Logo

2. Hukuk Dairesi2023/3767 E. 2024/1044 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davalı erkeğin, eşinin açtığı boşanma davasının reddine ilişkin istinaf başvurusunun Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddi üzerine yaptığı temyiz başvurusunun incelenmesi.

Gerekçe ve Sonuç: Tarafların karşılıklı iddia ve savunmaları, deliller, uygulanması gereken hukuk kuralları ve dosyadaki diğer belgeler birlikte değerlendirilerek, davalı erkeğin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenlerin kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemesi nedeniyle, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

...

MAHKEMESİ : Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/3186 E., 2023/144 K.

DAVA TARİHİ : 04.09.2019

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Suluova Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi

SAYISI : 2019/245 E., 2022/114 K.

Taraflar arasındaki boşanma ve ziynet alacağı davalarından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davacı kadın tarafından açılan boşanma ve ziynet alacağı davalarının kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı erkek vekilince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı erkek vekilince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı kadın vekili dava dilekçesinde özetle; davalının sadakatsiz olduğunu, evlilik birliğinin üzerine yüklediği sorumlulukları yerine getirmediğini, eviyle, eşiyle ve ortak çocuklarla ilgilenmediğini, evi terkettiğini, davalı tarafın evlilik birliği boyunca asabi ve geçimsiz tutumunu evliliklerinde zaman zaman geçimsizliğe yol açtığını, yerine göre de bu geçimsizliğin fiziksel ve psikolojik şiddete dönüştüğünü, bu nedenlerle 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına, ortak çocukların velâyetlerinin müvekkiline verilmesine, ortak çocuklar yararına aylık 1.000,00'er TL iştirak nafakası, müvekkili yararına aylık 1.500.00 TL tedbir - yoksulluk nafakası ile 50.000.00 TL maddî, 50.000.00 TL manevî tazminata ziynet eşyalarının (5 tanesi kadına alınan set değiştirilerek alınan toplam 10 adet 3 lü burma toplam 200 gram 22 ayar altır bilezik, 15 adet çeyrek altın, 7 adet hediyelik altın ince bilezik) aynen iadesine, bu durumun mümkün olmaması halinde dava tarihi itibari ile bilirkişi tarafından belirlenecek olan değerinin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacı müvekkile verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı erkek vekili cevap dilekçesinde özetle; eşini ve çocuklarını sevdiğini, dava dilekçesindeki iddiaların asılsız olduğunu, eşi ve çocuklarına çok değer verdiğini ve üzerine düşen her türlü sorumluluğu yerine getirdiğini, eşine ve çocuklarına fiziksel şiddet uygulamadığını, evi terk etmediğini aksine davacı ve ailesi tarafından evden kovulduğunu, bunun üzerine müşterek konuttan ayrıldığını beyan ederek açılan davanın reddini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla, dinlenen tanıkların beyanları ve davalı tarafından da kabul edilen davalı ile başka bir kadın arasında geçen arama kayıtlarından davalının davacıyı aldattığının anlaşıldığı, davalının davacıya fiziksel şiddet uyguladığı ve hakaret ettiği, bu hali ile davalının tam kusurlu olduğu, kadın tarafından açılan boşanma davasının kabulü ile evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle 4721 sayılı Kanun’un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca tarafların boşanmalarına, ortak çocuğun karar tarihi itibariyle reşit olduğu görüldüğünden velâyet ve iştirak nafakası konusunda karar verilmesine yer olmadığına, kadın için aylık 200,00 TL tedbir nafakasının 400,00 TL artırılarak aylık 600,00 TL yoksulluk nafakasına, 40.000,00 TL maddî tazminat, 30.000,00 TL manevî tazminata, varlığı ispatlanan ziynetlerin davalı tarafından bozdurularak davalı yakınlarına ev alındığı ve kadına geri iade edilmediği gerekçesi ile kadının ziynet eşyasına yönelik talebinin kabulü ile, 5 adet 22 ayar toplam 100,11 bilezik, 22 ayar küpe, gerdanlık, bileklikten oluşan bir adet set, 22 ayar 7 adet toplam 70 gram hediyelik bilezik, 15 adet çeyrek altının aynen iadesi, mümkün değil ise hesaplanan bedeli olan 76.615,55 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davalı erkek vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı erkek vekili istinaf dilekçesinde özetle; kadının kusurlu olduğunu, evden kovulduğunu belirterek boşanma davasının kabulü, kusur belirlemesi, tazminatlar ve nafakalar ve ziynet alacağı davasının kabulü yönünden istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile İlk Derece Mahkemesinin kararı usul ve esas yönünden hukuka uygun bulunduğu gerekçesiyle davalı erkek vekilinin istinaf taleplerinin esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davalı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; kadının kusurlu olduğunu, evden kovulduğunu belirterek boşanma davasının kabulü, kusur belirlemesi, tazminatlar ve nafakalar yönünden temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık; kadının boşanma davasının kabulü şartlarının oluşup oluşmadığı, kusur belirlemesi, delillerin takdirinde hata edilip edilmediği, tazminatlar ve nafakalar noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 4721 sayılı Kanun’un 166 ncı, 169 uncu, 174 üncü ve 175 inci maddeleri. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50 nci ve 51 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen ..., tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı erkek vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

21.02.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.