Logo

2. Hukuk Dairesi2023/4080 E. 2023/2640 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Boşanma davasında velayeti babaya verilen ortak çocuk yararına tedbir nafakasına hükmedilmesine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının Yargıtay'ca bozulmasının ardından, Bölge Adliye Mahkemesince verilen yeni kararın bozma kararına uygun olup olmadığı.

Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesinin, Yargıtay'ın bozma kararına uygun olarak, tedbir nafakasına hükmedilmemesi gerektiği yönündeki kararının, hukuk kurallarının somut olaya doğru uygulanması sonucu verildiği değerlendirilerek onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/388 E., 2023/625 K.

KARAR : Bozmaya uyularak hüküm tesisi

Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen boşanma davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Bölge Adliye Mahkemesi kararının, velâyeti babaya verilen ortak çocuk yararına tedbir nafakasına hükmedilmesinin ... olmadığı gerekçesiyle bozulmasına, sair yönlerden onanmasına karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; kesinleşen konularda karar verilmesine yer olmadığına ve davalı erkeğin ortak çocuk yararına talep ettiği tedbir nafakasının reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı erkek vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı kadın vekili dava dilekçesinde; evlilik birliğinin erkeğin kusurlu davranışları sebebiyle temelinden sarsıldığını ileri sürerek tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanmalarına ve boşanmanın fer'îlerine hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı erkek vekili cevap dilekçesinde; erkek hakkındaki iddiaların ... olmadığını ve kadının kusurlu olduğunu iddia ederek davanın reddine, boşanmaya karar verilmesi halinde de ortak çocuğun velâyetinin babaya verilmesine hükmedilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin 02.03.2022 tarih ve 2019/478 Esas, 2022/125 Karar sayılı kararıyla; boşanmaya sebebiyet veren olaylarda davalı erkeğin tam kusurlu olduğu gerekçesiyle davanın kabulü ile tarafların 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (4721 sayılı Kanun) 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca boşanmalarına, tarafların ortak çocuğu Ece Nur'un velâyetinin babaya verilmesine, çocuk ile anne arasında kararda belirtilen zamanlarda kişisel ilişki kurulmasına ve erkeğin tazminat talepleri hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davalı erkek vekili tarafından davanın kabulü, kusur belirlemesi, ortak çocuk yararına tedbir ve iştirak nafakasına hükmedilmemesi ve erkeğin tazminat talepleri hakkında kurulan hüküm yönlerinden istinaf başvurusunda bulunulmuştur.

B. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin 06.07.2022 tarih ve 2022/1874 Esas, 2022/2480 Karar sayılı kararıyla; ortak çocuğun geçici velâyetinin babaya verildiği tarihten boşanma hükmünün kesinleştiği tarihe kadar çocuk yararına tedbir nafakasına hükmedilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu, erkeğin iştirak nafakası talebinin süresinde olmaması nedeniyle bu talep hakkında karar verilmesine yer olmadığı ve kararın diğer yönlerden usul ve kanuna uygun olduğu gerekçesiyle; istinaf başvurusu kabul edilen yönlerden İlk Derece Mahkemesi hükümlerinin kaldırılarak ortak çocuğun velâyetinin babaya verilmesine, anne ile çocuk arasında kararda belirtilen zamanlarda kişisel ilişki kurulmasına, çocuğun geçici velâyetinin babaya verildiği tarihten boşanma hükmünün kesinleşmesi tarihine kadar aylık 500,00 TL tedbir nafakasının anneden alınarak babaya verilmesine, iştirak nafakası talebi hakkında karar verilmesine yer olmadığına ve erkeğin sair istinaf itirazlarının esastan reddine karar verilmiştir.

V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davacı kadın vekili tarafından ortak çocuk yararına hükmedilen tedbir nafakası ve davalı erkek vekili tarafından tamamı yönlerinden temyiz isteminde bulunulmuştur.

2. Dairenin 27.12.2022 tarih ve 2022/8964 Esas, 2022/10894 Karar sayılı kararıyla; davalı erkek tarafından ilk kez istinaf dilekçesinde ortak çocuk yararına tedbir nafakası talep edildiği gibi, erkeğin ekonomik durumunun kadına nazaran ... olması göz önüne alındığında ortak çocuk yararına tedbir nafakasına hükmedilmesinin ... olmadığı gerekçesiyle; Bölge Adliye Mahkemesi hükmünün ortak çocuk yararına hükmedilen tedbir nafakası yönünden bozulmasına ve diğer temyiz itirazlarının reddi ile bozma kapsamı dışındaki temyize konu hükümlerin onanmasına karar verilmiştir.

B. Bölge Adliye Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; bozma kararına uyularak kesinleşen konularda karar verilmesine yer olmadığına ve davalı erkeğin ortak çocuk yararına talep ettiği tedbir nafakasının reddine karar verilmiştir.

VI. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı erkek vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı erkek vekili temyiz dilekçesinde özetle; hâkimin talep olmasa da kendiliğinden tedbir nafakasına hükmedebileceğini ve erkeğin ekonomik durumunun kadına nazaran daha ... olduğu tespitinin ... olmadığını belirterek ortak çocuk yararına talep edilen tedbir nafakasının reddi yönünden temyize başvurmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, Bölge Adliye Mahkemesince bozmanın amacına uygun karar verilip verilmediği noktasında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 ... maddeleri. 4721 sayılı Kanun'un 4 üncü ve 169 uncu maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 ... maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen Bölge Adliye Mahkemesi kararında ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olduğu anlaşılmakla; davalı erkek vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VII. KARAR

Açıklanan sebeple;

Davalı erkek vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

24.05.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.