığını ileri sürerek; erkeğin davasının reddi, kusur ve kadın lehine hükmedilen tazminatlar yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, boşanmaya yol açan olaylarda kadının kusurlu bir davranışının ispat edilip edilmediği, kusur belirlemesi ve buna bağlı olarak erkeğin boşanma davasının kabulünün gerekip gerekmediği, kadın yararına maddî ve manevî tazminat şartlarının oluşup oluşmadığı noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesi, 166 ncı maddesi, 174 üncü maddesi. 6100 sayılı Kanun’un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası, 370 inci maddesi ile 371 inci maddesi.

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı- davacı erkek vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

29.02.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.